FRANKFURT (İHA) - Almanya'nın Frankfurt kentine gelen Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, Avrupalı yatırımcıları Türkiye'ye davet etti.
Hollanda ziyaretinin ardından Almanya'ya geçen Bakan Babacan, dün öğle saatlerinde Frankfurter Hof Oteli'nde verdiği yemekte İngiliz ve Alman yatırım fonları temsilcileri ve bankacılarıyla görüştü. Türkiye'deki yatırım imkanlarını ve ekonomideki atılımları anlatan Babacan, Türkiye'nin yabancı sermaye için cazip bir yatırım ülkesi olduğunu vurgulayarak Avrupalı yatırımcıları davet etti.
Bağımsız komisyon tarafından hazırlanan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) raporu hakkındaki sorular üzerine Babacan, "Şimdi Türkiye'de şu anda gündemi etkileyen bir konu. Ona geçmeden önce buradaki görüşmeler hakkında bilgi vereyim. Çünkü o komisyon, raporunu biz Amsterdam'da iken açıklandı. Tartışılacak, görüşülecektir. Önemli olan tespitlerin değerlendirilmesi ve tartışılmasıdır. Bu raporu detaylı inceledikten sonra açıklama yapabiliriz, daha fazla bir şey söylemek istemiyorum" dedi.
"GÖRÜŞMELERİMİZ SON DERECE VERİMLİ VE AYDINLATICI"
Almanya'daki temasları çerçevesinde özellikle Alman finans çevrelerinin katıldığı toplantılar düzenlediklerini belirten Bakan Babacan, amaçlarının ilk elden bilgi vermek olduğunu söyleyerek, "Görüşmelerimiz son derece verimli ve aydınlatıcı geçti. Frankfurt, çok önemli finans kurumlarına ev sahipliği yapıyor. O kuruluşların Türkiye'yle ilgilenmesi çok sevindiricidir. Türkiye'nin daha açık olması uluslararası ilişkilerimizi geliştirecektir. AB süreciyle birlikte AB'yle yakınlaşacağız ve ekonomik ilişkilerimiz büyük önem taşıyacak" diye konuştu. Yüzlerce kuruluş ve sivil toplum örgütü tarafından takip edildiklerini, haklarında raporlar tutulduğunu dile getiren Babacan, "Bu kuruluşların hepsi Türkiye'deki değişim sürecini sürekli takip edemiyor. Bazıları günlük, anlık gelişmeleri takip edemiyor. Bazen bunların eski bilgilere sahip olduğunu görüyoruz. Bu toplantılar, bilgilerin yenilenmesi ve yaşanan son gelişmelerin iletilmesi açısından önem taşıyor. Önemli olan iletişimi iyi bir şekilde sürdürmek. Türkiye hakkındaki sorulara da cevaplar verdik. Toplantıların sıklıkla yapılmasına önem veriyoruz. Özellikle Başbakan ve Dışişleri Bakanımız çok yoğun AB temaslarında bulunuyor. Bizim de ekonomik gelişmeler konusunda finans çevrelerini sık sık bilgilendirmemiz büyük önem taşıyor" şeklinde konuştu.
"SEVİNDİRİCİ GELİŞMELER GÖRMEYE BAŞLADIK"
Temasları sırasında kendilerine en çok değişim süreci hakkında soru yöneltildiğini dile getiren Bakan Babacan, "AB Komisyonu'ndan çıkacak karar merakla bekleniyor. Bizim beklentilerimiz son derece olumludur. Önümüzdeki dönem Türkiye için çok önemlidir. Bir başka önemli konu da doğrudan yabancı yatırımlardır. İlk 7 ayda Türkiye'ye doğrudan giren yabancı sermaye 1.8 milyar dolardır. Temmuz'daki bu gelişme son derece sevindiricidir. Uzun vadeli bir sermaye girişidir bu.
Sevindirici gelişmeler görmeye başladık. Önümüzdeki 3 yıl uygulayamayacağımız ekonomik program hakkında da çok sorular yer aldı. Çalışmalarımız sürüyor, programlarımızın ana unsuru bellidir. Yapısal reformlar ağırlık kazanacaktır. Enflasyonla mücadele özellikle göze çarpacaktır" dedi.
Söz konusu programın AB'ye katılım öncesi bir ekonomik program olduğunun altını çizen Babacan, "IMF ile yeni bir stand-by görüşmesi yapılacaktır. Görüşmeler, bu programı göze alan bir stand-by üzerinde olacaktır. 2005'in bütçesi 1 yıl olacak. Bütçe daha sonra 3'er yıllık yapılacaktır. Şu anda üzerinde çalıştığımız tek yıllık bütçedir. Ama programımızda 3 yıllık bütçe de gözetilecektir" diye konuştu.
Cari açıktaki artış hızının yavaşladığını hatırlatan Babacan, "Bu da sürpriz değil. Enflasyon hedefimiz yüzde 12'dir. İhtiyatlı bir hedeftir" şeklinde konuştu.Frankfurt ve Londra'nın önemli ekonomik merkezler olduğunu vurgulayan Babacan, Türkiye'ye gelerek kendilerini ziyaret eden yabancı yatırımcılarla da irtibatlarının devam ettiğini söyledi.