HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

İşler: Ateşkes için çaba gösteriyoruz

Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Gazze'ye gitme yönünde bir kararlarının olmadığını söyledi.

İşler: Ateşkes için çaba gösteriyoruz

Türkiye olarak Amerika, BM ve Filistin tarafıyla görüştüklerini belirten İşler, "Ateşkesi sağlamak için çaba gösteriyoruz" dedi.

Başbakan Yardımcısı İşler NTV yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Türkiye olarak her zaman mazlumun yanında olduklarını belirten İşler tarafsız olamayacaklarını ve tarafsız olmanın omurgasızlık olduğunu söyledi.

Türkiye'nin itibarını yitirdiği eleştirisinin yanlış olduğunu belirten İşler, "Katil İsrail yönetimi açıklamalarımızdan rahatsız oldu. Bölgedeki insan odaklı politikamızdan taviz vermiyoruz. Gazze'ye gitmek yönünde bir kararımız yok" dedi.

Gazze'de 15 gündür bir insanlık trajedisi yaşandığını belirten Başbakan Yardımcısı İşler açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"Dünyanın gözü önünde sahilde top oynayan çocuklar, kundaktaki çocuklar ölüyor. Kadınlar, yaşlılar sofralarının başında öldürülüyor. Ve bunlar terörist yaftasıyla vuruluyor. Maalesef batı dünyası ve BM her zaman olduğu gibi mesele İsrail olduğu zaman tepki vermeme tavrındalar. Biz Türkiye olarak zulme karşı sesimizi yükselttik. Birileri bundan rahatsız oldu. Şu an Türkiye, kamuoyu oluşturmak için yüksek sesli eleştirilerini dile getiriyor ve bunun yankıları da oluyor. İsrail'de veya batıda, bir takım ülkelerde çok ciddi rahatsızlıklara yol açtı ve bize cevap vermek durumunda kalıyorlar. Ama en üzücü olanı İslam dünyasının sessiz kalması. Bu son derece üzücü.

"ATEŞKES ÇABALIYORUZ"

Cidde'deki toplantıya en yüksek katılım Türkiye'den oldu. Ben de Başbakan Yardımcısı sıfatıyla katıldım. Katılım temsil bakımından düşük düzeydeydi. İslam ülkelerinde, halk tarafından doğrudan seçilen iktidarlar olmadığı sürece halkla hükümetler arasında bir ayrılık oluyor. Biz halka hesap verdiğimiz için hükümetin tavrı ile sokaktaki vatandaş arasında bir birliktelik söz konusu. Bunu İslam dünyasında diğer ülkelerde göremiyoruz.Ateşkes tek taraflı olmaz. Çatışan tarafların mutabık kalması lazım. Daha önce ilan edilen ateşkeste bir mutabakat söz konusu değildi. Filistin tarafının bir görüşme yapmadığı ateşkesten söz ediyoruz. O kamuoyunu yanıltmak ve yönlendirmek adına yapılan bir açıklamaydı. Biz Türkiye olarak Amerika, BM ve Filistin tarafıyla görüşüyoruz. Ateşkesi sağlamak için çaba gösteriyoruz. Gazze yıllardır bir açık hava hapishanesiydi ve İsrail, yine bütün giriş kapılarını, tünelleri vurarak aynı şeyi yaptı.

-TÜRKİYE'DEN GİDEN YARDIMLAR-

Türkiye'nin bölgeye yardımlarıyla ilgili de, Biz yardımlara devam ediyoruz. 15 bin paket hazırlandı ve dağıtıldı. En son gelen bilgiler 2 bin paketin henüz dağıtılamadığı yönünde. Bunun sebebi de sokağa çıkmakta yaşanan ciddi sıkıntılar. Dışarıdan bir şey sokmak mümkün olmadığı için iç piyasadan bunları tedarik ediyoruz. Özellikle evlerinden göç edip Gazze merkezinde toplanan insanlara, yemek verme konusunda arkadaşlar çalışmalarını yürütüyorlar.

-TÜRKİYE'DE YAHUDİ KARŞITLIĞI-

Bu acizliğin, çaresizliğin ve köşeye sıkışmışlığın bir ifadesidir. Türkiye'nin Yahudi karşıtı olmadığını en iyi bilenlerden birisi de kendisidir. 2008 yılındaki dolaylı görüşmelere arabuluculuk yaptık. Yahudi karşıtı olsaydık niye böyle bir şeye girelim. Bizim bir geleneğimiz var, tarihimizde bunu görürsünüz. Her zaman mazlumun yanında, zalimin karşısında olmuşuz. Dolayısıyla biz tarafsız kalamayız. Bazıları "tarafsız olmalı' diyor. Özellikle çatı adayın böyle bir ifadesi söz konusu. Filistin konusunda tarafsız olursanız bu sizin omurgasızlığınızın göstergesidir. Suriye meselesinde halkını öldüren, bombalayan bir yönetim var; bir de mazlum halk var. Mecbur taraf olmak durumundasınız. Bizim dış politikamız sadece çıkar üzerine odaklı değildir, temelinde insan yatmaktadır.

-İSRAİL RAHATSIZ OLDU-

Katılmak mümkün değil. Dünyanın bütün ülkeleriyle Başbakan istediği anda görüşebiliyor. Dolayısıyla bu eleştiri yanlış bir eleştiri. "Sesimizi yükselttiğimiz zaman kimse itibar etmiyor' gibi bir algı yanlıştır. Tarihe kayıt düşüyoruz sesimizi yükselttiğimizde ve birilerine çok ciddi rahatsız ediyor bu. Katil ve zalim İsrail yönetimi, bizim açıklamalarımızdan rahatsız olmuş durumda. Bu da bir başarıdır bence.

-İSRAİL'LE EKONOMİK İLİŞKİLER-

Biz bölgede barış olsun, huzur olsun diye elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Bu çerçevede en büyük sorun Filistin meselesidir. Bu çözülmeden Ortadoğu'ya barış gelmez. Biz iktidara geldikten sonra her iki tarafla da, diğer Arap ülkeleriyle de çok güzel ilişkiler geliştirdik. Ama bazı aktörler, maalesef samimi değiller ve ilk fırsatta size çalım atma gayreti içindeler. İşte sonra Davos krizi oldu. Daha sonra İsrail devam etti aynı yanlışlara. Alçak koltuk krizi, Mavi Marmara olayı İsrail'le ilişkilerin kopması ile sonuçlandı. Biz bu olaylar sonrasında da İsrail'le resmi özür şartını ortaya koyduk, özür geldi. Tazminat şartını koyduk, bu da bugünlerde sonuçlanacaktı ama yine İsrail son çıkışlarıyla normalleşmeyi durdurmuş oldu. En önemli şart ablukanın kalkması. Bu şart Türkiye'nin insan odaklı dış politika izlediğini gösteriyor.

-ALEVİLERİN DE KATILACAĞI İFTAR PROGRAMI-

Başbakanımızı Alevi önderleri ile bir araya getirme konusunu daha öncede planlamıştık ama Soma hadisesi oldu. Cumhurbaşkanı adaylığı açıklandıktan sonra da yine Başbakanımızla Alevi önderleri bir araya getirelim istedik. Bizim hesap ettiğimiz düzeyde bir katılım söz konusu olacak inşallah. Bizde 50 kişilik bir plan yapmıştık. Dolayısıyla akşam güzel bir toplantı olacağını ben düşünüyorum. 7 tane çalıştay yapıldı ve belli mesafeler de katedildi. İlk defa bizim dönemimizde muhatap alındılar. Bu teması en üst düzeyde sağlamak için, Sayın Başbakanımızla bir istişare toplantısına Alevi önderleri davet ettik. Geleceğe yönelik ne tür adımlar atılabilir, neler yapılabilir birlikte istişare edilip görüş alışverişinde bulunulacak."

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler