Ecevit, yaptığı yazılı açıklamada, 14 Ocak 1997 tarihinde merhum eşi, eski başbakanlardan Bülent Ecevit'in TBMM'de yaptığı konuşmada Kıbrıs'ın önemine dikkat çektiğini ifade etti.
Ada'nın öneminin bugün daha da arttığına dikkati çeken Rahşan Ecevit, açıklamasında şunları kaydetti:
''Şimdi ise Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı ile İskenderun'a petrol akacak ve Doğu Akdeniz'de Türkiye daha da etkili duruma gelecektir. Türkiye uluslararası petrol kaynaklarının güvenli bir şekilde açık denizlere açılmasını sağlayacaktır. İskenderun önem kazanacak ve bu arada İskenderun'un çalışmalarında Kuzey Kıbrıs'a ihtiyacı olacaktır. Oysa, Kuzey Kıbrıs, Rumlar'ın eline geçtiği takdirde petrolün koruyucuları da Kıbrıs'ta konuşlanmış Rum ve Yunan güçleri olacaktır. Kısacası, Kıbrıs artık eskisinden daha da önemli bir adadır.
Kıbrıs Türk Barış Harekatı öncesinde Ada'da Kıbrıs Türkleri'nin güvenliği bakımından 650 kişilik Türk birliğinin yeterli olacağı öne sürülmüştü. Fakat, Yunan cuntalarının saldırıya geçmesi üzerine büyük tehlikeyle karşılaşan Lefkoşa'daki 650 kişilik birliğimiz ancak 20-21 Temmuz 1974 gecesi sabaha karşı Türkiye'den gelen askerlerimiz tarafından kurtarılabilmiştir. Türkiye'nin bir daha böyle bir durumla karşılaşmaması için Kuzey Kıbrıs'ta şimdi olduğu gibi yeterli düzeyde bir askeri gücün konuşlanması zorunludur. Hiçbir ülkenin hatırı için askerlerimizin ve soydaşlarımızın canını tehlikeye atamayız.''
Kıbrıs'ta barış ve huzurun Türk askerinin kanı ve canıyla sağlandığını belirten Ecevit, açıklamasında ''Açılımın tozu dumanı içinde Kuzey Kıbrıs'ı kaybetmeyelim. Taraflar arasındaki müzakereler sırasında Kıbrıs'ta çözümün bundan 35 yıl önce gerçekleştiğini hatırlatalım'' görüşüne yer verdi.