HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

'600’den fazla basın mensubu öldürüldü'

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon ve UNESCO Başkanı İrina Bokova, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü vesilesiyle ortak mesaj yayımladı.

Ortak mesajda, son on yıl içinde dünya genelinde 600'den fazla basın mensubunun öldürüldüğünü, 10 cinayetten 9'unun failinin bulunamadığına dikkat çekildi. "İnsan Hakları Evrensel Bildirisi'nin 19. maddesinde şekil bulan ifade özgürlüğü, bireylerin güçlendirilmesinin, özgür ve demokratik toplumların inşasının temelini teşkil ediyor" denilen mesajda, temel haklardan biri olmanın yanı sıra ifade özgürlüğünün diğer tüm hakların korunması ve güçlendirilmesinin önkoşulu olduğu da belirtildi. Ayrıca ifade özgürlüğünün yaşanabilmesi için bazı koşulların gerçekleşmesinin gerektiği, bunların başında da herkesin korkmadan açık ve özgürce konuşmasını sağlayacak güvenli bir diyalog ortamının geldiği vurgulandı.

“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ YENİ TEHDİTLERLE KARŞI KARŞIYA”

İfade özgürlüğünün her gün yeni yeni tehditlerle karşı karşıya kaldığı belirtilen mesajda, şeffaflığın ve hesap verebilirliğin sağlanmasına katkı yaptıkları için basın mensuplarının sık sık şiddete maruz kaldığı ifade edildi. "Son on yıl içinde, 600'den fazla basın mensubu öldürüldü" diyen Ban ve Bokova, söz konusu suçların büyük oranda cezasız kaldığına dikkat çekti. Ban ve Bokova, "Suçluların cezalarını çekmediği bir ortam var. On cinayetten dokuzunun faili bulunamıyor. Birçok gazeteci herhangi yasal bir temel olmadan keyfi olarak gözaltına alınıyor, hatta işkenceye maruz kalıyor." ifadelerini kullandı.

"Böylesine adaletten yoksun ve tehdit içeren bir ortama son vereceğimizi göstermemiz gerekiyor" denilen mesajda, bu nedenle bu yıl ki 'Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nün temasını 'Korkmadan konuşmak: Medyada ifade özgürlüğünü güvence altına almak' oluşturuyor." açıklamasına yer verildi.
Bu tema aracılığıyla tüm dünyada basın mensuplarının güvenliğini sağlamak ve basın mensuplarına karşı işlenen suçların cezasız kalmasına yol açan kısır döngünün ortadan kaldırılmasını sağlamak için uluslararası kamuoyunun harekete geçirilmesinin amaçlandığı belirtildi.

“İFADE VE BİLGİ ÖZGÜRLÜĞÜ GENİŞLETİLMELİ”

Söz konusu hedeflerin, 'Basın Mensuplarının Güvenliği ve Suçluların Adalet Önüne Çıkarılması BM Eylem Planı' ile de paralellik gösterdiği kaydedilen mesajda, "BM, bu alandaki eylemlerin koordine edilmesi, farkındalığın artırılması ve ülkelerin uluslararası ilkelere uygun davranmaları ve ifade ve bilgi özgürlüğünün geliştirilmesi için yasal düzenlemeler yapmaları alanlarında gerekli desteği sağlamaya kesin olarak kararlıdır." ifadesi kullanıldı.

Atılacak adımların hem geleneksel medyayı hem de dijital medyayı kapsaması gerektiği belirtilen mesajda, blog yazarlarının, internette yazan bireylerin, sosyal medyayı haber amaçlı kullananların ve onların haber kaynaklarının güvenliğinin artan bir şekilde tehdit ile karşı karşıya kaldığına vurgu yapıldı. Söz konusu fiziksel tehditlere ilave olarak siber saldırılar ve kişilik haklarının çiğnenmesi gibi psikolojik şiddetin de söz konusu olduğu belirtildi.

HÜKÜMETLERE DİKKAT ÇAĞRISI

Mesajda, "Söz konusu saldırılar sadece internet ve geleneksel medya mensuplarının ve onların kaynaklarının önüne bir engel olarak çıkmakla kalmıyor, başkalarının da özgür ve açık internetten yararlanmalarına engel oluyor." denildi.

Ban ve Bokova, "Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde tüm hükümetleri, toplumları ve bireyleri tüm basın mensuplarının güvenliklerinin sağlanması için azami dikkati göstermeye çağırıyoruz. Herkesin söyleyeceği bir şey vardır. Herkes özgürce ve korkmadan konuşabilmelidir." diyerek mesajlarına son verdi.

(CİHAN)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler