ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hükümet olarak bu ülkenin geleceğini anarşiden medet umanlara da üç beş kendini bilmeze de bırakmayacak dirayete sahip olduklarını belirterek, "Devlet olarak Türkiye'nin huzurunu kaçırmaya yönelik bu çatışma noktasının iki tarafına da yakın durmayacağımızı açıkça ilan ediyorum" dedi.
AK Parti TBMM Grup Toplantısında bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin aydınlık geleceğe doğru tarihi yürüyüşünü sürdürdüğünü belirtti. AK Parti siyasetinin arazi olaylardan beslenen, mevzi olaylara göre istikamet değiştiren, bugünü kurtarmaya dönük bir siyaset olmadığını kaydeden Erdoğan, Türk milletinin birlik ruhundan doğmuş, bu birlik ruhunu zedeleyecek en küçük bir dil sürçmesine bile tahammülü olmayan bir siyasi yaklaşıma sahip olduklarını ifade etti. Siyasetlerinin, Türkiye'yi devletiyle, toplumuyla birlikte büyütme siyaseti olduğunu vurgulayan Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir kabile ya da aşiret devleti olmadığını, demokratik bir hukuk devleti olduğunu dile getiren Erdoğan, Türkiye'nin demokrasisini ve hukukunu evrensel standartlara ulaştırma yolunda hasbi ve ciddi bir kararlılık içinde olduğunu söyledi. Son 2.5 yıldır Türkiye'nin çoğulcu bir demokrasiyi ve hukuk devletini oluşturma, temel hak ve özgürlükleri genişletme yönündeki iradesinin gözle görünür bir ivme kazandığını anlatan Erdoğan, Türkiye'nin eski marazlarını, korkularını aşarak hem siyasette, hem ekonomide yapısal bir değişim sürecine girmesinin, Türkiye'yi kendi hesaplarına göre şekillendirmek isteyen bazı hayalperest güçleri ve bazı mahfilleri rahatsız ettiğini, telaşlandırdığını kaydetti. Erdoğan, "Türkiye başkalarının yazdığı bir senaryonun figüranı olmayacaktır. Kendi yazdığı senaryoda başrolü oynayacaktır" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin demokratik meşruiyete bağlı kalarak kendi denklemini kendisinin kuracağının altını çizen Erdoğan, bu denklemin toplumun iradesi ve talepleri üzerine bina edileceğini belirtti. Bu hazırlanan denklemin Türkiye'nin adil, demokratik, müreffeh, barışı, dış dünyada saygın bir ülke olma kararlılığını yansıttığına işaret eden Erdoğan, son günlerde yaşanan bazı müessif hadiselerin, kendi denklemi içinde hareket eden Türkiye'nin yolunu kesmeye yönelik teşebbüsler olduğunu vurguladı.
Vatandaşlardan, bu tür teşebbüslere prim vermemelerini ve demokratik birlik zemininde hareket etmelerini isteyen Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağı ile bağlık olan insanların, millet olma şuuru içinde hareket etmek durumunda olduklarını ifade etti. Erdoğan şunları söyledi:
"Millet olma şuuru, kabileye, aşirete özgü reflekslerin, dar asabiyetin dışında bir hali ifade eder. Millet olmanın esası ortak bir tarihe ve ortak bir gelecek iradesine sahip olmaktır. Bu manada millet, farklılıkları dışlayan, her bakımdan tek tip bireylerden oluşan bir bütün değildir. Farklılıklar, farklı fikirler, ortak bir gelecek iradesine sahip milletin zenginliğidir. Millet içindeki farklılıkları gerekçe göstererek iç düşmanlar icat etmek en önce millet kavramına zarar verir, bu kavramı rencide eder. Farklı fikirler potansiyel suç olarak addedilemez. Aksine hukuk içinde kalarak bu farklılıkların ifade edilmesi, demokratik hukuk devletinin garanti altına alması gereken bir haktır."
" ÜLKE OLARAK, MİLLET OLARAK BU DEFA OYUNA GELMEYECEK, TÜRKİYE'NİN ÖNÜNDEKİ ON YILLARI, YAKIN GEÇMİŞİNDEKİ KAYIP YILLAR GİBİ HAVAYA SAVURMAYACAĞIZ"
Eğer ortada bir suç ya da hukuka aykırılık varsa bunu soruşturacak, yargılayacak ve cezalandıracak olan otoritelerin belli olduğuna dikkat çeken Başbakan Erdoğan, hiçbir grup ve hiçbir bireyin ülkesini daha çok sevdiği iddiasıyla hukukun kendisine vermediği bir hak ihdas edemeyeceğini söyledi. "Hak hukuktan doğar" diyen Erdoğan, hukukun vermediği haklar ihdas etmenin, kamu alanında kaosa yol açacağı, millet bütünlüğünü tehdit edeceği uyarısında bulundu. Erdoğan, Türkiye'nin devletiyle ve milletiyle bu provokatif teşebbüsleri hukuk zemininde aşacağını ve AB hedefiyle bir arada yürüttüğü demokratikleşme hamlesini daha da yukarı taşıyacağını bildirdi.
Türkiye'nin yakın geçmişinde yaşadığı ekonomik ve siyasi sıkıntıların ağırlığını önemli ölçüde üstünden attığına ve huzuru yakaladığına işaret eden Erdoğan, bu ülkenin
tansiyonunu yükseltmek, dikkatini dağıtmak, bu milletin huzurunu kaçırmak isteyenleri rahatsız eden unsurun da bu olduğunu dile getirdi. Erdoğan, "Bu millet ne zaman sıkıntılardan başını kaldırıp ileriye bakmaya başlasa, bu ülke ne zaman gücünü toplayıp gelişme iradesini yakalasa birileri bundan rahatsız oluyor. Bugün de rahatsız olanlar aynı adreslerdir. Biz sıklıkla tekerrür eden bu tarihi hesabın farkındayız. Ülke olarak, millet olarak bu defa oyuna gelmeyecek, Türkiye'nin önündeki on yılları, yakın geçmişindeki kayıp yıllar gibi havaya savurmayacağız. Bu ülkenin hedefi adaletle, demokrasiyle, hukukla kalkınmak, bu milletin izzetini şartlar ne olursa olsun korumaktır" şeklinde konuştu.
Bu ülkenin vatandaşı olan her insanın en medeni şekilde yaşama hakkının kendileri için muazzez olduğunu vurgulayan Erdoğan, bunun aksini söyleyenlerin yalan söylediklerini belirtti. Bugün Türkiye'nin farklı bölgelerinde Türk insanının kültürüne son derece yabancı bir takım davranışların ortaya konduğuna dikkat çeken Erdoğan, Türkiye'nin kültürel dokusuna uygun olmayan bu olaylarla ellerinden alınmak istenen şeyin, son dönemde Türkiye'nin elde ettiği medeni kazanımlar olduğunu vurguladı. Milletin her ferdini uyanık olmaya ve Türkiye'nin medeniyet hedeflerine sahip çıkmaya çağıran Erdoğan şöyle konuştu: "Bizim millet olma irademiz bu kör tahrikleri, bu bunalım kışkırtıcılarını, bu karanlık gölge oyunlarını alt edecek güce ve bilince fazlasıyla sahiptir. Bu ülkenin sokaklarında tutuşturulmaya çalışılan yangın, bizim gelişme meşalemizin ışığı altında ezilmeye, sönüp gitmeye mahkumdur. Hükümet olarak bu ülkenin geleceğini anarşiden medet umanlara da, üç beş kendini bilmeze de bırakmayacak dirayete, dikkate ve maharete sahibiz."
Toplumun her kesiminden gelen eleştirileri ve uyarıları dikkatle değerlendirdiklerini anlatan Erdoğan, Türkiye'de toplumun büyük çoğunluğunun yaşanan olaylarla ilgili doğru teşhis noktalarında buluşuyor olmasının memnuniyet verici olduğunu kaydetti. Güvenlik güçlerinin, bu türden olaylarda olması gerektiği kadar dikkatli, soğukkanlı ve etkin bir anlayış içinde hareket etmesi için gerekli çalışmaların ilgili kurumlar tarafından yürütüldüğünü anlatan Erdoğan, kendileri için önemli olanın, olayların hiçbir vatandaşın burnu kanamadan atlatılması, demokrasi ve özgürlükler yara almadan güvenliğin sağlanması olduğunu belirtti. Erdoğan, "Devlet olarak Türkiye'nin huzurunu kaçırmaya yönelik bu çatışma noktasının iki tarafına da yakın durmayacağımızı açıkça ilan ediyorum. Bizim ne özgürlüklerini anarşi meydana getirmek için kötüye kullananlara, ne de bu ülkeyi sevmeyi kendi inhisarında zanneden ve hukuku hiçe sayanlarla bir yakınlığımız yoktur. Hukuku çiğnedikleri anda bu ülkenin yargı mekanizmaları bu iki suç eğilimini aynı adalet terazisinin eşit kefelerinde yargılamaktan asla geri durmayacaktır. Bu noktada işlenen suçların cezasız bırakıldığına ilişkin kimi iddiaları da maksatlı ya da daha iyimser bir ifadeyle bilgisizce bulduğumu ifade etmek isterim. Türkiye'de adalet, hukuk, demokrasi ve güvenlik asla tartışmaya açık kavramlar değildir. Herhangi birinde bir zafiyet görüldüğünde toplumsal mutabakat çerçevesinde Türkiye'ye yakışan meşru çözümler mutlaka bulunur" değerlendirmesinde bulundu.