BİZE ULAŞIN
Başkent Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tarık Zafer Nursal, yaptığı açıklamada, ''Genel anestezi altında yapılan ve göbek deliğinden ince bir teleskopun karın içine sokularak karın içi organlarının görüntülenmesi prensibine dayanan bir ameliyat şekli olan'' laparoskopik ameliyatların artık bazı kanser hastalıklarında başarıyla uygulandığını bildirdi.
Doç. Dr. Nursal, ''Günümüzde karın içi organlarımızda mide, bağırsak, ince bağırsak, karaciğer ve böbrek gibi organların kanserleri yoğunluklu olarak açık ameliyat yapılmaktadır. Ama ilerleyen teknoloji ve deneyiminler sayesinde bu tür vakalara açık ameliyata gerek kalmadan laparoskopik cerrahiyle müdahale edilebiliyor.'' dedi.
Açık ameliyatlarda yapılan her müdehalenin laparoskopik cerrahide de yapıldığını ifade eden Nursal, şunları söyledi:
''Her iki koşulda da öncelikli olan tek şart hastanın onkolojik olarak ameliyata hazır olmasıdır. Hastanemizde mide kanseri olan bir hastaya laparoskopik cerrahiyle müdahaleyi başarıyla gerçekleştirdik. Hastamız bize başvurduğunda 4 aydır devam eden kanaması vardı. Yapılan detaylı tetkiklerle hastamızın mide kanseri olduğunu tespit ettik ve kapalı laparoskopik ameliyat önerdik.
Biz zaten hastayı onkolojik açıdan yani kanser tedavisi açısından riske atılacak hiçbir yöntemi önermeyiz. Sadece aynı sonuçlara ulaşılabiliyorsak laparoskopik ameliyatı yapabiliriz. Bu hastamızın yapılan tetkikinde, tüm mideyi saran büyük bir mide kanseri vardı. Ek testlerde mide içinde başka bir yayılıma saptanmadığını gördük.Hasta da önerimizi olumlu karşıladı. Ve benim bildiğim kadarıyla kanser amaçlı midesinin tamamı alınan Adana çevresindeki ilk hasta oldu. Bu şekilde açık cerrahide ne yapıyorsak kapalı cerrahide aynı şekilde hastanın tüm midesini çıkardık. Çevresindeki lenf bezlerini de temizledik. Hastamız bir hafta içinde taburcu oldu.''
Küçük kesilerden büyük ameliyatların yapıldığı laparoskopik cerrahinin bir çok avantajının bulunduğunu ifade eden Doç. Dr. Nursal, ''Açık ameliyatlarda gözle görülemeyen, kuytu köşelerde kalan kanserli dokular kapalı cerrahi yönteminde kullanılan mercekler sayesinde gözden kaçırılmıyor. Bu ameliyatlarda dokuyu normalinden 18 kat büyüterek görebiliyoruz'' dedi.
Laparoskopinin avantajları:
Kapalı cerrahinin bir diğer artısının ise ameliyat sonrası dönemde hastanın açık ameliyata nazaran daha az ağrı hissetmesi olduğunu vurgulayan Nursal, ''Kesik ne kadar büyürse hasta o kadar acı çeker. Ayrıca, kesiğin büyük olması zaman zaman yara enfesksiyonlarına da sebep olabiliyor. . Halbuki kapalı cerrahide kesik daha küçük olduğu için hastanın ağrısı daha ağrısı olacaktır. Yara enfeksiyonu bu tür ameliyatlar da önemli bir sorundur. Hastaların kabaca yüzde 5’in de yara enfeksiyonu görülmektedir. Hele kalın bağırsak ameliyatlarında bu oran yüzde 10'lara kadar çıkabilmektedir. Kapalı laboroskopik cerrahide yara enfeksiyonu hemen hemen hiç görülmez. Görülse bile çok çabuk iyileşecektir.''
