Nikola Tesla sevgimizi ucundan biraz olsun dokunan her konuda, her yazıda belli ediyoruz... Yapabileceklerinin pek azını yapma imkanı bulabilmesi bir yana, o kadarcığıyla bile kendinden bir sonraki yüzyılı dizayn edebilmiş olması bir yana; inanılmaz bir dehâ Nikola Tesla.
Ve anladığımız kadarıyla ''Kadınlar zeki erkeklerden hoşlanıyor'' genellemesinin 1943'e kadar geçerli olmadığının da kanıtı kendisi. Tabii insan düşünmeden edemiyor; beynine giden kanı biraz bile olsa bacak arasına akıtsaydı bugün alternatif akımımız olur muydu, radyo, telsiz kullanabilir miydik acaba? Bir ihtimal de zaten bu kadar üstün bir dâhinin zaten böyle dünyevi şeylerle uğraşmamış olması ihtimali...
Neyse efendim; konu Nikola Tesla olunca çok düşündük herhalde. Fazla da ş'aapmadan devam ediyoruz :)
Bu beyefendiyi isminden, yüzünden tanımayabilirsiniz; eseriniyse çocukluğunuzdan beri ezbere biliyorsunuz: Alis Harikalar Diyarında.
Çocuk kitabı mı yoksa saykedelik sanatın başlangıcı mı belli olmayan bu romanın yazarı Lewis Carroll da hayata hiç seks yapmadan veda eden önemli şahıslardan biri. Ama iyi ki de öyle olmuş; çünkü Lewis Carroll kendi döneminde küçük kız çocuklarına olan ilgisiyle tanınıyormuş. Alis Harikalar Diyarı'nın esin kaynağı olan kızın 11 yaşında olduğu, Lewis Carroll'ın da aslında onunla evlenmeye niyetlendiği de söylentiler arasında.
İyi ki bakir ölmüşsün Lewis.
Nereden çıktı, nereden edinildi bu bilgi biz de bilmiyoruz; neticede 1727'de hayata veda eden bir dehâdan bahsediyoruz. Gel gelelim internet alemi bu tahminle çalkalanıyor...
Öne sürülen sebepler İngiliz fizikçi, matematikçi, astronom, mucit, filozof ve ilahiyatçının hayatı boyunca hiç evlenmemiş olması ve sonradan ortaya çıkan mektuplarında kadınlara karşı en ufak bir ilginin bulunmaması... Kendisinin aseksüel olduğundan şüpheleniliyor. Biz de lüzumsuz ama dikkat çekici bir şüphe olarak listemize alıyoruz.
45 uzun yıl boyunca Britanya Krallığı'nı yönetmiş bu hanımefendi zaten tarihte Bakire Kraliçe olarak tanınıyor... Kendisine gelen her evlenme teklifini reddetmiş, kendisini imparatorluğuna adamış bir hanımefendi.
Bu arada paylaştığımız tabloya aldanmayın, Doctor Who izleyen arkadaşlarınıza David Tennant deyin geçin; muhabbetiniz güzelleşir ;)
Yatak odasında keyfi sürülecek bir gecenin altın anahtarlarından biridir şarap, değil mi ama?
Bu şık başlangıcın, ismini kendini icat eden Fransız keşiş Dom Perignon'dan aldığını; Dom Perignon'un hayata bakir veda ettiğini biliyor muydunuz peki? Tabii kim bilir kaç erkeğin, kaç kadının duasını almıştır kaç yıldır...
İsmini, yüzünü tanımamanızın normal olduğu, hayata bakir veda eden bir insan daha. John Edgar Hoover ismine önem kazandıran önem ne mi?
Kendisi FBI'ın ilk başkanı. Kendi dönemi boyunca ismi birçok skandala karışmış, dünyanın en büyük parmak izi kataloğunu hazırlamış, dönemin ünlü suçlularını kodese tıkmış, FBI'ın efsane başkanı. Ve John Edgar da aynı Henry James gibi, eşcinselliğin suç olduğu yıllara denk gelmiş, iddialara göre aşk yaşadığı yardımcısı Cylde Tolson ile kavuşamadan ömrünü tamamlamış...
1979 Nobel Barış Ödülü'nü kazanmış bir katolik rahibenin hayatını bakire olarak tamamlamış olmasına pek şaşırmadık... Yine de konu başlığımızın hakkını veriyor.
Ama işte buna çok şaşırdık!
Bu tablolar o kafayla nasıl yapılmış olabilir ki?
Mümkün olabilir mi?
2003 yılında yayınlanan BBC haberine göre Adolf Hitler'in frengi hastalığına sahip olduğu, evli olduğu Eva Braun ile aslında bir kere bile aynı yatağı paylaşmadığı iddia edildi.
Sizce mümkün olabilir mi?
Kaynaklar: BBC.co.uk, Topyaps.com, Elitedaily.com, Wikipedia.org, Quora.com