Ankara (AA)- Cumhurbaşkanı Vekili ve TBMM Başkanı Köksal Toptan, ayrımcılık yapmaya çalışanların, Türkiye'nin menfaatini düşünenler olmadığını; tam tersine başka hesap yapanlara hizmet edenler olduğunu belirterek, "Türkiye, bu oyuna gelmedi bundan sonra da gelmez" dedi.
Toptan, Kanal D'de Pamukkale Üniversitesinden canlı yayınlanan Abbas Güçlü ile "Genç Bakış" programına konuk oldu.
Türkiye'nin dış ticaretinin üçte ikisini Avrupa ile yaptığını bildiren Toptan, "Krizin Avrupa'yı etkilemesi, bizi etkilediği anlamına gelir. Ancak, bu tür ekonomik krizler, kalkınma sürecindeki ülkeler için önemli fırsatlar da yaratabilir. Türkiye, ekonomistlerinin, siyasetçilerinin bunu tartışması gerekir; ne yapabiliriz ki bu krizden Türkiye olarak karlı çıkabiliriz? Türk bankalarının Avrupa bankalarına yüksek faizle para sattığı yazıldı. Yıllarca biz oradan borç para alırken, şimdi Türkiye oralara krizden kurtulmaları için para satar hale geliyor. Türkiye şimdiye kadar belki çok az etkilendi. Türkiye, 2001 krizinden sonra çok ciddi şekilde mali ve para politikalarını disipline etti. Türkiye sağlam zemine oturtuldu. Krizden çok az etkilendik" diye konuştu.
Türkiye'nin en az 100 bin öğretmene ihtiyacı olduğunu bildiren Toptan, "Türkiye, yakında 12 yıllık eğitime geçecek; istese de istemese de geçilecek. O zaman 200 bin yeni öğretmene de ihtiyaç olacak. Eğitim fakültesi mezunu gençlerin önümüzdeki süreçte öğretmen olacaklarına kuşkumuz yok" şeklinde konuştu.
-Deniz feneri davası...-
"Deniz Feneri davasıyla Türkiye'nin dünyanın dört bir yanına dilini ve kültürünü aktarmasının önü kesilmek istenmiyor mu?" sorusuna Toptan, "İddialar ciddi şekilde dile getiriliyor. Orada toplanan yardımların, makbuz karşılığı yardım yapanlara iade edilmesine, kalan paranın Kızılhaç'a teslim edilmesine karar verdi mahkeme. Biliyoruz ki bu yardımların çoğu makbuzsuz yapılan yardımlardır. Burada çok çeşitli senaryolar akla geliyor, sonucunu beklemek lazım. Türkiye'de de soruşturma devam ediyor. Beklememiz lazım" dedi.
Toptan, Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin soruları da cevaplandırdı.
Toptan, şunları kaydetti:
"AB üyesi olmak için kimliğimizi alıp bir tarafa atmamamız lazım. Yozlaşmadan, uzlaşmalıyız. Biz AB üyesi olacaksak olmalıyız, ama kendi özümüzden, kimliğimizden kesinlikle ödün vermemeliyiz. Üye olmayabiliriz, hedeflediğimiz modernleşmemizdir. Biz AB standartlarını yakaladığımız gün AB üyesi olsak da olmasak da önemli değil. Standartları yakalamak için uğraşmamız gerekir. Biz kendi kültürümüzü korursak, AB'ye katkı sağlarız. Yoksa sıradan bir AB üyesi olma peşinde değil Türkiye."