BİZE ULAŞIN
Eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili soruşturmada önemli bir gelişme yaşandı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Özal'ın ölümüyle ilgili iddialar üzerine yürüttüğü soruşturmada merhum cumhurbaşkanının mezarının açılmasına karar verdi.
Soruşturmayı yürüten TMK'nın 10. maddesiyle görevli Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, Özal'ın mezarın açılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na talimat yazdı.
Mezar, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın gözetiminde açılacak. Adli Tıp Kurumu, Özal'ın kesin ölüm nedenine ilişkin inceleme yapacak. Başsavcılık, aileden izin alınmamasını kararlaştırdı.
ÖLÜMLE İLGİLİ İDDİALAR ORTAYA ATILDI
17 Nisan 1993 yılında hayatını kaybeden Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili bazı iddialar ortaya atılmıştı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, iddiaların araştırılması için Devlet Denetleme Kurulu'na (DDK) talimat vermişti.
DDK ÖLÜMÜ 'ŞÜPHELİ' BULMUŞTU
DDK'nın ölümle ilgili 625 sayfalık raporunda, Turgut Özal’ın ölümünün 'şüpheli' olduğu belirtilerek "Ölümle ilgili bilinmezlik bugün de devam ediyor" ifadesi kullanılmıştı.
Kurul raporunda, Özal'ın mezarının açılarak otopsi yapılması gerektiğini kaydederek, “Köşk’te delil tespiti yapılmaması akıl tutulmasıdır” demişti.
ATASOY: "MEZARI ULUSLARARASI EKİP AÇMALI"
Adli Bilimler Uzmanı Prof. Dr. Sevil Atasoy, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın mezarının uluslararası bir heyet tarafından açılması gerektiğini söyledi. Atasoy şunları söyledi:
"Bir mezar açılmasına karar verildiğinde ekipte yer alacak uzmanların dikkatlice belirlenmesi, ayrıca örneklerin nerede ve hangi hedefe yönelik olarak inceleneceğinin belirlenmesinden sonra bu kurum ve kuruluş temsilcilerinin ya da tüzel kişilerin mezar açımı sırasında çalışmalara katılmasının sağlanması gerekir.
Çünkü örnekleri çalışacak olanlar ne şekilde örnek alınacağı kararına katılmadıkları takdirde, daha sonra burada yapılan eksiklikleri öne sürerek çalışmalarının sonuç vermediğinden söz edebilir. Bu nedenle sorumluluğa ortak olmaları, baştan sağlanmalıdır.
YANLIŞ SONUÇLAR ÇIKABİLİR
Bilindiği üzere mezar açma sonunda elde edilen örneklerde yapılacak her türlü analiz cenazenin defnedildiği topraktan, flora ve faunadan son derece etkilenir. Bu gerçek gözönünde bulundurularak gerek uluslararası gerekse ulusal yönergelerde belirtildiği biçimde toprak örneklerinin mukayese amaçlı toplanması ve laboratuvara gönderilmesi ihmal edilmemelidir. Bir örnek verilecek olursa toprağın kendinde bulunan, yüksek miktarda arsenik feth-i kabirle elde edilen örneklere aradan geçen yıllar içinde difüzyona uğrayabilir ve yanlış sonuçlar elde edilmesine yol açabilir.
HER LABORATUVAR İNCELEYEMEZ
Mezar açmada elde edilecek örneklerde çalışma yapanların artık uzmanlaştığını ve farklı ülkelerde çalışan bilim insanlarının farklı alanlarda deney yapabildiğini gözönünde bulundurmak bu nedenle açılışta bulunacak uluslararası bir ekibin belirlenmesi ilk iş olmalıdır.
Kısacası her laboratuvar ölüme sebebiyet verecek her maddeyi inceleyemez. Nitekim son günlerde gündeme gelen Arafat’ın zehirlenip zehirlenmediğinin incelenmesi noktasında Cenevre’de bir laboratuvar görevlendirilmiştir."
