Cumhur İttifakının AK Parti İBB Başkan Adayı Binali Yıldırım, BBP İl Başkanlığı’nda yaptığı ziyaret sonrası yaptığı açıklamada, “Kazadan kaza çıkartmayın’ lafını Muhsin başkanın şehadetiyle ilişkilendirilmesi yanlış anlaşılmaya sebep oldu. Benim öyle bir şey düşünmem söz konusu değil. Bu konuda BBP camiasının gönlünü kırmışsam, üzmüşsem bu vesile ile bir kez daha özür diliyorum. Benim tabiatında böyle bir şey olmaz. Benim değerlerim ile BBP değerleri arasında fark yok” dedi.
23 Haziran’da yenilenecek olan İstanbul seçimleri öncesi çalışmalarına hız kesmeden devam eden Cumhur İttifakının AK Parti İBB Başkan Adayı Binali Yıldırım, Büyük Birlik Partisi (BBP) İstanbul İl Başkanlığını ziyaret etti. Ziyarette Yıldırım, İl Başkanı Yaşar Sayan ile görüşme gerçekleştirdi. Yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından Binali Yıldırım, “İstanbul seçimiyle ilgili yaşanan süreç hepimizce malumdur. Seçimde yaşanan bazı şaibeler, yolsuzluklar, usulsüzler sebebiyle YSK yenileme kararı almış ve bu çerçevece kampanyamız devam ediyor. Evvelinde beraber yol yürüdük, bu seçimlerde de aynı şekilde BBP’li kardeşlerimizle birlikte milletimiz ve ülkemiz için en iyisini yapmak adına beraber yürüyeceğiz” dedi.
Yıldırım, “Çok değerli siyasetçi, yiğit insan Muhsin Yazıcıoğlu’nun şehadeti dolayısıyla da birkaç şey söylemek isterim. Muhsin bey, 3 kuruşluk menfaat için doğrularından, memleket sevdasından hiçbir zaman vazgeçmedi. Her zaman onu kalbinde bayrak ve millet sevdası vardı. Türkiye’nin bağımsızlık aşkı vardı. Muhsin başkan bunun için bedel ödedi ama asla boyun eğmedi. Onun bir sözünü hatırlıyorum. ‘Biz Fatih Sultan Mehmet kadar Türk, Saidi Nursi kadar Kürdüz. Hepimiz aynıyız demişti. Türkiye bundan ibarettir. Etkin kimliklerimiz farklılıklarımız, bizi ayrıştıran, çatıştıran asla bir sebep olmamalıdır” ifadelerini kullandı.
“Muhsin başkanın yaşadığı olayı hafife almam akla ziyan iştir”
Yıldırım’ın özel bir televizyon programında söylediği “Kazadan kaza çıkartmayalım” sözüne ilişkin, “Muhsin Başkanın şehadetinden sonra konuyla ilgili çok kapsamlı bir çalışma yapıldı. İçişleri Bakanı Beşir Atalay olay yerine gitti ve oradaki arama, tarama çalışmalarını yürüttü. Bizde elimizdeki tüm imkanlarla enkaza ulaşılmasını ve bir an önce kazazedelerin kurtarılması için gayret gösterdik. O günlerde yaşanan hava şartları ve koordinasyon konusunda kafalarda izah edilemeyen bazı sorular mevcuttur. Bu konu bir çok yönüyle araştırıldı. Mahkemeye gitti ve takipsizlik kararı verildi. Nihayet geçtiğimiz aylarda da dosyanın tekrar açılmasına karar verildi. Burada taksiratı olan şüphelilerin olayın bütün yönleriyle aydınlatılması için gereken her şey yapılacak. Bundan sonrasına yargı karar verecek. Her şey yeni baştan ele alınacak. Burada kamuoyunun vicdanını tatmin eden BBP camiasının Alperenlerin bu noktadaki tereddütlerini giderecek her türlü çalışmayı yapacak. Kardeşlerimiz, Alperenlerimizin bize karşı kızgın veya kırgınlığının sebebi de biliyorsunuz, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Devlet Denetleme Kuruluna bir rapor hazırlatmıştı. Bu rapor kamuoyuna yayıldıktan sonra değerlendirmeler oldu. İşin ilk anından sona dakikasına kadar bizzat ilgilendiğim konuda raporda, doğrusu hilaf-i hakikat konusunda bazı unsurlar vardı. Benim esasında tepkim, bu raporda masa başında sahada olanları anlamadan dinlemeden yapılan işlerdi. Benim tepkim bunaydı. Muhsin başkanın yaşadığı olayla ilgili bir değerlendirme yapmam, onun bu olayını hafife almam akla ziyan bir iştir” şeklinde konuştu.
“Benim değerlerim ile BBP değerleri arasında fark yok”
Binali Yıldırım, “Sabahta ifade ettiğim gibi ‘kazadan kaza çıkartmayın’ lafını Muhsin başkanın şehadetiyle ilişkilendirilme yanlış anlaşılmaya sebep oldu. Benim öyle bir şey düşünmem söz konusu değil. Bu konuda BBP camiasının gönlünü kırmışsam, üzmüşsem bu vesile ile bir kez daha özür diliyorum. Benim tabiatında böyle bir şey olmaz. Benim değerlerim ile BBP değerleri arasında fark yok. Biz yaşanan olayda acziyeti yaşadık. Maalesef şimdi o gün, o olayların sahadaki sevk ve idare edenleri bugün FETÖ’den yargılanıyor. Dolayısıyla dosyanın yeniden açılması önemli bir adımdır. İnşallah her şey tüm çıplaklığıyla ortaya çıkar. Tüm soru işaretleri ortadan kalkmış olur” dedi.
“Aman İstanbullular 23 Haziran’ı unutmasınlar, İstanbul’a bekliyoruz”
Yıldırım, “Bizim Cumhur İttifakı içerisinde AK Parti, MHP ve BBP bu ittifaka destek vermektedir. Sahada da bu şekilde cereyan etmiştir. Bu kapsamda tereddütte mahal verecek bir şey yoktur. Biz beraberiz ve Türkiye’nin aydınlık yarınları işin çalışıyoruz. Gittiğimiz her yerde kabul görüyoruz. İyi bir kampanya yürütüyoruz. Artık bu kampanyanın İstanbul’a odaklı olarak yürümesi lazım. İstanbul için yapacaklarımızı konuşuyoruz. Genel siyasetin İstanbul’u gölgelememesi gerektiğini söylüyoruz. Bu vesileyle bayram yaklaşıyor. Vatandaşlarımızın bayramlarını tebrik ediyorum. Bayram’da malum İstanbul’dan hemşehrilerimizin birçoğu ya memleketine ya da tatile gidecek. 9 gün sürecek bu süre içerisinde İstanbul epey boşalacak. Tatile gitmiş olsalar bile aman İstanbullular 23 Haziran’ı unutmasınlar. İstanbul’a bekliyoruz. Türkiye’nin onlara ihtiyacı var. Bende 2 gün Anadolu’da bazı şehirlerde ziyaretlerde bulunacağım, hemşehrilerimizle bayramlaşma yapacağım” diye konuştu.