Arda ERDOĞAN/ANKARA, (DHA)- AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Barış Pınarı Harekatı'na ilişkin, "Terör örgütü üzerine kurulan planlar boşa çıkarılmıştır. Türkiye amaçlarına ulaşmıştır. Ulaştığı amaçlar çerçevesinde sadece kendi milli güvenliğini korumakla kalmamış, bölge topraklarını da büyük bir beladan kurtarmıştır" dedi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, parti genel merkezinde gündeme ilişkin açıklamada bulundu. Çelik, Barış Pınarı Harekatı ile Suriye'nin kuzeyindeki ayrılıkçı gündemin ve Türkiye'nin milli güvenliğine tehdit oluşturan unsurların boşa çıkarıldığını bildirdi. Türkiye'nin Barış Pınarı Harekat alanındaki pozisyonunun hem ABD hem de Rusya tarafından teyit edildiğini kaydeden Çelik, "Cumhurbaşkanımız liderliğinde yürüyen bu müzakere süreci bütün dünya tarafından bir başarı olarak kabul edilmektedir. Terör örgütü üzerine kurulan planlar boşa çıkarılmıştır. Türkiye bu bakımdan amaçlarına ulaşmıştır. Ulaştığı amaçlar çerçevesinde sadece kendi milli güvenliğini korumakla kalmamış, bölge topraklarını da büyük bir beladan kurtarmıştır. Hem Amerika'yla hem Rusya ile ayrı ayrı müzakere yürütme başarısı bu 10 gün içinde gerçekleşmiş ve herkes tarafından Barış Pınarı Harekatı'ndaki milli güvenlik endişelerimizin haklı olduğu konusunda vurgular yapılmıştır" dedi.
'MEKTUP YOK HÜKMÜNDE'
Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Meclis kürsüsünden, ABD Başkanı Donal Trump'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gönderdiği mektubu okumasını eleştirdi. Kılıçdaroğlu'nun aynı kürsüden FETÖ'nün taleplerini de okuduğunu öne süren Çelik, "Soçi'de Barış Pınarı Harekatı'nın amacına ulaşması için bu kapsamlı siyasi mücadele yürütülürken maalesef aynı şeye bir kez daha imza atmıştır. Bir siyasi sabotajın gerçekleşmesini sağlamaya çalışmıştır. Cumhurbaşkanlığı makamına saygı esastır. Cumhurbaşkanlığı makamına dönük olarak dünyanın neresinden gelirse gelsin, saygı sınırlarını aşan her mesaj yok hükmündedir" diye konuştu.
'DEMOKRATİK DEĞERLERİN KIRILDIĞI BİR NOKTADIR'
Çelik, Rusya Milli Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve ABD Başkanı Donald Trump'ın YPG'li teröristbaşı Mazlum Kobane ile görüşmesinin hatırlatılması üzerine, şöyle konuştu:
"Bir teröristin, ülkemizde vatandaşlarımıza karşı eylem gerçekleştirmiş bir kişinin, bu şekilde meşrulaştırılması ya da onunla bu şekilde mesajlaşılması maalesef demokratik değerler açısından, insan hakları açısından büyük bir kırılma noktasıdır. En ufak bir olayda açıklama yapan insan hakları örgütleri ne diyecekler, merak ediyorum. Bu olaylar başladığından beri diyoruz ki; terör örgütleriyle herhangi bir şekilde müzakere olmaz, mücadele olur. Dolayısıyla terör örgütünü siyasi muhatap gibi kabul etme meselesi baştan aşağıya bütün demokratik değerlerin kırıldığı bir noktadır."
'HERKES KENDİ VATANDAŞINI ALSIN'
Çelik, Avrupa Birliği ülkelerinin, kendi vatandaşları olan DEAŞ'lı teröristler hakkında nasıl bir yol haritası izleyeceğine ilişkin soru üzerine, her ülkenin kendi DEAŞ unsurlarını alması gerektiğini belirtti. Çelik, "Eğer almıyorlarsa bu, 'DEAŞ'la mücadele ediyoruz' anlamına gelmez. 'Bunlar bizim vatandaşımızdı, şimdi Suriye'ye gittiler, biz onu almadığımız zaman kendimizi bu beladan kurtarırız' gibisinden bir yaklaşıma girmemeleri gerekir. Bu Trump tarafından da söyleniyor. Özellikle AB ülkeleri bu sorumluluktan kaçıyorlar. Türkiye bununla ilgili diplomatik girişimlerine devam edecek. Herkes kendi vatandaşını alsın" diye konuştu.
'ÇEKİLMEMİZ SÖZ KONUSU OLMAYACAKTIR'
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin hiçbir şekilde Barış Pınarı Harekat sahasından çekilmeyeceğinin altını çizen Çelik, "Burada daha önceki Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı bölgelerinde kurduğumuz istikrar temin edilene kadar herhangi bir şekilde çekilmemiz söz konusu olmayacaktır" dedi.
Çelik, Suriye Milli Ordusu'nun da (SMO) Suriye halkının bir parçası olduğunu belirterek, "Bu insanlar kendi topraklarında öldürülmeye karşı, zulme karşı bir direniş sergilediler. SMO DEAŞ'la mücadele ederken övenler, PYD-YPG ile mücadele ederken eleştirmeye başlıyorlar. Suriye halkının önemli bir kesimini temsil etmektedir, parçasıdır ve son derece meşru bir organizasyondur" diye konuştu.
'DÖNÜŞLER GÖNÜLLÜ OLACAK'
Çelik, Güvenli Bölge'ye dönüşümlerle ilgili olarak da, "Burada garip olan AB'den yaklaşımlar geliyor. Sınırlarını tel örgülerle ve askerlerle bu mültecilere kapatanlar, 'dönüşler gönüllü olmalı' diye Türkiye'ye akıl vermeye kalkıyorlar. Tabii ki gönüllü olacak" ifadelerini kullandı.
'ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIZ'
Çelik, Güven Bölge'ye ilişkin Rusya ile gerçekleştirilecek kolaylaştırıcı çalışmaların ne durumda olduğu yönündeki soruya ise, şöyle yanıt verdi:
"Barış Pınarı Harekat bölgesinde TSK sağlık hizmeti vermeye başladı. Hayat normale dönmeye başladı. Özellikle Tel Abyad'dan gelen görüntüler bunu gösteriyor. Daha önceki harekatlarda biz orada herhangi bir yapı kurmadık, oradaki yerel dinamikler üzerinden sağlanmasını temin etmeye çalıştık. Aynı çalışmaların burada Rusya'nın kolaylaştırıcılığı çerçevesinde yapılmasını öngörüyoruz. İnsanların oraya dönmesi için öncelikli olan sağlık, okul hizmetleridir. Türkiye olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız."
Çelik, bölgede YPG'li teröristlerin kullandıkları ağır silahların ABD tarafından geri alınması gerektiğini, bunu da ABD tarafında söylediklerini bildirdi.
FOTOĞRAFLI