HABER

Tek gözle krallara kılıç yapıyor

Bursa'da 62 yıldır soğuk metalleri sanat eserine dönüştüren Yılmaz Emen, eserlerini Ürdün kralından Fransa cumhurbaşkanı ve ABD başkanına kadar birçok devlet adamına hediye etmenin mutluluğunu yaşıyor

2000 yılında göz tansiyonu sebebiyle bir gözünü kaybeden sanatçı, mesleğini ölene kadar yapacağını söylüyor.

Bursa'da tarihi Irgandı Köprüsü'ndeki atölyesinde her gün örste demir döven Yılmaz Emen (70), mesleğe 8 yaşında Bursa Bıçakçılar Çarşısı'nda başladı. 12 yıl önce göz tansiyonu dolayısıyla tek gözünü kaybetmesine rağmen mesleğini bırakmayan Emen, sofraların vazgeçilmezleri olan kaşık ve çatalları birer sanat eserine dönüştürüyor. Çatal ve kaşıktan heykel, kılıç, kalkan, rölyef tasarımları yapan Emen, 1960 yılında Türk ordusunun merasim kılıç ve meçlerinin imalatında çalıştığını, ayrıca kama, hançer ve bıçak yaptığını ifade etti.

DEVLET BAŞKANLARINA BURSA KILICI

Bursa bıçağının yeniden canlanmasını isteyen Emen'in zanaatına devlet adamları, krallar ve kraliçeler de hayran kaldı. Soğuk bakılan metali estetik hale getirdiğini ifade eden Emen, ''Bugüne kadar özel istekler üzerine birçok işlemeli kılıç, kalkan ve palayı devlet başkanlarına takdim ettim. 1968 yılında dönemin başbakanı Süleyman Demirel'e, Tunus Cumhurbaşkanı Habib Burgib'a, 1969'da Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle'e, 1970'te ABD Başkanı Nixon'a, 1973'te İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth'e,

1978'de Ürdün Kralı Hüseyin'e, 1983'te Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e, 2008'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e hediye ettim. Almanlardan Fransa'yı kurtaran adamın bende mektubu var. Fransa cumhurbaşkanı benim yaptığım özel işlemeli kılıcı görünce şövalye işlemeli bir mektup gönderdi. Bana teşekkür etti. Bunlar beni mutlu ediyor. Beni Fransa'ya davet etti. Bir süre sonra kalp krizinden öldüğünü duydum. Hemen PTT'ye gittim. Bir taziye telgrafı çektim" dedi.

"HİÇ UNUTMADIĞIM AN"

1950 yılında kılıç ve bıçak yapan bir ustanın yanına çırak girerek mesleğe başladığını kaydeden Emen, "Değişik ustaların yanında çalıştım. Hepsinden ayrı bir feyz aldım. Hepsinden bir şeyler öğrendim. Yaptığım eserlere Bursa'nın bütün timsallerini işledim. Bunlara Osmanlı motifleri de dahil. Ürdün Kralı Hüseyin bir gün Bursa'ya geldi. Beni yanına çağırdı. Cumhurbaşkanının özel aracı beni evimden aldı. Kralın kaldığı otele giderken Heykel'den geçtik. Aracın camından elimi çıkartarak arkadaşlarımı

selamladım. Bu benim için sanat adına unutulmayacak bir an" diye konuştu.

GÖZÜNÜ KAYBETTİ, HÜNERİNİ KAYBETMEDİ

Göz tansiyonu rahatsızlığı sebebiyle 12 yıl önce gözünü kaybettiğini, bu rahatsızlığın kendisini yıprattığını ifade eden Emen, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Bir süre bunalıma girdim. Benim daha basit ve metal işinden kopmayacağım bir işe yönelmem lazımdı. Daha sonra sofraların vazgeçilmezleri olan kaşık ve çatalları kendi el emeğimle sanat eserine dönüştürmeye başladım. Bu çatal ve kaşıklardan figürler yapıyorum. Çok beğeniliyor. Çok ilginç bir sanat. Bu sanatı yapmaya devam edeceğim. Çünkü ben bu mesleği seviyorum. Sanat asla ölmez".

Bugüne kadar pek çok ödül aldığını ifade eden Emen, Kültür ve Turizm Bakanlığınca ''devlet sanatkarı" unvanına layık görüldüğünü dile getirdi.

En Çok Aranan Haberler