Macaristan Sırbistan sınırına ikinci kez tel örgü çekmeye hazırlanıyor.
Macaristan iki hafta içinde ülkedeki mülteci aileleri ve yalnız çocukları göçmen gözetim merkezlerine yerleştirme kararı aldı.
Uluslararası eleştirilere karşın Macaristan hükümeti, Sırbistan sınırında konteynırların bulunduğu iki kampın inşaatı için hazırlık yapıyor.
Macaristan Cumhurbaşkanı Janos Ader 14 yaş üstü çocuklar da dahil sığınma talebinde bulunan tüm göçmenlerin sınırdaki kamplarda tutulmasının önünü açan yasayı imzaladı.
Sığınmacıların göçmen gözetim merkezlerinden çıkmasına izin verilmeyecek.
Ader'in yasayı veto etmesi için çok sayıda insan hakları grubu çağrıda bulunmuştu.
Birleşmiş Milletler'in (BM) çocuk hakları örgütü UNICEF "Yeni yasadan etkilenecek bu çocuklar adına büyük hayal kırıklığı yaşadıklarını ve gözaltının hiç bir çocuğun çıkarına olmadığını" açıkladı.
Yeni yasa, Macaristan hükümetinin Sırbistan ve Hırvatistan sınırlarına 2015 yılında yaptığı tel örgülerin de dahil olduğu, bir dizi önlemin parçası olarak hayata geçiriliyor.
Sırbistan-Macaristan sınırındaki kampta kalan göçmenler.
Sınıra ikinci tel örgüMacaristan Başbakanı Viktor Orban da Mayıs ayı sonunda Sırbistan sınırına ikinci bir tel örgü çekileceğini açıkladı.
Orban göçmen akınını durdurmak için Avrupa Birliği'nin (AB) sadece Türkiye ile yapılan anlaşmaya güvenmesini de eleştirdi.
Orban devlet radyosuna yaptığı açıklamada, "Güvenliğimizi Türklerin eline bırakıp sonra onlara saldırıp, yeterince demokratik olmamakla eleştirmek ve anlaşmazlık çıkarmak kesinlikle akıllıca bir politika değil" dedi.
AB ile Türkiye'nin göçmen anlaşması imzalamasının ardından Avrupa ülkelerine göçmen ve sığınmacı akınında azalma görülmüştü.
Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto da, "Göçmen anlaşmasının çökmesinde AB'nin mantıksız ve başarısız politikalarının rol oynadığını ve Avrupa'nın uzun vadeli güvenliğinin sadece bu anlaşmaya dayanmasının yanlış olduğunu" söyledi.
Szijjarto ayrıca anlaşmayla göçmen akının yavaşladığı bir dönemde AB'nin güney sınırlarının savunmasını güçlendirmemiş olması konusunda Brüksel'i suçladı.