HABER

Bahçeli: YSK, sandık yolsuzluğunu ortaya çıkarmıştır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline ilişkin gerekçeli kararıyla ilgili, "Milliyetçi Hareket Partisi, YSK'nın gerekçeli kararını tartışmasız şekilde doğru ve isabetli bulmaktadır. YSK, şaibeleri teyit etmiş, sandık yolsuzluğunu ortaya çıkarmıştır" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline ilişkin gerekçeli kararıyla ilgili, "Milliyetçi Hareket Partisi, YSK'nın gerekçeli kararını tartışmasız şekilde doğru ve isabetli bulmaktadır. YSK, şaibeleri teyit etmiş, sandık yolsuzluğunu ortaya çıkarmıştır" dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, yazılı açıklama yaparak, YSK'nın gerekçeli kararını değerlendirdi. Bahçeli, "Milliyetçi Hareket Partisi, YSK'nın gerekçeli kararını tartışmasız şekilde doğru ve isabetli bulmaktadır. Bilinmelidir ki, seçim hukuku özü itibarıyla bir şekil hukukudur. Bu nedenle kanun hükümlerine uygun davranmak esastır, herkes için bağlayıcıdır. Seçimle ilgili kurulların teşkilinde kanunun amir hükümlerine bağlılık seçim hukukunun temeli ve vazgeçilmez ilkelerindendir" dedi.
Bahçeli, YSK'nın gerekçeli kararında, 31 Mart İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde 108 sandığın sayım- döküm cetvellerinin düzenlenmediği, bu durumun seçim sonucunun güvenirliğini önemli oranda zedelediğine, ayrıca sandık kurulu başkanlarının ilgili kanuna aykırı biçimde tesis edildiğinin tespit edildiğine işaret etti. Bahçeli, şunları kaydetti:

"754 sandığın sandık kurulu başkanları kanuna aykırı olarak belirlenmiş, bu çerçevede oy kullanan İstanbullu kardeşlerimizin sayısı da 212 bin 276 olmuştur. Oy kullanma hakkı olmayan 706 kişi yerine haksız ve hukuksuz olarak oy kullanıldığı belgelenmiştir. YSK, şaibeleri teyit etmiş, sandık yolsuzluğunu ortaya çıkarmıştır. 31 Mart seçimlerinin sonuçlarına müessir ölçüde etki edecek hukuksuzluk ve sandık usulsüzlüklerinden dolayı YSK'nın 6 Mayıs 2019 tarihli seçim iptal kararının ne kadar gerçekçi ve vicdanları rahatlatan bir karar olduğu bir kez daha gözler önüne serilmiştir."

CHP'nin YSK'nın gerekçeli kararıyla ilgili yaptığı açıklamaları da eleştiren Bahçeli, "CHP sözcülerinin gerekçeli karara yönelik kaba ve saygısız ifadeleri, bir defa millet iradesine ve hukukun temel ilkelerine tahammülsüzlüktür. 250 sayfalık gerekçeli kararda işlerine gelen kısımları kullanan ve siyaseten istismar eden müflis CHP zihniyeti hak ettiği cevabı 23 Haziran'da İstanbullu kardeşlerimizden alacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi, 23 Haziran günü İstanbul'da bekanın, umudun, huzurun, kardeşliğin, sağduyunun kazanacağına inanmaktadır. İstanbul ehline emanet edilecektir. Kaldı ki gayemiz, gayretimiz kesinlikle budur. Alınan işaretler, İstanbullu kardeşlerimizin eğilimleri bunu göstermektir" dedi.

'MHP, İSTANBUL'UN HER YERİNDEDİR'
Bahçeli, 23 Haziran seçimi için parti olarak sahada olduklarını vurgulayarak, şunları söyledi:
"Cumhur İttifakı'nın başarısı için ihtiyaç duyulan ve lazım gelen yoğun çalışmaların 5 ayaklı stratejimize uygun şekilde durmaksızın icra edilmektedir. MHP, İstanbul'un her yerinde, her köşesindedir. Kalplere girmek, gönülleri kazanmak, Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sayın Binali Yıldırım'a destek vermek maksadıyla üzerimize düşen ahlaki ve siyasi görev harfiyen yerine getirilmektedir. İstanbul'da başlattığımız 'Hemşeri Harekâtı' kapsamında, en çok hemşerisi bulunan illerimizin il başkanlarıyla ikinci etap toplantımız bugün yapılacaktır. CHP'nin asabi, acemi, hazırlıksız, hırçın, denetimsiz, frensiz, maskeli, gizli gündemli adayının eriyişi ve irtifa kaybı sürerken, Cumhur İttifakı yükseldikçe yükselecek, Allah'ın izniyle, İstanbullu kardeşlerimizin takdiriyle Sayın Binali Yıldırım Büyükşehir Belediye Başkanı olacaktır. Mücadelemiz ve kararlı duruşumuz sonuna kadar vakarını ve varlığını muhafaza edecektir. İstanbul'un geleceği yabancı başkentlerde, terör örgütlerinin yuvalandıkları ihanet merkezlerinde belirlenemeyecek, buna bizatihi İstanbullular izin vermeyeceklerdir. İstanbul Türkiye'dir, Türk milletinin cevheri, mukaddes emanetidir."

'TÜRKİYE BAĞIMSIZ DEVLETTİR'
Bahçeli, S-400 füze savunma sistemi ile ilgili tartışmalara da değinerek, Türkiye'nin milli bekasının çok cepheli risk ve tehlikelere maruz olduğunu söyledi. Bahçeli, şunları kaydetti:
"Türk milletinin varlığını, birliğini ve refahını hedef alan karanlık çevreler, bunların yerli işbirlikçileri ve siyasi uzantıları son zamanlarda tahrik kampanyalarına hız vermişlerdir. Türkiye S-400 Füze Savunma Sistemi bahanesiyle siyasi ve ekonomik kuşatmaya alınmış, boyun eğmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda, 22 Mayıs 2019'da ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu'nda kabul edilen, 'ABD-Türkiye ittifakına yönelik endişelerin ifade edilmesi' başlıklı karar çifte standart olmasının ötesinde, tamamıyla art niyetin ve müttefiklik hukukunu hiçe sayan bir zihniyetin ürünüdür. Türkiye Cumhuriyeti tam bağımsız bir devlettir. NATO üyeliği, dostluk hukuku ve stratejik ortaklık gibi iki taraflı işlemesi gereken sorumluluk mekanizması, devamlı bir tarafın geri adım atması, taviz vermesi, adeta tutsak alınması şeklinde okunamayacak, asla bu şekilde yorumlanamayacaktır."

'HİÇ KİMSE ALDIĞI OY VE DESTEĞE GÜVENMEMELİ'
Türkiye'nin iradesine kilit vurmaya teşebbüs eden, bağımsızlık azmini kırmak için tevessüle yeltenenlerin, tarihi hatanın ve bedeli çok yüksek skandalın faili olacağını kaydeden Bahçeli, "Türk milleti zalimce sahnelenen, sinsice sürdürülen, sinir bozucu şekilde ilerletilen kalleş oyunları, kirli tertipleri açıkça bilmektedir, alenen görmektedir. Bilhassa Türkiye ekonomisinin içine çekilmek istendiği anafor ve anarşik yapının hangi mahfillerce projelendirildiği, hangi mihraklarca servis edilip günden güne dozunun arttırıldığı gizlenemez ölçüde meydandadır. Nitekim Türkiye düşmanlığı tahammül sınırlarını çoktan aşmıştır" dedi.

'DERSİM KARARI YOK HÜKMÜNDEDİR'
MHP lideri Bahçeli, Tunceli Belediye Meclisi'nin 'Dersim' kararını da değerlendirerek, şunları kaydetti:
"Tunceli Belediye Meclisi'nin Dersim kararı tam anlamıyla yangına körükle gitmek, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne meydan okumaktır. Söz konusu belediyenin hizmet binasında bulunan tabelalarda yazılı bulunan 'Tunceli' ifadesinin yerine Dersim yazılmasıyla ilgili karar yok hükmündedir, ayaklarımızın altındadır, gereği de mutlaka yapılmalıdır. Türkiye'de resmi olarak Dersim ismiyle anılan bir vilayet yoktur, olamayacaktır. Komünist ve bölücü komploya göz yummak, alttan almak, sessiz kalmak feci akıbetlere davetiye çıkaracak, beka düzeyinde tehlikelere kapı aralayacaktır. Hiç kimse aldığı oy ve desteğe güvenmemelidir. Hiç kimse Türk milletinin hassasiyetleriyle oynamaya kalkışmamalıdır. Yanlış hesap mutlaka dönecek, namlu ters tepecek, muhatapları elbette mahcup ve millet nezdinde mahkum olacaklardır. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. İhmal ve inkarı imkansız olan bu ilke ve kurala aykırı hareket eden çürümüşler elbette hukuki ve idari sonuçlarına katlanmak durumunda kalacaklardır."

Gökhan CEYLAN/ANKARA, (DHA)

En Çok Aranan Haberler