Baykal'ın 'çarşaflı üye' savunması CHP'yi böldü
ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın çarşaflı üyeleri savunurken tek parti zihniyetini eleştirmesi, partide rahatsızlığa neden oldu. CHP İstanbul Milletvekili Necla Arat, Baykal'ın sözlerinin 'redd-i miras' olarak algılandığını ifade etti.
CHP lideri Baykal'ın dünkü grup toplantısında çarşaflı üye açılımını savunurken yaptığı geçmiş muhasebesi, parti içinde çatlak seslerin yükselmesine neden oldu. Meclis'te gazetecilerin konuyla ilgili sorularını cevaplayan CHP İstanbul Milletvekili Necla Arat, Baykal'ın sözlerinin milletvekilleri tarafından redd-i miras olarak algılandığını ve büyük bir rahatsızlığa neden olduğunu savundu. Bunun bir özeleştiri olarak değerlendirilemeyeceğini kaydeden Arat, "Özeleştiri yapacaksak başka bağlamlarda yapmalıyız. Tek parti dönemini eleştirirken, içinde yaşadığımız yıldan 1930-40'lı yıllara dönük eleştiri yaparken haksızlık yapıyoruz gibi geliyor bana" diye konuştu.
Baykal'ın konuşması sırasında verdiği örnekleri de eleştiren Arat, Aşık Veysel'in kıyafeti nedeniyle Atatürk'le görüştürülmediği iddialarının karşı devrimci çevreler tarafından 85 yıldır dile getirildiğini, Baykal'ın bunu meşrulaştıran bir tarzda konuşmasının şık olmadığını ifade etti. Bu konunun CHP Parti Meclisi'nde görüşülmesi gerektiğini kaydeden Arat, kamuoyunun önünde bu tartışmaların yapılmasının doğru olmadığını öne sürdü. Arat, 'Baykal'ın son açıklamaları bir politika değişikliğinin işareti mi?' sorusu üzerine bunun politika değişikliği olması için önce Parti Meclisi'nde görüşülmesi gerektiğini ifade etti. Bunu 2-3 kişinin kendi aralarında birkaç aydır konuştukları bir konu olarak algıladığını belirten Arat, milletvekillerine hiçbir yansıması olmadığını dile getirdi. Arat, "Bu nedenle 97 milletvekilinin bir yerde insan hakları, milletvekili hakları çiğneniyor" ifadelerini kullandı.
Baykal'ın 'alışacaksınız' şeklindeki ifadesinin hatırlatılması üzerine Arat, bu ifadenin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından kullanılan bir ifade olduğunu hatırlattı. Baykal'ın 'saplantı' iddiasının da yanlış olduğunu dile getiren Arat, bu ifadenin kullanılmasının doğru olmadığını kaydetti.
