Geçmiş yılların retro ve vintage çizgileri günümüze renk ve yeni heyecan getiriyor. Ve ilk zamanlarda yadırganan ve çok fantezi olarak görünen bu yeni trend dekorasyon akımı şimdilerde herkesin göz bebeği olmuş durumda.
Kendi için de yine de her tarza ve her zevke göre ayrışan eskinin yeni hali akımı isterseniz bir Osmanlı ihtişamı olarak karşımıza çıkıyor, isterseniz ise 60’lı yılların modern hayata olan vurgusunun altını çiziyor.
Sonuç olarak tarz, renk ve eskinin yeni hali seçimi size kalıyor. Tüm dünya olarak hem ekolojik hem de tarihsel bir dönüşüm içerisindeyiz. Modern ve şehrin karmaşık hayatı bizi çevrelemişken ufak yaşam alanlarımızda eskinin rüzgarlarını estirerek biraz nefes almaya çalışıyoruz.
Kısacası yeni sezon başlamak üzereyken yapacağınız seçimleri biraz daha göz önünde bulundurarak eski eşyalarınızı atmak yerine onları nasıl değerlendirebilirsinizi düşünmek hem daha ekonomik hem de daha trend bir hareket olacaktır.
Evinize veya ofisinize yeni eşyalar eklemeden önce anneanne ve babaanne evlerini ziyaret etmekte fayda var. Eskinin en saf ve en canlı hali hala oradaki muhteşem detaylı mobilyalar ve aksesuarda.
Böyle bir şansınız yok ise eskicileri gezerek veya ikinci el eşya satan mağazalara göz gezdirerek eskinin modernleşmiş halini kendi zevkinize göre yeniden yorumlayarak evinize veya ofisinize taşıyabilirsiniz.