AB'de tarım reformu krizi

BRÜKSEL (İHA) - Avrupa Komisyonu'nun tarımdan sorumlu üyesi Franz Fischler, bugün, Avrupa Parlamentosu'na tarımla ilgili planlarını sundu. Planda, tartışmalara sebep olan tarım teşvikleri konusunda çiftçilerin desteklenmesi öngörülüyor. Ancak Almanya, Avrupa Birliği (AB)'nin yeni tarım politikasına karşı çıkıyor ve birliğin doğuya doğru genişlemesiyle kasasından çıkacak paranın açıklığa kavuşturulmasını istiyor.

Fischler planının temel noktaları, önceden kamuoyuna sızmıştı. Planda, yoğun tartışmalara yol açan tarım teşvikleri konusuna radikal çözümler getirilmesinden çok, 1992 ve 1999 yıllarında uygulamaya konan reformların devam ettirilmesi ile çiftçilerin desteklenmesi ve teşviki için temkinli yollar aranması ön plana çıkıyor.

GIDA SKANDALLARI Avrupalı çiftçiler, gereğinden fazla üretiyor, bu tarım ürünleri Brüksel tarafından yüksek fiyatlarla satın alınıyor ve sonuçta ya imha ediliyor veya dünya pazarlarında asıl fiyatının altında satılıyordu. Şimdi ise gıda ve hayvancılık alanında skandallar art arda patlak verdi: 'Deli dana hastalığı, domuz vebası, Almanya'daki gıda ürünlerinde, böcek ilacında bulunan Nitrofen maddesinin bulaşması'.

Avrupa Komisyonu'nun tarımdan sorumlu üyesi Fischler ve ekibi, bu şartlar altında yeni tedbirler getirilmesini planlıyorlar. Buna göre, AB artık, çiftçilere doğrudan yardımları daha güçlü şekilde desteklemeli. Bu destek, çiftçinin ineğinin verdiği sütün miktarıyla veya hasatı yapılan tahılın kaç ton olduğuyla sınırlandırılmamalı. Ancak buna karşılık hayvan ve çevre koruma tedbirleri, gıda güvenliği ve kalitesi ile ilgili düzenlemeler sertleştirilmeli. Brüksel'in planlarına göre, geleceğin çiftçisi, artık ürettiği ürüne göre değil, tarım alanından sorumlu kişi olarak para kazanmalı.

FISCHLER'İN SAVUNMASI Tüm bu tedbirler, ileriye doğru atılan önemli adımlar olarak görülüyor. Ancak, tüketici açısından bakıldığında, bu planların mali sonuçları düşündürücü. Fischler'in planına göre, tarım işletmeleri yılda en fazla 300 bin Euro teşvik alabilecek. Almanya'nın doğusundaki büyük tarım işletmeleri ise bundan doğrudan etkilenecekler. Fischler, planını şöyle savunuyor: "Bazı yerlerde çok büyük tarım işletmeleri, çok az iş gücüyle çalıştırılıyor ve çok büyük miktarda teşvik paraları cebe atılıyor. Benim sunduğum öneri, her şeyden önce bu tür yapıları hedef alıyor".

ALMANYA TEDİRGİN
Fischler'in planının Almanya açısından düşündürücü başka yönleri de var. AB tarım harcamalarının yaklaşık dörtte biri, Almanya'nın kasasından çıkıyor. Bu sebeple Berlin, kendine göre haklı sebeplerle, AB'nin doğuya genişlemesi öncesinde çıkarılacak tarım reformunda kendi ödeyeceği miktarın açıklığa kavuşmasını istiyor. Aday Doğu Avrupa ülkelerinin AB'ye üyeliğinin ardından, bu ülkelerdeki çiftçiler, bugünkü sisteme göre doğrudan yardım alırlarsa, Berlin'in kasasından çıkacak ek milyarlarca Euro, Almanya'yı oldukça zorlayacak.

Fischler, Almanya'nın endişelerini anladığını belirtiyor, ancak kendi planından da geri adım atacak gibi görünmüyor: "Almanya'nın bu konudaki mali endişelerini anlıyorum. Ama bu sadece tarım politikalarını değil, aynı zamanda bölgesel ve yapısal politikaları da ilgilendiren bir konu. Her iki konuda ve bunları gelecekte nasıl finanse edeceğimiz konusunda müzakerelere önümüzdeki yıl başlayacağız".

AB'NİN GENİŞLEMESİ Ancak bu, Almanya için çok geç bir tarih. İki hafta öncesinde İspanya'nın Sevilla şehrinde gerçekleştirilen AB zirvesinde, doğuya genişleme takvimine sadık kalınabilmesi için, 15 üye ülkenin en geç kasım ayı başına kadar doğrudan yardımlar konusunda uzlaşmaya varması karara bağlanmıştı. Ancak Brüksel kasasına ödeme yapan ülkeler ile kasadan yatırdıklarından fazlasını çekenler arasında şimdiye kadar bir uzlaşmaya varılamadı. Avrupa'nın ağır toplarından Fransa, kendi çiftçisinin Brüksel'in teşvik kasasından gelecek bir Euro'dan bile vazgeçmeyeceğini açıklıkla ifade etti. Kısa vadede uzlaşma görünmüyor.
Fischler bu sebeple bir kez daha uyarıda bulunarak, AB tarım politikalarının AB'nin doğuya genişleme sürecinin önünü tıkamamasını istedi.