HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

SURİYE'DE İŞKENCE MAĞDURLARI REJİMİN ZİNDANLARINI ANLATIYOR - "Halep'te Esed rejiminin zindanlarında işkencelerden kalp krizi geçirdim"

Esed rejimi tarafından 4 ay alıkonularak işkence gören Halepli 50 yaşındaki Um Hişam: - "Halep'te Esed rejiminin zindanlarında işkencelerden kalp krizi geçirdim. Hastaneye kaldırıldım. Hasta olmama rağmen kollarımdan kelepçelenmiştim. Yanımda 2 asker vardı. Her bir kolum onların koluyla kelepçeliydi. Beni o şekilde hastaneye götürmüşler. Taburcu olduktan sonra işkencelere devam ettiler" - "Tekli hücre aklımdan çıkmıyor. Çok küçük ve çok pis yerdi. Uyurken verdikleri battaniye veya çarşaftan her türlü böcek çıkabilirdi" - "4 ay sürede 17 kilo vermiştim. Verdikleri ekmeklerin içerisinden hamam böcekleri çıkardı"

HATAY (AA) - BURAK KARACAOĞLU- Suriye'deki iç savaş sırasında Türkiye'ye geçtiği için alıkonulan Halepli Um Hişam, rejimin zindanlarında maruz kaldığı işkencelere dayanamayarak kalp krizi geçirdiğini söyledi.

Suriye'deki iç savaş yüzünden eşi ve çocuklarıyla Türkiye'ye sığınmak zorunda kalan Halepli Um Hişam, ülkesine döndüğü sırada yakalanarak yaşadığı işkenceleri AA muhabirine anlattı.

50 yaşındaki Um Hişam, iç savaşta çatışmalardan ailesiyle kaçarak Eylül 2011'de Türkiye'ye geldiğini söyledi.

2011'in son günlerinde çocuklarının Türkiye'deki okullara kayıt olması için gerekli evrakları temin etmek üzere Suriye'ye geçtiğini dile getiren Um Hişam, ülkeye giriş yaptığı sırada İdlib'deki sınır kapısında rejim güçlerince alıkonulduğunu belirtti.

Um Hişam, Halep'teki devlet güvenlik şubesine götürülerek sorguya alındığını vurgulayarak, "Türkiye'ye geçerek askeri muhaliflere destek olmakla suçlandım. Beni bu yüzden tutukladılar." diye konuştu.

Halep'teki güvenlik şubesinde 2 hafta tutulduktan sonra Şam'daki şubeye sevk edildiğini belirten Um Hişam, toplamda 4 ay alıkonulduğunu söyledi.

Um Hişam en kötü günlerini Halep'teki güvenlik şubesinde sorgu sırasında yaşadığını kaydederek, "42 yaşındaydım o an. Yaşa hiç saygı göstermezlerdi. Kimsenin yaşına bakmaksızın işkence yaparlardı." değerlendirmesinde bulundu.

Türlü işkencelere maruz kaldığını ifade eden Um Hişam, şöyle devam etti:

"Halep'te Esed rejiminin zindanlarında işkencelerden kalp krizi geçirdim. Hastaneye kaldırıldım. Hasta olmama rağmen kollarımdan kelepçelenmiştim. Yanımda 2 asker vardı. Her bir kolum onların koluyla kelepçeliydi. Beni o şekilde hastaneye götürmüşler. Taburcu olduktan sonra işkencelere devam ettiler."

- "Suriye'de böyle cezaevlerinin olduğuna inanmazdık"

İç savaş öncesi rejimin alıkoyduğu sivillere uyguladığı işkencelere inanmakta güçlük çektiklerinin altını çizen Um Hişam, "Artık herkes kadın tutukluları ve onların yaşadığını iyi biliyor. Eskiden Suriye'de böyle cezaevlerinin olduğuna inanmazdık. Gözlerimizle görünce inandık." ifadelerini kaydetti.

Um Hişam, Şam'daki sorgusunun ardından askeri mahkemeye sevk edildiğini oradan da bir süreliğine Humus'ta bir cezaevine sevk edildiğini söyledi.

Humus'taki cezaevine gitmeden önce de birkaç gün Şam'daki Adra Cezaevi'nde kaldığını dile getiren Um Hişam, "Burada tutuklu kadınları gördüm. Anlatılmayacak durumdalardı. Çok az sayıda kişi aklını yitirmeden çıkıyor." dedi.

- "Bir kişiyi katlayarak araba lastiğine sokarlar ve vurmaya başlarlardı"

Um Hişam, sorgu sırasında maruz kaldığı işkenceler nedeniyle bel fıtığı olduğunu anlatarak şöyle devam etti:

"Sorgu sırasında konuşmazsan hemen sana işkenceye başvururlardı. İşkence aletleri belliydi. Önceden sadece isimlerini bilirdik. Sonra da bu aletlerle gerçek anlamda tanıştık. Teker vardı. Bildiğimiz araba tekeri. Bir kişiyi katlayarak araba lastiğine sokarlar ve vurmaya başlarlardı."

Kaldığı tekli hücrede karşılaştığı manzarayı hafızasından silemediğini kaydeden Um Hişam, "Tekli hücre aklımdan çıkmıyor. Çok küçük ve çok pis yerdi. Sana uyurken verdikleri battaniye veya çarşafta her türlü böcek çıkabilirdi. Pislik içindeydi. Yemekler kötü ve hijyenik değildi. Yemekler yüzünden zehirlenmiştim. 4 ay sürede 17 kilo vermiştim. Verdikleri ekmeklerin içerisinden hamam böcekleri çıkardı. İnsanlık diye bir şey yoktu." diye konuştu.

- "Tam bir yıl sonra Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) yardımıyla Türkiye'ye geçtim"

Um Hişam, Humus'ta bir süre kaldıktan sonra Halep'e oradan da İdlib'e gönderilerek, sevk edildiği mahkemede beraat ettiğini söyledi.

Kurtulması için ailesinin büyük çaba sarf ettiğini belirten Um Hişam, "Ailem serbest kalmam için yüklü miktarda para harcadı. Esed ailesinden birine o dönem 500 bin Suriye Lirası (Yaklaşık 10 bin dolar) rüşvet vererek benim serbest kalmamı sağladılar." dedi.

Um Hişam serbest kaldıktan sonra, Türkiye'deki ailesinden yaklaşık bir yıl uzak İdlib'de yaşadığını belirterek, "Eşim ve çocuklarım serbest kaldığımda Türkiye'deydi. Rejim o dönem Babülhava sınır kapısını elinde tutuyordu. Sınır dışına çıkma yasağım vardı. İsmim sınır kapılarındaydı. Tam bir yıl sonra Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) yardımıyla Türkiye'ye geçtim." diye konuştu.

- "Katil bir rejimden kurtulduğuma halen inanamıyorum"

Serbest kaldıktan sonra psikolojik sorunlar yaşadığına değinen Um Hişam, şöyle devam etti:

"Serbest kaldıktan sonra maalesef acımasız bir toplumla karşılaştım. Onların da rejimden bir farkı yoktu. Ben diğerlerine göre daha şanslıydım. 2 yıl evden çıkamadım. Kimselerle görüşmedim. Tutukluluk, bir kadın için olumsuz sonuçlar doğruyor. Şanslıydım çünkü eşim ve çocuklarım yanımda durdu. Beni terk etmeyip hep destek oldular. Ailem dışındaki insanlarla sorunlar yaşadım."

Um Hişam, yaşadıklarını unutamadığını vurgulayarak, "Şu ana kadar bile odama her girdiğimde katil bir rejimden kurtulduğuma halen inanamıyorum. Odama girdiğimde özgür olduğuma inanamıyorum. Rejim hapishanelerine düşenlerin sağlam çıkacağına kimse şans vermezdi." ifadesini kullandı.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler