“24 yaşındaki birine yasak doğru değil”

Yasanın parlamentodan uzlaşma ile çıkmadığını hatırlatan Kılıçdaroğlu “24 yaşındaki birisine yasak getirmek onu çok sıkı kurallara tabi tutmak doğru değil. 18 yaşına kadar sınırlama getirilmesi çok doğal. Bütün aşağı yukarı demokratik ülkelerde var bu. Ama 18 yaşını aştıktan sonra onu bir suç işlediği zaman idam ediyorsunuz, gel oy kullan bana oy ver diyorsunuz. Onun oyuna ihtiyacınız olduğunu söylüyorsunuz. Ama alkol içme alkol kullanma kullanırsan 24 yaşına kadar yolun var ondan sonra sen düşünürsün demek yanlıştır” diye konuştu.

İSTANBUL (ANKA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu alkol tüketim yaşının 24’e çıkarılması konusundaki yasaya tepki gösterdi. Yasanın parlamentodan uzlaşma ile çıkmadığını hatırlatan Kılıçdaroğlu “24 yaşındaki birisine yasak getirmek onu çok sıkı kurallara tabi tutmak doğru değil. 18 yaşına kadar sınırlama getirilmesi çok doğal. Bütün aşağı yukarı demokratik ülkelerde var bu. Ama 18 yaşını aştıktan sonra onu bir suç işlediği zaman idam ediyorsunuz, gel oy kullan bana oy ver diyorsunuz. Onun oyuna ihtiyacınız olduğunu söylüyorsunuz. Ama alkol içme alkol kullanma kullanırsan 24 yaşına kadar yolun var ondan sonra sen düşünürsün demek yanlıştır” diye konuştu.

Gazeteci Güneri Civaoğlu’nun hazırlayıp sunduğu Şeffaf Oda adlı programa konuk olan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin Civaoğlu’nun sorularını yanıtladı. İçki ve sigara yasağı konusunda CHP’nin bundan sonraki dönemde nasıl bir tavır sergileyeceği yönündeki bir soruyu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Türkiye’de uzlaşma kültürünün bir türlü geliştirilemediğini söyledi. Söz konusu yasanın parlamentodan uzlaşma ile çıkmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu “Ben istediğimi yaparım herkes de ona uyar diye bir anlayış egemen bizim toplumda. Aslında toplumda değil de toplumu yönetenlerde böyle bir anlayış egemen. Sigara ve alkol konusunda toplumun her kesiminde ortak bir düşünce var. Bunlar sağlığa zararlıdır ve özellikle gençlerin bundan korunması lazım. Bunda bir tereddüt yok. Ama 18 yaşını aştıktan sonra 24 yaşındaki birisine yasak getirmek onu çok sıkı kurallara tabi tutmak doğru değil. Eğer o uzlaşma kültürünü geliştirebilseydik biz bunları aşabilirdik. Parlamentoya geldiğinde bir şeyden yola çıkıldı. Acaba bir şeye itiraz edilirse toplumun bir kesimi ‘vay efendim siz sigara içenleri destekliyorsunuz. Siz alkol içenleri destekliyorsunuz’ gibi yanlış bir eleştiriye de muhatap olabiliriz. Makulü anlatmamız lazım. Bu konuda bizim milletvekili arkadaşlarımız acaba yeniden düşünebilir miyiz, yeniden bir şey yapabilir miyiz diye önerge de verdiler parlamentoda. Alkol yasağı daha çok yeni bir olay, Bu yasakla ilgili olarak da gerçekten bir uzlaşma sağlanamadı” diye konuştu.

-YASAKLAR ÖZENDİRİYOR-

Bu yasakların arkasında hükümetin toplumun bir kesimini yönlendirmek veya toplumu baskı altına almak gibi bir düşünceye saplanmak istemediğini dile getiren CHP lideri, yapılanın yanlış olduğunu Başbakan ve bakanların bilmesi gerektiğini savundu. Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

“18 yaşına kadar sınırlama getirilmesi çok doğal. Bütün aşağı yukarı demokratik ülkelerde var bu. Ama 18 yaşını aştıktan sonra onu bir suç işlediği zaman idam ediyorsunuz, gel oy kullan bana oy ver diyorsunuz. Onun oyuna ihtiyacınız olduğunu söylüyorsunuz. Ama alkol içme alkol kullanma kullanırsan 24 yaşına kadar yolun var ondan sonra sen düşünürsün demek yanlış. Zaten kontrolü de mümkün değil. Herkes gidip yakasına nüfus cüzdanını ya da doğum tarihini yazacak onun da doğru olması lazım. Olmaz doğru değil. Bu kurallar geçerli olur mu? Geçerli olacağını da hiç sanmıyorum. Bir de özendiriyor zaten Yasağı koyduğunuz zaman özendiriyor. Sigara içmeyen sigara içmeye alkol içmeyen alkol içmeye başladı. Sonunda ne oldu. Gençler özellikle 24 yaşın altıdaki birçok genç ellerinde kadeh yapılan yasayı protesto ettiler. Kimse bir şey yaptı mı? Hayır. Parlamentonun görevi yurttaşların yasaları ihlal edebileceği bir algılamayı ya da süreci başlatmak olmamalı. Toplumun değer yargılarına elbette ki önem vermeliyiz. Ama toplumun kaldırabileceği benimseyebileceği yasaları parlamentodan geçirmeliyiz. Ama vur deyince öldür kültürü var bizde.”

-YUMURTA ATILSA NE YAPACAĞIMI BİLEMEM-

Gazeteci Güneri Civaoğlu konuğu CHP Lideri KIlıçdaroğlu’na geçtiğimiz aylarda öğrencilerin hükümet üyelerine karşı yaptığı yumurtalı protestoları da hatırlattı. Çocukluğunda yumurta satan Kılıçdaroğlu, Civaoğlu’nun “Size yumurta atılsa ne yaparsınız?” sorusuna “Ne yapacağımı bilemeyebilirim” yanıtını verdi. Kendisinin de bir çok protesto ile karşılaştığını hatırlatan Kılıçdaroğlu “O arkadaşların hiçbirisine kızmadım. Hiçbirisine de niye böyle yapıyorsunuz demedim. Ama beni dinlemelerini istedim. Hiçbir zaman onlara baskı uygulanmasını da istemedim. Yumurta atılınca da ne yapacağımı bilmeyebilirim. Sonuçta bizim o gençleri anlamamız lazım. O genç yumurtayı boşuna atmaz aslında. Niye atıyor yumurtayı. Bir gerekçesi vardır. Politikacının o gence yumurtayı attıran olgu nedir onu araştırması lazım. Onu araştırırsak bence hiçbir sorun kalmaz” dedi.

-CHP’NİN GÜNEYDOĞU AÇILIMI-

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, son dönemde özellikle Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesine sıkça ziyaretler gerçekleştirmesi konusunda da açıklamalarda bulundu. Bölgede CHP’ye olan ilginin arttığını dile getiren Kılıçdaroğlu “Herkesin inancına etnik kimliğine saygılıyız ama sizin işsizliğiniz yoksulluğunuz varsa, kalkınma sorununuz varsa sosyal psikolojik kültürel sorunlarınız varsa biz onları çözeceğiz dedik. Ayrışma değil toplumu kaynaştırma üzerine gidiyoruz. Bu orada taban buldu. Onu görüyoruz. O bölgeden gelen milletvekili adayı taleplerinden de bunu anlıyoruz. Sonuçta o bölgenin insanı gerçekten özgürlük istiyor. Yoksulluğun giderilmesini istiyor. İşsizliğinin giderilmesini istiyor. Kültürel hakları yoksa onları da vereceksiniz insan olarak onun da hakları var. Oraya daha aydınlık daha demokrat daha özgürlükçü bir yaklaşımla gitmeniz lazım. Baskı ve yasak toplumu ötekileştiriyor. Biz baskı ve yasağı değil özgürlüğü götürelim demokrasiyi götürelim diyoruz. Onlara ekonomik açıdan da sosyal açıdan da kültürel açıdan da sorunlarına eğilelim çözelim diyorum. O sorunlara biz talibiz. Özerklik tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu parti olarak ülkenin bütünlüğünden yana olduklarının altını çizerken, özerklikten ne kastedildiğinin oturulup konuşulması gerektiğini savundu. CHP Lideri “Halkın kendi yöneticilerini seçmesi ise zaten belediye başkanlarını seçiyorlar. Belediyelerin daha da güçlendirilmesi lazım. Bazı yetkilerin taşraya devredilmesi onların güçlendirilmesi lazım. Ama özerk otonom kendi silahlı güçleri kendi yapıları olursa bunu doğru bulmuyorum” dedi.

-İNANCINI YAŞAYAMAYAN BANA GELSİN-

Civaoğlu programda ailesi ve gençliğine ilişkin sorular da yönelttiği CHP Liderine inanç konusundaki yaklaşımını da sordu. İnançlı bir insan olduğunu ama bunun siyasete alet edilmesinin son derece tehlikeli bir olay olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“Bizde değişik inançlarda insanlarımız var. Müslüman’ımız olduğu gibi Süryani’miz de var.Hristiyan’ımız var Yahudi’miz var. Sonuçta herkes hem ırk olarak hem inanç olarak farklı gruplardan insanız. Laik devlet yani. Sonuçta bunların hepsine saygı göstereceksiniz. Bizim ülkemizde herkes ibadetini özgürce yapabiliyor. Bugün Türkiye’de herhangi bir yurttaş ben ibadetimi özgürce yapamıyorum diyorsa gelsin beni bulsun. Ben onun ibadetini özgürce yerine getirmesi için elimden gelen her çabayı göstereceğim. Çünkü bu artık siyasetin dışına itilmek zorundadır. Siyasetin dışına çıkarırsak demokrasiyi özgürlüğü barışı getirmiş oluruz. Gereksiz kutuplaşmalar gereksiz çatışmaları geçmiş oluruz. En büyük arzum bu.”(ANKA)