Yöneltilen sorularla Atatürkçü olmakla terörist olmanın eşdeğer tutulduğunu söyleyen Balbay, hakimin "aklıselim" çağrısına da, "Sakin olmak faydalı ama her soru da bir fay dalı gibi, efendim" karşılığını verdi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada Cumhuriyet savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, Balbay'a bilgisayarından elde edildiği öne sürülen notlara ilişkin sorular yöneltti.
Bu sorulara savunmasını yaparken cevap verdiğini söyleyen Balbay, Cumhuriyet gazetesinin terör merkezi gibi gösterilmeye çalışıldığını belirtti.
Balbay, kendisine yöneltilen sorularla adeta Atatürkçü olmakla, terörist olmanın eşdeğer tutulduğunu ileri sürdü.
"Ehli Dil" grubu
Pekgüzel'in "Ehli Dil" grubunun kimlerden oluştuğuna ilişkin sorusuna karşılık da Balbay, bu toplantılara Danıştay ve Yargıtay üyeleri, müsteşarlar ve bürokratların da katıldığını söyledi.
Balbay, savunması sırasında, Ankara'da bu tür toplantıların zaman zaman yapıldığını söylediğini hatırlatarak, Ankara Valisi Kemal Önal'ın da bu toplantılara katıldığını, Ankara Valiliğinin de terör üssü olarak belirtilmeye çalışıldığını ileri sürdü.
"Notlar değiştirilmiş"
Pekgüzel'in "28 Şubat'ta bu işi bitirecektik. Bu işi 3 kişi planladık. Bir, Fevzi ve ben. Karadayı bizi uyuttu. 'Hükümet devrilsin ondan sonra' dedi. Bir numara teslim oldu. Bugün durum çok kötü" şeklindeki notları okuyarak, notların kendisine ait olup olmadığını, bu sözleri kimin söylediğini sordu.
Mustafa Balbay'ın bunların değiştirilmiş, montajlanmış ve anlamı bozulmuş notlar olduğunu ifade etmesi üzerine Pekgüzel, "Bozulan yerleri gösterir misiniz?" dedi.
Balbay da anlamın bozulduğunu, bunları tek tek çıkaramayacağını dile getirdi. Balbay, tutuksuz sanıklardan emekli Orgeneral Tuncer Kılınç ile de MGK Genel Sekreteri olduğu dönemde gazetecilik çerçevesinde görüştüğünü anlattı.
Savcının sorularına itiraz
Pekgüzel, bir notu okuyarak "Yazıdaki yeni oluşum nedir? Kılınç, bu AK Parti'yi yasal yollardan durdurmak mümkün değil, diyerek neyi kast ediyor? Görüşmelerde muhatabınız size ne şekilde karşılık veriyor? Suç oluşturacak faaliyelerin sizinle paylaşılmasının nedeni nedir? Samimiyet ve güven nereden kaynaklanıyor? Kılınç ile olan görüşmeyi haber yaptınız mı?" diye sorular yönelttiği Balbay, bunları daha önce yanıtladığını söyledi.
Mustafa Balbay, gazetecilerin hangi sözün suç oluşturup oluşmadığını araştırmadığını dile getirerek, "Bu, iddia makamının, kafasında oluşturduğu düşünceyi bana doğrulatma biçimidir. Soruların soruluş şekline itiraz ediyorum. İddia makamı, kafasında oluşturduğu terör örgütünü benim cevaplarımla güçlendirmeye çalışıyor. Ben derin bir nefes çeksem, bunun anlamı nedir diye soracaklar" diye konuştu.
Pekgüzel, İlhan Selçuk ile yapılan bir görüşmeye ilişkin Balbay'ın notlar aldığını belirterek, "9 Mart, 12 Mart açısından bakılan olay nedir?" diye sordu. İlhan Selçuk ile ilişkisini daha önceden anlattığını vurgulayan Balbay, Selçuk ile gazeteyle ve ülkeyle ilgili konuları konuştuklarını kaydetti.
Mustafa Sarıgül ismi
Savcı Pekgüzel'in, okuduğu bir notta Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün adının geçmesi izerine Balbay, "Sarıgül parti kurdu, 'Ergenekon' mu?, Abdüllatif Şener parti kurdu. Bu 'Ergenekon' mu? Parti kurmanın terör örgütü kurmakla eşdeğer görüldüğü, dünya tarihinde görülmemiş bir önyargı ve bağnazlık söz konusudur" şeklinde konuştu.
Hakimle konuşma
Bazı sorulara cevap verirken heyecanlanan Balbay, bölük pörçük notları bir araya getirmenin zorlama olduğunu kaydetti.
Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de "Sizi zorlayan, kızdıran sorulara muhatap olacaksınız. Aklıselim davranmak gerekir" dedi. Balbay da Şengün'e "Haklısınız. Sakin olmak faydalı ama her soru da bir fay dalı gibi, efendim" karşılığını verdi.
Mustafa Balbay'ın avukatı Mehmet İpek'in bazı sorulara itiraz etmesi üzerine de Başkan Şengün, yasa maddesine göre değerlendirme yapılarak suçlama getirildiğini, Savcılığın da bunları sorduğunu kaydetti.
Hakimden Tuncay Özkan'a: "Burası kahvehane değil"
Savcı Pekgüzel de "Siz açıklamıyorsunuz, hiçbir şeye cevap vermiyorsunuz gördüğümüz kadarıyla. Tuncay Özkan ile ilgili notlar var, bunları siz mi tuttunuz?" dedi. Tutuklu sanık Tuncay Özkan oturduğu yerden konuşarak, bu notlardaki tarihe tepki gösterdi. Başkan Şengün de Özkan'ı "Burası kahvehane değil" diyerek uyardı.
Balbay da Özkan ile son 5-6 yılda 2 defa telefonla ya görüştüklerini ya da görüşmediklerini söyledi.
Mustafa Özbek ile konuşma
Pekgüzel'in tutuklu sanık Türk Metal Sendikası eski Başkanı Mustafa Özbek ile yaptığı bir telefon kaydına ilişkin soru yönelteceğini belirtmesi üzerine, Balbay telefon görüşmelerine ilişkin açıklamalar yapabileceğini söyledi.
Savcının sorusu üzerine de "Ankara'ya insanlar tayin-terfi, sınava girmek ya da sağlık için gelirler. Benim de doktorları arayıp (Yakınımdır) dediğim olmuştur. Ankara gazeteciliğinin bir parçasıdır bu. Her derdi düşen sana gelir bahtı kara Ankara, derler ya öyle bir durum var" dedi.
Savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in notlarda yer alan "Fitili ateşlemek ne demektir?" açıklar mısınız? sorusuna Balbay, mecazi anlamda söylenmiş bir söz olduğunu belirterek, "Yoksa bombayı ateşleyip beklemedim. İnsanlar ne oluyor ne bitiyor farkında olsun o anlamda söylenmiş bir şeydir" şeklinde konuştu.