Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için Çerez Politikasındaki amaçlarla sınırlı olmak üzere çerez kullanmaktayız.
AK Parti'de kimin Cumhurbaşkanlığı adayı olacağına yönelik istişare sürecinde sona yaklaşılırken, adayın nasıl ilan edileceğine ilişkin yöntem de tartışılıyor.
AK Parti, ANAP'ın 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı Köşk'e aday gösterme yöntemini gündemine aldı. ANAP milletvekillerinin imza toplayarak Özal'ı Cumhurbaşkanlığı'na aday göstermesini örnek alan AK Parti, adaylığa kesin karar vermesi halinde 353 milletvekiliyle birlikte Başbakan'ı Köşk'e aday gösterecek. Adaylık açıklaması ve bu yöntemin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin son karar ise 18 Nisan'daki AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısında karara bağlanacak.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Ergün, Başbakan Erdoğan'ın bütün istişarelerden sonra aday olmaya karar vermesi durumunda AK Parti Meclis Grubu olarak, kararın arkasında duracaklarını kaydetti. Ergün, "Sayın Genel Başkanımız aday olmaya karar verirse Genel Başkanımızı 353 milletvekiliyle aday olarak gösteririz ve arkasında dururuz. Kendisi bu istişarelerden sonra aday olmamaya karar verirse o zaman onun işaret edeceği kişiyi teklif ederiz onun da arkasında grup olarak dururuz ve grup olarak teklif ederiz" dedi.
'EN TEMİZ SEÇİM SÜRECİNİ YAŞIYORUZ'
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine ilişkin İHA'ya değerlendirmelerde bulunan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Ergün, Türkiye'nin 'temiz' bir seçim süreci yaşadığına işaret etti. Bundan önceki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Türkiye'de kendine özel birtakım tartışmaları, entrikaları, baskıları, farklı farklı mekanizmaların hayata geçmesi gibi birtakım tabloları ortaya çıkardığını dile getiren Ergün, diğer dönemlerle mukayese edildiğinde Türkiye'nin son derece temiz bir süreç yaşadığını kaydetti. Bir önceki Cumhurbaşkanlığı seçiminin kendi içinde entrikalar barındıran bir süreç olduğuna işaret eden Ergün, "Demirel'in yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesi ekonomik ve siyasi istikrar için çok önemli olduğu sürekli vurgulandı. Başkasının adaylığını engellemek için olmadık yollara başvuruldu. Parlamentoda aday olmak isteyenler töreye aykırı hareket ettiği gerekçesiyle dövüldü, tartaklandı. Milletvekillerine rüşvet önerildi, maaş artışı ve kıyak emeklilik içeren Anayasa paketi çıkarıldı. Fazilet Partisi'ne de kapatılmaması için 69. madde rüşveti verildi" diye konuştu.
'PARTİ TEŞKİLATI VE TABAN BAŞBAKAN OLARAK KALMASINI İSTİYOR'
Ergün, parti teşkilatlarının ve tabanın Erdoğan'ın 'Başbakan' olarak devam etmesi görüşünde olduğunu da açıkladı. Türkiye'de ilk defa siyasi istikrarın öneminin bu kadar yakından kavrandığını belirten Ergün, toplumda siyasi istikrarın devamına, bozulmamasına yönelik çok güçlü bir istek olduğuna vurgu yaptı. Bu güçlü isteğin Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik birtakım talepleri de ortaya koyduğunu ifade eden Ergün, şöyle konuştu:
"Toplum kesimleriyle temasımızda 'Siyasi istikrar bozulur mu' endişesiyle Tayyip Bey'in Başbakanlığa devamı konusunda kanaatler karşımıza çıkıyor. Zaman zaman ziyaret ettiğimiz parti teşkilatlarında da bu tür yaklaşımlar ifade ediliyor. Parti tabanında ve teşkilatlarda böyle bir anlayış var. Ancak partinin liderinin Cumhurbaşkanı seçilmiş olması, demokratik zaferin gerçekleşmiş olması 'Muhtar bile seçilemez' başlıkları atılan bir kişi bu başlıkların ötesinde bir genel başkanlık, başbakan olarak ülkeye hizmet etmesi, Cumhurbaşkanlığı makamına seçilmesi de önemli. Kimse yakıştırmıyor değil ama bu kişilerin endişesi acaba siyasi istikrar bozulur mu, dış politikanın ekonomik politikanın uygulanmasında zafiyet olur mu, siyasi tablo değişir mi gibi kaygılar taşımaktadırlar." Ergün, Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı'nın Türkiye'de toplumun ve demokrasinin sabırla nasıl bir başarı gösterdiğinin de önemli bir sonucu olacağını belirterek, "Bunun sembolik değeri ve önemi var. Duygusal olarak baktığımız zaman böyle. Bir de rasyonel tarafı var. Siyasi ve ekonomik istikrar, Türkiye'nin dış politikasındaki olumlu gelişmeler, krizlerden çıkış da
bunlar da rasyonel karar almayı gerektiren unsurlar" dedi.
'TÜM GRUBUN TEKLİFİYLE ADAY GÖSTERİRİZ'
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ergün, Başbakan Erdoğan'ın bütün istişarelerden sonra aday olmaya karar vermesi durumunda ise AK Parti Meclis Grubu olarak, kararın arkasında duracaklarını kaydetti. Ergün, "Sayın Genel Başkanımız aday olmaya karar verirse Genel Başkanımızı 353 milletvekiliyle aday olarak gösteririz ve arkasında dururuz. Kendisi bu istişarelerden sonra aday olmamaya karar verirse o zaman onun işaret edeceği kişiyi teklif ederiz onun da arkasında grup olarak dururuz ve grup olarak teklif ederiz. Kendisinin nasıl açıklayacağını bilmiyoruz. Adaylık hadisesi açısından ister genel başkanımızın adaylığı ister başka kişinin adaylığı olsun biz kendi teklifimiz olarak gerçekleştirmiş olacağız" şeklinde konuştu.
ERDOĞAN: 'KİM OLURSA OLSUN, HAYIRLI OLSUN'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Her Türk evladına düşen; '11. Cumhurbaşkanının Türkiyemize hayırlı olması' demektir. Ben de 11. Cumhurbaşkanı kim olursa olsun ülkemize, ülkeme hayırlı olsun derim. Bu, benim kalbimin derinliklerinden gelen en önemli duamdır, temennimdir" dedi.
Hannover Sanayi Fuarı çıkışında gazetecilerin Cumhurbaşkanlığı sürecine ilişkin sorularını yanıtlayan Erdoğan, "Size (hayırlı olsun) demek şansını elde edecek miyiz" sorusuna, "Artık inşallah 15'i akşamında veyahut da seçimin ne zaman yapılacağı, çünkü seçim takvimi daha ilan edilmedi biliyorsunuz, o seçim takvimine göre hangi turda, o tur bittikten sonra göreceksiniz. O zaman kime (hayırlı olsun) diyeceğimiz ortaya çıkacaktır" cevabını verdi.
Erdoğan, yarın muhalefet partisi liderleriyle bir araya geleceği anımsatılarak, "Herhangi bir görüş belirtecek misiniz, yoksa görüşleri mi dinleyeceksiniz" sorusu üzerine de şunları kaydetti:
"Dinleyeceğim tabii. Bunların hepsini şüphesiz demokratik sürecin en iyi şekilde değerlendirilmesini, mesajın da bu noktada verilmesini arzu ederiz. Bu noktada sayın genel başkanlar ne düşünüyor, onların belki bu noktada bizlerden bazı talepleri olacaktır. Bunları dinleyeceğim ve dinledikten sonra Çarşamba günü biliyorsunuz Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantımız var. MKYK toplantımızda da yine bu değerlendirmeleri yapacağız. Bu arada sivil toplum kuruluşlarıyla da görüşmelerimiz devam ediyor."
İHA - AA