BİZE ULAŞIN
Hayati Kaya İHA'ya yaptığı değerlendirmede, Acil Eylem Planı ile IMF'yle yürütülen "Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı"nın uyum göstermesinin önemli olduğunu söyledi. Kaya, "Burada da bu uyumun göz önünde tutulduğunu görüyoruz. İş dünyası hükümete kredi verdi. Koalisyon hükümetleri dönemindeki eşgüdüm probleminin yaşanmayacağı ve ekonominin tek elden yönetilmesi yönündeki açıklamalar bu kredinin iyi kullanılacağını gösteriyor" diye konuştu.
Hayati Kaya, Acil Eylem Planı'nın bir takvime bağlanmış olmasının son derece güven verici olduğunu ifade ederek, "Ancak kaynakların nasıl elde edileceği netlik kazanmalı. Devletin küçültülmesi kaynak getirisi sağlayabilir. Bakanlıkların sayısının düşürülmesi ilk somut adım. Bu adımın özelleştirme,tasarruf politikaları ile devam etmesi gerekiyor. Biz bugüne kadar hep gelir ayağının vergi arttırma yoluyla canlı tutuldu. Tasarrufla kaynak bulunması yoluna gidilmesi de sevindirici" diye konuştu.
Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın 35 yaşında büyük bir sorumluluk üstlendiğine dikkat çeken TÜGİAD Başkanı Hayati Kaya, "TÜGİAD olarak hükümetin en genç bakanının ekonomiden sorumlu olması bizler için gurur verici bir gelişme. Daha önceki Meclisin yaş ortalaması 50 civarındaydı. Bu dönemde yaş ortalaması düştü. Sayın Babacan'ın diğer ilgili bakanların desteği ile altına girdiği yükün altından kalkabilir" dedi.
2 yıldır yaşanan ekonomik problemlerin aşılması için üretimin arttırılması ve reel sektörün harekete geçirilmesi gerektiğini savunan Kaya, bu gelişmeler ihracat ve istihdama olumlu etki yapacaktır. Önceki dönemde finans sektörüne ağırlık verildi, reel sektöre önem verilmedi. Vergi mevzuatının değiştirilmesi, sosyal güvenlik sisteminin elde geçirilmesi, enerji maliyetlerinin düşürülmesi gibi konuların reel sektörü rahatlatacaktır. İş güvencesi kanunu yanında iş kanunun da ele alınması ve 15 Mart'ta bir arada yürürlüğe girmesi gerekiyor" diye konuştu.
Sermayenin hangi ülkede olursa olsun öncelikle güven aradığını söyleyen Hayati Kaya, "Türkiye'de bir kaç yıl önce sarsılan siyasi güven 3 Kasım sonrası sağlandı. Sırada ekonomi alanındaki güvenin tesisi var. İcraatlarla 15 gün öncesi satın alınan güvenin sürekliliği durumunda yurt dışına kaçan paralar tekrar dönecektir" ifadelerini kullandı.
