TRABZON (İHA) - Türkiye ekonomisinde önemli bir yer tutan ve yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte hareketlenen inşaat sektöründe çalışan işçilerin belli süreli bir kursa tabi tutularak inşaat yapımı konusunda bilgilendirilmeleri gerektiği belirtildi.
Konuyla ilgili olarak İHA muhabirine bir açıklama yapan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Mühendislik-Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mustafa Aytekin, inşaat yapımında ilk olarak iyi bir zemin etüdünün yapılması gerektiğini belirterek, etütten alınacak sonuca göre projenin hazırlanması gerektiğini söyledi. Projenin hazırlanmasından sonra önemli olanın o projeye uygun bir çalışma yapmak olduğunu kaydeden Prof. Aytekin, "Zarar gören binaları incelediğimizde proje hatası olanına çok az rastlıyoruz. Ancak uygulamada projeden çok farklı binalar inşa edilmektedir. Unutulmamalıdır ki binanın yükünü proje değil, kullanılan malzeme taşıyacaktır. Elbette herkesi aynı kefeye koymamak gerekir. Ancak bazıları bilgisizlikten kaynaklanan bir cesaretle projeye uygun olmayan bir yapım sürecine gidiyor. Bunun sonucunda telafisi mümkün olmayan durumlar ortaya çıkıyor. Yine incelediğimiz bazı binalarda kurallara uygun olmayan yapım sonucunda onarım güçlendirme projeleri uyguluyoruz. Ancak bunun maliyeti o kadar büyük oluyor ki sonradan yapılan takviyelere harcanan para ilk yapacağınız normal masrafın 10 hatta 20 katına kadar çıkabiliyor. Sonuçta küçük maliyetlerden kaçmak büyük maliyetleri beraberinde getiriyor" dedi.
Yapılan her binada projede öngörülen kalitede beton kullanılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Aytekin, "Çünkü kiriş ve kolon boyları buna göre ayarlanır. Eğer projede öngörülenden daha düşük kalitede beton ya da farklı bir donatı kullanmışsanız, yaptığınız hesapların hiçbir anlamı kalmaz. Bir de dökülen betonun bakımı da çok önemli. Betonu döküldükten sonra belli sürelerde nem ve rutubet gereklidir. Özellikle hidrotasyon aşamasında kum, çakıl ve çimento gibi malzemeler kimyasal reaksiyona girer. Bunların belli bir nem içinde olmaları, sulanması gerekir. Eğer gerekli şekilde sulanmazsa halk arasında betonun yanması olarak adlandırılan durum ortaya çıkar yani beton yanar. Hidrotasyon sırasında büyük bir ısı açığa çıkar. Bu ısının nemle kapatılması gerekir. Çünkü betonun bütün malzemesini fazla koysanız bile hidrotasyon sırasında betonun bulunduğu koşullar çok kötü olursa bu durum sonucunda beton da yeterli fonksiyona sahip olamaz" diye konuştu.
"İNŞAAT YAPIM TEKNİKLERİ ÇOK GELİŞTİ" Prof. Dr. Mustafa Aytekin, inşaat yapım tekniklerinin çok gelişmiş olduğunu, denizaltında bile beton dökülebileceğini ifade ederek, "Ancak gerekli şartların dikkate alınması gerekir. Toplumda bilhassa betonarme bina yapımında çok vasıflı işçi ve kalifiye işçilik gerekmezmiş gibi yanlış kanaat var. Mesela betonarme değil de çelik bina olduğu zaman milimetrik hesaplar gündeme gelir ve bunun için mesela bağlantılarda uzman bir kaynakçı gerekir. Betonarme binaların yükünü taşıyan ve binanın iskeletini meydana getiren demirin de aynı derecede uzman kişiler tarafından örülmesi ve kullanılan demirin bağlantılarına dikkat edilmesi şarttır. Yine bu bağlamda mutlaka projede öngörülen ebatta demir kullanılmalıdır. Binanın betonu dökülürken yine aynı titizlikle hareket edilmelidir. Bizde yanlış bir anlayışla herkesin, hatta hayatında beton dökmemiş bir insanın bile işi yapabileceği düşünülüyor. Bu sorunları uzun süredir akademik çevrelerde tartışmaktayız. İnşaatlarda çalışan işçilerin bu işlerin ciddi bir iş olduğunu bilmeleri gerekir. Yaşanan problemlerin çoğu da bundan kaynaklanıyor. Projede beton kalitesinde su ve çimento oranı hesaplanıyor. Ama uygulamada işçilerin birinin elinde hortum su tutuyor, hiç bir ölçeği yok hatta su fazla olursa betonun işlenebilirliği daha kolay olduğu için daha sulu beton yapmak işine geliyor" şeklinde konuştu.
Betonarme inşaatlarda çalışan işçilerin bir kurstan geçmesinde büyük yararlar bulunduğunu belirten Prof. Dr. Aytekin, şunları söyledi:
"En azından inşaatlarda böyle insanları çalıştırmak gerekir. Belki bu maliyetleri bir miktar artırır ama sonuç olarak çok daha faydalı olur. Çünkü evin içine neticede canınızı koyuyorsunuz. Beton niye zarar görür, imalat hatası nelerdir gibi inşaatın bütün yapım aşamalarından oluşan bir aylık bir kurs sonucunda sertifika vermek lazım ve bu sertifikaya sahip insanları çalıştırmak lazım. Ayrıca binalar yapılırken kontrol örgütünün de binaların projeye uygun olarak yapılıp yapılmadıklarını denetlemesi gerekir. Eğer bu denetimi yapmıyorsa bu da görevini tam olarak yapmıyor demektir. Yani kontrol örgütünün binanın gerçekten kullanıma hazır olup olmadığını denetlemesi gerekir. Bu noktada dünyadaki en modern yönetmeliklere sahip ülkelerden biriyiz ancak buna yeterince dikkat gösterildiğini söyleyemeyiz"