Baharda alerjik şikayetler artıyor

Durmuş, AA muhabirine, baharın gelmesiyle havaların ısınması, ağaçların, otların yeşermesi ve çiçek açmasının güzellikler sergilediğini, ancak bunun bazı tehlikeleri de beraberinde getirebildiğini belirtti.

Çiçeklerden ve otlardan havaya karışan polenlerin mukozaya yapışarak insanı hasta edebileceğini vurgulayan Durmuş, "Alerjiye yatkın bünyeli insanlarda astım, kulak, burun, boğaz ve göz rahatsızlıkları söz konusudur. Alerjisi bulunanlarda solunum sıkıntı atakları, burun akıntısı, kaşıntı ve hapşırmanın yanında, gözde sulanma, kızarma, batma, göz kamaşması gibi şikayetler görülebiliyor. Baharda artan alerjik göz şikayetleri hayatımızı kabusa çevirebilir" dedi.

Türkiye'nin bitki çeşitliliği açısından çok zengin olduğunu dile getiren Durmuş, "Türkiye, Avrupa kıtasının toplamına yakın floraya sahip. Sadece Karadeniz Bölgesi'nde 2 bin 200 bitki çeşidi var. Dağlara, yaylalara çıkıldıkça bitki çeşitliliği değişmektedir. Bu çeşitlilik aynı zamanda havada çok çeşitli polenlerin bulunması anlamına geliyor. Bölgede bol yağmur ve nemden dolayı küf mantarları bulunmakta, bunlar tehlike arz edebilmektedir" diye konuştu.

-Gözlerinizi bol bol soğuk su ile yıkayın-

Alerjik bünyeye sahip insanların dikkatli davranması gerektiğini kaydeden Durmuş, şunları söyledi:

"Alerjik bünye, irsi bir durumdur. Bundan kaçınmak mümkün değildir. Öncelikle alerji testleriyle neye alerji olduğu belirlenmeli, polen zamanında dışarıda çok fazla gezmemeli, evlerde, iş yerinde ve araçlarda mümkünse polen filtresi kullanılmalıdır. Doktora görünerek gerekli ilaçları almayı ihmal etmemeli, gözde hassasiyet varsa güneş gözlüğü kullanmalıdır. Güneş gözlüğü polenlerin gözle temasına engel olmaz, ancak ışıktan kaynaklanan sorunları önleyerek rahatlamayı sağlar. Alerjik hastalıklarda yüzü, gözleri soğuk su ile yıkamak, buruna su çekmek faydalıdır. Alerjiye sebep olan mikropların su ile uzaklaştırılması kızarmayı ve yanmayı azaltarak rahatlatıcı rol oynar."

Tedavi amacıyla kullanılan göz damlaları, kozmetik makyaj malzemelerinde de alerjiye neden olan maddeler olduğunu vurgulayan Durmuş, alerjik hastalıklarda kesin bir tedavinin olmadığını, belirtilere dönük tedavi ile nispi rahatlama ve hayat konforunun artırılmasının amaçlandığını sözlerine ekledi.

AA