Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne sunulan, Suriye konusundaki karar metninin Rusya ve Çin tarafından veto edilmesi batılı ülkelerce sert bir şekilde eleştirildi.
Güvenlik Konseyi'nin iki daimi üyesinin kararı ABD tarafından 'utanç verici' olarak tanımlanırken, İngiltere kararın Suriye halkına zarar verdiğini belirtti.
Çin ve Rusya ise karar taslağının 'yanlı' olduğu gerekçesiyle destekte bulunmadıklarını savunuyorlar.
Bu arada BM Güvenlik Konseyi'ndeki oylama sonrasında, Humus şehrine giren BBC muhabiri Paul Wood çatışmaların sürmekte olduğunu, silah seslerinin duyulmakta oldğuğunu belirtti.
Esad karşıtları Suriye dışındaki girişimlerini ise sürdürüyorlar.
Avsutralya'nın Kambera kentindeki Suriye büyükelçiliği önünde toplanan yaklaşık kırk kişilik grup, binaya saldırıda bulundular.
Güvenlik güçlerini aşan grubun binanın kapısını kırık bazı eşyalara zarar verdikleri ve bilgisayarları çaldıkları bildirildi.
Rusya ve Çin'in, Suriye hakkındaki karar metnine karşı oy kullanmaları ardından açıklamada bulunan ABD'nin BM temsilcisi Susan Ric oylamanın "utanç verici" olduğunu ve iki ülkenin "Suriye halkını bir diktatöre sattıklarını" söyledi.
İngiliz Dış İşleri Bakanı William Hague de Moskova ve Pekin'in Suriye halkına zarar verdiklerini ve tavırlarının Esad'ın şiddet dolu siyasetini cesaretlendireceğini belirtti.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov ise, karar metnine göre olup bitenlerden sadece Suriye lideri Beşar Esad'ın sorumlu tutulduğunu ve silahlı muhalif gruplara ilişkin bir önlem önerilmediğini söyledi.
Arap Birliği tarafından hazırlanan ilk taslak metin üzerindeki görüşmelerde bir uzlaşma sağlanamamış bunun üzerine Faslı diplomatlar, Rusya'nın, karar taslağında bulunmasına itiraz ettiği pek çok ifadenin yer almadığı yeni bir metin hazırlamışlardı.
Rusya, Beşar Esad'ın görevi bırakmasını istemenin, Suriye'de rejim değişikliği anlamına geleceğini savunarak karar taslağına itiraz ediyordu.
Suriye'nin en büyük silah sağlayıcısı olan ve toplam 4 milyar dolara ulaşan silah ticareti anlaşmalarına sahip olan Moskova yönetimi, Güvenlik Konseyi'nin 'silah satışının durdurulması' talebini de reddediyordu.
Bu arada Birleşmiş Milletler ise, bağımsız kaynaklarca doğrulamanın mümkün olmadığını belirterek ölü sayısı konusunda tahmin yürütmeyi durdurdu. Örgütün elindeki son rakam 5,400.
İnsan hakları örgütleri, Suriye'de geçen yıl Mart ayında başlayan şiddet olaylarında 7 binden fazla kişinin yaşamını yitirdiğini belirtiyor.