BİZE ULAŞIN
ANKARA (İHA) - Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu, eğitim sisteminde ve reformlarında, Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Eğitim ve öğretimde uygulanacak metod, bilgiyi insan için fazla bir süs, bir hükmetme vasıtası veya medeni bir zevkten çok maddi hayatta başarılı olmayı sağlayan pratik ve kullanılması mümkün bir vasıta haline getirmektir" sözünden yola çıkıldığını söyledi.
Bakan Mumcu, basında çıkan ilköğretimde 5+3 sistemine geçileceği haberlerinin ise tamamının yalan olduğunu söyledi. Mumcu "8 yıllık eğitimin yararlı olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Mumcu, toplumun çağdaş uygarlığın niğmetlerinden faydalanması ve çağdaş uygarlığa katkıda bulunmasını sağlayacak yapısal dönüşümlerin gerçekleşmesinin hükümetlerinin acil ve öncelikli hedefi olduğunu kaydederek, "58. Cumhuriyet Hükümeti ülke sorunlarına ilgili tüm tarafların, müzakereci süreçlerde, katılım ve katkılarıyla çözümler geliştirme yönündeki siyasi iradesini ve kararlılığını kamuya açıkladığı hükümet programı ile ortaya koymuştur" dedi. Bakanlığın merkez teşikalatından reform sürecini başlatarak, bakanlıktaki işlerin çözümünde bürokratik ve hantal bir yapılandırmadan kaynaklanan sorunlardan kurtulmak ve işlerin yerinde, hızlı bir şekilde yürümesini sağlamayı amaçladıklarını söyleyen Mumcu, bakanlık içinde koordinasyonun sağlanamaz hale geldiğini vurguladı. Bakan Mumcu, yapılacak olan bu yeniden yapılanma sonucunda bakanlığı etkin, dinamik ve etkin bir yapıya kavuşturacaklarını da sözlerine ekledi.
ÜNiVERSİTELERİN ÖZERK HALE GETİRİLMESİ Üniversitelerde idari ve mali açıdan özerk hale getirilmesi ve akedemisyenlerin özgürlüklerinin güvence altına alınması konusunda Avrupa ve Batı ülkelirinden ne eksik ne de fazlası olmayacağını vurgulayan Erkan Mumcu, bu alanda yapılacak olan düzenlemeler sonucunda neleri amaçladıklarını şöyle sıraladı:
"- Değişen üretim yapısı ve işgücü piyasası ile uyumlu meslek edinim imkanını sunan
-Merkeziyetçi ve bürokratik bir yönetim anlayışı yerine yerinden yönetim ve yerel potansiyeli harekete geçirme ve öz kaynak yaratma anlayışına dayalı,
- İçinde bulunulan toplumsal çevreyle ve piyasalarla etkileşim içinde,
- Akademik özgürlüğü sağlam güvencelere bağlanmış
- Kurumsal özerkliği sağlanmış
- Performans verimliliği şeffaflaşmış ve ölçülebilen
- Geleneksel 'Yönetme' arlayışı yerine yönetişim ilkelerini benimseyen ve fırsat eşitliğini sunan yeni ve çağdaş bir yükseköğretim yapılanması".
Bakan Mumcu, bu reformalar ve yeniden yapılanma sürecinin toplumun tüm kesimlerinin ortak arzusu olduğunun da altını çizdi. Mumcu, ayrıca bu konuların genel olarak eğitim sistemimizin ve özel olarak da yükseköğretim kademesinin yaşadığı sorunların ve karşılaştığı zorlukların, uzun bir süredir sadece üniversitelerin değil, hükümetlerin, siyasi partilerin, sivil toplum kuruluşlarının ve iş dünyasının da gündeminde olduğunu belirtti.
"ÜNİVERSİTELERİN YAPILANDIRILMASI DEMOKRATİK, DÜZENLEYİCİ VE ŞEFFAF BİR SÜREÇ OLACAKTIR" Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu, hükümet programında eğitim konusunda yer alan, üniversitelerin özerkleştirilmesi konularında tüm sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve herkesin görüş bildirmesini, bu konuda en geniş bir mutabakat oluşturmak istediklerini söyledi.
Mumcu, bir gazetecinin, 'YÖK Başkanı Kemal Gürüz ile de görüşecek misiniz' sorusuna, "Akademik özgürlüğü güvence altına almak olmazsa olmaz ilkelerden bir tanesidir. Elbette bir araya geleceğiz. Basın aracılığıyla yaşanan polemiğin gerçeği yansıtmadığına inanıyorum. Grup toplantısında sızan bir bilginin doğrusunu sizlere daha önce biraraya geldiğimizde anlattım, ama yine de doğrusu yazılmadı. Anlamıyorum. Tamamıyla çarpık bir iletişimin aracı olduk. En geniş bir mutabakat oluşturarak çağdaş bir üniversite oluşturmak istiyoruz" şeklinde karşılık verdi.
"ÖSYM'NİN OBJEKTİFLİĞİNDEN HİÇ KİMSENİN KUŞKUSU YOKTUR" Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nde bir değişikliğin olup olmayacağının sorulduğu toplantıda Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu, ÖSYM'nin objektifliğinden, güvenirliğinden hiç kimsenin kuşku duymadığını belirtti. Mumcu, kurumun teknik ve verimlilik açısından eleştirilebeleceğini ancak bu açıdan da kurumun geliştirilebileceğini söyledi. Hükümetin ÖSYM'nin torpil, adam kayırma yaptığı gibi bir kuşkusunun olmadığını ifade eden Mumcu, "Kurum daha verimli hale getirilebilinir mi denirse mutlaka getirilmelidir. Öğrenci yerleştirme modellerinin gelişitirilmesi mümkündür. Bunu da tartışmaya açıyorum" diye konuştu.
