BİZE ULAŞIN
MYK'da alınan kararla, bundan böyle AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nın Ankara'da yapılmayacağını açıklayan Davutoğlu, "Toplantılar, her ay dönüşümlü olarak Türkiye'nin batısında, doğusunda, kuzeyinde, güneyinde, ortasında; her yerinde yapılacak" dedi.
Suriyeli mülteciler ile Esad konusunda CHP ve HDP'yi eleştiren Başbakan Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:
''Kılıçdaroğlu, önce kendi tarihini okusun. Tek parti dönemini okusun. 1936'da CHP'nin genel sekreteri, içişleri bakanlığı yapıyordu. Valiler il başkanıydı. Bunları oku önce. Cahillerle tartışmak zor arkadaşlar. 'Kobani' diyorsun, 'Suriye'de bir kent' diyor. Şükür ki; 'Alaska'da bir kent' demedi.''
'BİZİM İLK SOYADIMIZ KALKAN'MIŞ'
Yeni Güvenlik Paketi'ndeki soyadı değiştirme düzenlemesine de değinen Davutoğlu, bundan böyle nüfus müdürlüklerine dilekçe vererek ad ve soyadı değişikliğinin önünün açıldığını belirtti.
Ahmet Davutoğlu, kendisiyle ilgili bir gerçeği de ilk kez açıkladı.
"Bizim ilk soyadımız 'Kalkan'mış. O zaman 'Oğlu' soyadı yasakmış" diyen Davutoğlu, "Sonra Kalkan’ı silmişler Davutoğlu yazmışlar. Şimdi mahkeme gerekmiyor. Serbest. Bu hak ve özgürlük değil mi?" diye konuştu.
Davutoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle:
''Yeni bir kanuni düzenlemeyle her vandaldan yıktıkları yerin tazminatını alacağız. Anamuhalefet partisi lideri geçen hafta ne dedi, '1,5 milyon Suriyeliye sınırlarımızı açmak Türkiye'ye ihanettir' dedi. Şimdi soruyorum, sizin şahsınızda bütün Türkiye'ye soruyorum, ensar bilincine sahip olanlara soruyorum, bu kardeşlerimize kapımızı açmak ensarın emanetine sahip çıkmak mı? Türkiye'ye ihanet etmek mi Kapımızı kapatmış olsaydık ey Kılıçdaroğlu, insanlığa ihanet etmiş olurduk insanlığa. Ama onlar anlamaz.
HDP sadece kendisine tabi olanlara kapıların açılmasını istiyor. Hicret nasıl bir ruh hali gerektiriyorsa, ne pahasına olursa olsun Medine ruhunu ebediyete kadar koruyacağız. Biz Hz. Hüseyin'in yolcusu olmaya devam edeceğiz. Zalimin karşısında mazlumun yanında olmaya devam edeceğiz. O Esad... Aynı Kerbela'da olduğu gibi insanları aç bırakarak ölüme terk ettiler. CHP ve HDP o resimler karşısında sessiz kaldı. Televizyonlara adeta talimat verdiler bu resimleri göstermeyin diye. O zalim Esad aynen Kerbela'da olduğu gibi insanları kimyasal silahla öldürdü.
'KILIÇDAROĞLU KOBANİ, ALASKA'DA DA DİYEBİLİRDİ'
Haddini bilmeden dün ve bugün yaptığı açıklamalarda 'Türkiye'de parti ile devlet içiçe geçiyor' diyor, bizim AK Parti dönemini kastederek. Türk tarihini bilmiyorsun, insanlık tarihini bilmiyorsun, Kerbela tarihini bilmiyorsun, bari CHP tarihini bil. 1936'da İçişleri Bakanı, CHP Genel Sekreteri oldu bu memlekette. Devletle partiyi özdeşleştiren tek parti var, o da CHP.
Türkiye'de anamuhalefet partisi koltuğu boş. Biz karşımıza çıkacak kalibrede siyasetçi arıyoruz. Cahillerle konuşmak zor oluyor Kılıçdaroğlu. İnsan rakibinin denk olmasını ister. Kobani nerede dersin Suriye'de bir şehir der. Alaska veya Pasifik'te de diyebilirdi. Akşehir'e gelip Kırşehir demesi gibi bir şey bulurdu. Eğer IŞİD Kobani'ye saldırmasaydı, IŞİD'le yan yana yaşamaya devam ederdi bunlar. Bunlar Esad'la işbirliği yaptı.
İL BAŞKANLARI TOPLANTISI TÜM TÜRKİYE'DE
Bundan sonra Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı Ankara'da yapılmayacak. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı her ay dönüşümlü olarak Türkiye'nin batısında, doğusunda, kuzeyinde, güneyinde, ortasında yapılacak.
'ÇÖZÜM SÜRECİ MİLLİDİR, ÖZGÜNDÜR'
Hem çözüm sürecini devam ettireceğiz, hem kamu düzenini bu topraklarda egemen kılacağız. Çözüm süreci millidir, yereldir, özgündür. Birileri çözüm sürecini eleştirebilir. Neyi teklif ediyorlar? Konforlu odalarda ahkam kesenler bu topraklara ait olma anlamında vatanseverliği milliyetçiliği temsil edemezler.
'BUNU O ZAMAN NİYE SÖYLEMEDİN KILIÇDAROĞLU?'
Bu hafta grup toplantısında özgürlüklerin korunması ve iç güvenlik paketini açıkladık. 'Türkiye otoriterleşiyor' diyorlar. Türkiye'yi şikayet edecekler bakın molotof kokteyline ne ceza verilecek Türkiye otoriterleşiyor diye. Kılıçdaroğlu çıktı biz de molotof kokteyline karşıyız dedi. Bunu Kobani olayları olduğu zaman niye söylemedin?
'KIŞ UYKUSUNDAYDI HERHALDE'
Şimdi biz de şiddet eylemlerine karşıyız diyor. Genel başkan yardımcın Türkiye’yi karıştırmak için mesaj yayınladığında neredeydin? Kış uykusundaydı herhalde. Karşıysan çık söyle.
'İLK SOYADIMIZ KALKAN'MIŞ...'
Bizim ilk soyadımız 'Kalkan'mış. O zaman 'oğlu' soyadı yasakmış. 'Kalkan’ı silmişler Davutoğlu yazmışlar. Şimdi mahkeme gerekmiyor. Serbest. Bu hak ve özgürlük değil mi?
'UYARIYORUM'
Kimse eline molotofkokteyli almasın, uyarıyorum. Bundan sonra molotofkokteyli ile bir yere yaklaşan, ateşli silah muamelesi görecek, terörist muamelesi görecek. Millet arasında panik çıkarmaya çalışıyorlar, bu toplumda terör havası oluşturulmasına izin vermeyeceğiz.''
