BERLİN (A.A) - Bakan Bağış bu akşam, Türk-Alman Merkezi (TDZ) ve dernek bünyesinde kurulan Berlin Türk-Alman Çevre Koruma Merkezi tarafından, Türkiye'nin AB üyeliğini savunan Almanya Federal Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu Üyesi Ruprecht Polenz'in yazdığı "İkimiz için de iyi - Türkiye AB'ye dahildir" adlı kitabın tanıtımı amacıyla düzenlenen bir toplantıya katıldı.
Bağış, Urania salonlarında düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Polenz'in, üyesi olduğu Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) içinde farklı bir görüşü söyleme cesaretini göstermiş bir kişi olduğunu ve bunu kaleme dökme cesaretini de gösterdiğini belirterek, "Polenz'e doğruları söyleyebilme, doğruları yazabilme cesaretini gösterdiği için huzurlarınızda teşekkür ediyorum" dedi.
"AB dünyanın en kapsamlı barış projesidir" diyen Bağış, Avrupa'da birçok ülkenin birbirine karşı savaşmış olmasına rağmen bu proje çerçevesinde biraraya geldiğini, bunun Türkiye ile de yapılmaması için hiçbir neden bulunmadığını söyledi.
Türkiye dışında dünyada çok sayıda sorun yaşayan ülkeleri biraraya getiren, Medeniyetler İttifakı Projesinin eş başkanlığını yürüten ve barış merkezi haline gelen başka bir ülke olmadığını kaydeden Bağış, dünya barışına bu kadar katkı sağlayan bir ülkenin AB barış projesi içinde yer almamasının düşünülemeyeceğini ifade etti.
-ÇABALAR SÜRMELİ-
Türkiye'nin ve AB'nin de çabalarını sürdürmesi gerektiğini vurgulayan Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye çabalarını sürdürürken, "bir büyük ülkenin" Roman kökenli insanları sınırdışı etme cesaretini gösterebildiğini, bu tür ülkelere ve Almanya'da yaşayan Müslüman göçmenleri eleştiren Almanya Merkez Bankası eski yönetim kurulu üyesi Thilo Sarrazin'e de birilerinin doğruları göstermesi gerektiğini, bunun için de Polenz'in kitabının okunması gerektiğini söyledi.
Türkiye'de büyük değişikliklerin yaşandığını ve ülkenin çok daha demokratik, çok daha özgür ve çok daha çağdaş bir ülke haline geldiğini belirten Bağış, Türkiye'de hoşgörüye dayalı İslam anlayışından Avrupalıların da öğrenebileceği çok şey olduğunu düşündüğünü ifade etti.
Bağış, Türkiye'deki ekonomik büyümeye de dikkati çekerek, Türkiye'nin dünyada 16'ncı, Avrupa'da da 6. büyük ekonomik güç haline geldiğini, ekonomik büyüme AB ortalamasında yüzde 1 buçuk iken, bu büyümenin Türkiye'de yüzde 11 ile gerçekleştiğini ve OECD'nin tahminlerine göre bu büyümenin 2020 yılına kadar da süreceğini kaydetti.
AB'nin Türkiye ile güçlü ordusundan dolayı güvenlik alanında da işbirliği yapabileceğini ve Avrupa'nın kökeninin Anadolu'da yattığını ifade eden Bağış, "Türkiye dün olduğu gibi bugün de Doğu'nun en Batılı ülkesi, Batı'nın da en Doğulu ülkesi olmaya devam edecektir. Türkiye'yi farklı kılan en büyük özelliklerden biri de budur" dedi.
Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff'un İslamiyet'in Almanya'nın bir parçası olduğu gerçeğini iyi bir şekilde ifade ettiğini belirten Bağış, "İslam terörü" kavramını eleştirerek, İslamiyet'in çok hoşgörülü bir din olduğunu, terör eylemlerini gerçekleştiren çoğu kişinin de Batı'lı ülkelerde yaşayan gençler olduğunu, bu insanların yanlış mesajlarla beyinlerinin yıkanmış olduğunu kaydetti.
Avrupa ülkelerinden terörizme karşı mücadelede destek ve vize konusunda eşitlik istediklerini kaydeden Bağış, Kıbrıs sorunu konusunda da adil bir çözüm istediklerini belirtti.
Bakan Bağış, ayrıca önyargıların kırılması ve Alman halkına yönelik hoşgörünün sergilenebilmesi için ülkede yaşayan Türklere, yarın akşam oynanacak Almanya-Türkiye maçına sadece Türkiye değil, aynı zamanda Almanya ve AB bayraklarıyla gitmeleri çağrısını da yineledi.
-"FASIL AÇMAKTAN ÇOK ZİHİN AÇMAYA KARAR VERDİK"-
Bakan Egemen Bağış, vatandaşların sorularını da yanıtlarken, Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde diğer fasılların ne zaman açılacağı ve Türkiye'nin ne zaman AB üyesi olabileceği şeklindeki bir soruya karşılık, müzakereler sırasında kendilerine karşı oynanan taktik oyunların kendilerini farklı bir yol izlemeye sevk ettiğini ve AB ülkeleri istese de istemese de Türk vatandaşlarının yaşam standartlarını yükseltmek için 2013 yılına kadar uyum yasalarını tamamlayacaklarını belirterek, "Fasıl açmaktan çok zihin açmaya karar verdik" dedi.
AB yolunda ilerlemeye devam edeceklerini, bunu Avrupa'daki siyasiler için değil Türk vatandaşları için yaptıklarını ifade eden Bağış, ancak bugüne kadar AB'ye giren hiçbir ülkenin önüne, 33 fasıldan 17'sine siyasi ambargo koyularak engel çıkartılmadığına dikkati çekti.
Türkiye'nin AB'ye olan ilgisinin azalma olasılığının her zaman bulunduğunu kaydeden Bağış, ancak kamuoyu yoklamalarına göre Türk halkının yüzde 60'ının Türkiye'nin AB üyeliğini istediğini söyledi.
Diyanet İşleri Başkanlığının Türkiye'nin AB üyeliğini engelleyip engellemediği şeklindeki bir soruyu yanıtlarken de Bağış, bunun AB üyeliği için bir engel oluşturmadığını, hatta Türkiye'deki gelişmeler çerçevesinde Diyanet İşleri Başkanlığının Cumhuriyet tarihinde ilk kez Alevilik hakkında bilgi verdiği kitaplar yayınladığını belirterek, Türkiye'de her şeyin mükemmel olmadığını, ancak her geçen gün daha iyi ve doğruya doğru gittiğini, eskiden tartışılmasından korkulan konuların hepsinin artık Türkiye'de tartışıldığını kaydetti.