Uzmanlar, çok sayıda kişi tarafından kötü bir durum olarak değerlendirilen ağrının aslında, vücuttaki aksaklıklar konusunda kişiyi erken uyaran bir alarm sistemi olduğunu belirtiyor. Bunun daha çok yaralanmalar dışında kalan ve kronik hale gelen bel, baş ve romatizma rahatsızlıkları gibi durumlarda görülen ağrılar için geçerli olduğunu anlatan uzmanlar, akşam ve geceleyin bu ağrıların daha da azarak dayanılmaz hale geldiğini vurguluyor.
Vücudun çalışma düzeni önemli
Ağrıların gece daha çok hissedilmesinin asıl nedeninin vücudun çalışma düzeniyle ilgili olduğunu ifade eden uzmanlar, bunun nedenini, “Gün ışığının yaydığı enerjiyle hareketlenen insan vücudu, kalp, mide, beyin ya da sinir sistemi fonksiyonlarıyla normal temposuna kavuşarak çalışmaya başlar. Vücuttaki tüm organların dinlenmeye ihtiyacı vardır. Bu nedenle, vücut sisteminin yüzde 50’si, elektronik cihazlarda stand-by konumu olarak nitelendirilen dinlenme sistemine geçer. Kullanılmayan organlar en az tempoda çalışmaya başlar. Bu durum ise kronik ağrısı olan hastaların ağrıyı daha şiddetliymiş gibi algılamasına neden olur” diye açıklıyor.
Aşırı yorulmayın
Hissedilen ağrının şiddetinin, kişiden kişiye farklılık gösteren ağrı eşiğine göre değiştiğini vurgulayan uzmanlar, bu durumun bazı ameliyat ağrıları için de geçerli olduğunu belirtiyor. Bunun gece hastanelerin acil servislerine şiddetli ağrı şikayetiyle gelen hastaların gün içine oranla daha fazla olmasıyla da kendini gösterdiğine dikkati çeken uzmanlar, “Romatizma gibi kronik ağrıları gece artan hastaların bu şikayetleri ilaçlar dışında giderebilecek pratik bir yöntem ne yazık ki henüz yok. Ancak kronik ağrıları artan hastalar, geceleri rahat etmek için enerjilerinin tamamını gündüz harcamamalıdır. Aşırı yorgunluk vücudun direncini zayıflattığından ağrıları artıcı etki yapmaktadır” diye ifade ediyor.