HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Osteoporoz erkekleri de tehdit ediyor

Halk arasında "kemik erimesi" olarak bilinen osteoporoz, kişilerin hayat kalitesini bozan hastalıkların başında geliyor. Kadınlarda menopozdan sonra kadınlık hormonunun azalması sebebiyle görülen osteoporoz, erkekleri de etkiliyor. 45 yaş üzeri kadınların yarısı, 65 yaş üstü erkeklerin de üçte biri osteoporoz sorununu yaşıyorlar.

Osteoporoz erkekleri de tehdit ediyor

Acıbadem Poliklinik Bağdat Caddesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Nazan Öner, İHA'ya yaptığı açıklamada, kemik kütlesinin, büyümenin durmasından sonra ilk 10 yılda maksimum seviyeye ulaşırken 40 yaş üzerinde azalmaya başladığına dikkat çekerek, "Bu sebeple osteoporoz, 50-59 yaş arası kadınların yüzde 15'inde varken, 80 yaş üzeri kadınların yüzde 70'inde görülüyor. Osteoporoz 45 yaş ve üstü bayanları, ince yapılı sarışın veya kumral kişileri ve uzun süreli kortizon tedavisi görenleri daha çok tehdit ediyor" dedi.

Osteoporoz riskini sadece kadınların değil erkeklerin de taşıdığını belirten Dr. Nazan Öner, hastalığın erkeklerde gözükmesinin başlıca sebepleri arasında, 'Aşırı kortizon kullanımı, cinsiyet hormonu azlığı, ilaçlar, alkol ve sigara ile hayat tarzı'nın geldiğini bildirdi.

Dr. Öner, osteoporoza yol açan genel faktörleri ise şöyle sıraladı:
"Genetik faktörler. Kalsiyum eksikliği. Hareketsizlik. Beyaz ve sarı ırk mensubu, ince ve kısa boylu olmak. Hiç gebe kalmamış olmak. Erken menopoz. Sigara ve alkol kullanımı. İleri yaş. Gün ışığından yeterince yararlanamama".

Hastalığın, kemik yoğunluğu yavaş yavaş azaldığı için uzun süre belirti vermediğini vurgulayan Dr. Nazan Öner, kemik yoğunluğu azaldıkça omurgada oluşan çökme kırıklarının sırt ağrılarına yol açtığını, bu sebeple, risk faktörlerini taşıyanların belirli aralıklarla kemik yoğunluğunu ölçtürmelerini önerdi.

Dr. Öner, kemik yoğunluğu ölçüm yöntemlerinden en yaygın olanının 'DEXA' adı verilen dual enerjili x- ışınlı ve 10-15 dakika kadar süren yöntem olduğunu kaydederek, "Ayrıca ultrasonografi, manyetik rezonans, benzeri yöntemlerde ve kemik yapım ve yıkım hızı göstergeleri olan laboratuar yöntemleri de kullanılıyor" diye konuştu.
Tedavide kemik yoğunluğunu korumaya veya arttırmaya yönelik çeşitli uygulamaların kullanıldığını ifade eden Dr. Nazan Öner, hekime danışmadan ilaç alınmaması konusunda da uyardı. Dr. Öner, osteoporozu öncelikle oluşmadan engellemek gerektiğini belirterek, "Bu açıdan, osteoporozun önlenmesi için uygun diyet yapılmalı, kalsiyum desteği alınmalı, egzersiz ihmal edilmemeli, alkol ve sigara bırakılmalıdır" dedi.

İSTANBUL (İHA)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler