Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Filistin'de Ulusal Uzlaşı Hükümeti'nin göreve başlamasına ilişkin, "Bugün uzun zamandır bizim de çaba sarf ettiğimiz bu birlik ve beraberlik için atılan adımlar, önce Hamas'ın burada, Gazze'de kendi yönetimini feshetmesi, şimdi Gazze'de hükümetin toplanması, Filistin'in geleceği için bence tarihi bir adımdır. Biz bunu çok olumlu görüyoruz ve destekliyoruz." dedi.
Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olan Çavuşoğlu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
"Türkiye-Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinin yoğun biçimde sorgulandığı bir dönemdeyiz. İlişkilerin içi boşaldı mı? AB, Türkiye'den tümüyle vazgeçebilir mi?" sorusu üzerine Çavuşoğlu, Türkiye'nin Maastricht ile Kopenhag kriterlerini gerçekleştirdiğini ve birçok AB ülkesinden de iyi konumda olduğunu söyledi.
Bu dengenin bozulmaması için bazı ekonomik tedbirler aldıklarının altını çizen Çavuşoğlu, geleceğe yönelik riskleri azaltmak için hükümetin görevinin bu tedbirleri almak olduğunu belirtti.
Çavuşoğlu, 23. ve 24. fasılları açmaya ve müzakere etmeye hazır olduklarına dikkati çekerek, Ombudsmanlık yasası ve İnsan Hakları Kurumunun kurulması, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkının verilmesiyle Türkiye'nin bu iki faslın açılış kriterlerini gayriresmi yerine getirdiğini vurguladı.
Türkiye'nin AB ile ilişkilerde teknik konularda sıkıntısı olmadığını dile getiren Çavuşoğlu, "AB'nin üyelik sürecini bizim üzerimizde Demokles'in kılıcı gibi sürekli sallandırılmasını doğru bulmuyoruz." dedi.
AB ve standartlarıyla Türkiye'nin herhangi bir sorunu olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, "Olağanüstü bir süreç yaşıyoruz. Olağanüstü tedbirler de almak zorundayız ki ülkenin güvenliği ve selameti bizim için şu anda her şeyden önemli." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Türkiye'nin imajının bozulduğu yönünde eleştiriler olduğunu fakat Türkiye'nin reformcu kimliğiyle bu imajı düzeltebileceğini belirtti.
Türkiye'nin güvenliği ve geleceğinin her şeyden önemli olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, "İmaj düzelir ama biz o tedbirleri almazsak aynı risklerle tekrar karşı karşıya kalabiliriz. Hatta telafisi olmayan şeyler de olabilir, Allah korusun. 15 Temmuz'u gördük. Milletimizin cesaretiyle ve Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu süreci atlattık. Ama bir daha yaşanmaması için tedbirler alıyoruz." diye konuştu.
- "Türkiye'nin itirazı Avrupa'nın ikircikli tutumuna"
Çavuşoğlu, Türkiye'nin itirazının, Avrupa'nın ikircikli tutumuna karşı olduğunun altını çizdi.Konuşmasında Almanya'daki seçim sonuçlarına da değinen Çavuşoğlu, "Sadece Türkiye için değil, AB üyesi ülkeler için de ortada ciddi sorun var. Büyük bir soru işareti var. AB karşıtlığı içinde olan partilerin hepsinin oyları diğer ülkelerde de artıyor. Bunun sebebini Avrupa'nın esas incelemesi lazım." dedi.
Bakan Çavuşoğlu, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından AB'nin tutumu sonrası Türk halkının AB'ye desteğinin ciddi biçimde düştüğüne dikkati çekerek, "Oradan pozitif adımlar atılsa, biz de buradan pozitif mesajlarla, ortak çalışmalarla bu güven tekrar tazelenebilir ama AB üyesi ülkelerde de bu Türkiye karşıtlığını önleyici adımlar atmaları gerekiyor. Sadece tek taraflı olmaz bu iş." dedi.
"Bu süreci bitiren biz olmayacağız. Köprüleri atan biz olmayacağız. AB bizi istemiyorsa oturup karar vermesi gerekiyor." diyen Çavuşoğlu, Türkiye'nin AB üyeliğini destekleyen ülke sayısının desteklemeyen ülkelere göre çok daha fazla olduğunu vurguladı.
Çavuşoğlu, Türkiye'nin AB'de oynanan oyunların farkında olduğunun altını çizerek, "Türkiye'yi hafife almasınlar. Hiçbir konuda hafife almasınlar. Türkiye eski Türkiye değil." dedi.
Bakan Çavuşoğlu, AB nüfusunun gün geçtikçe yaşlandığını ve bunun ciddi risk olduğunu belirterek, "Türkiye'nin genç nüfusu AB için tehdit değil, tam tersine fırsattır." diye konuştu.
İspanya'nın doğusundaki Katalonya özerk yönetiminin referandum girişimine ilişkin sorulan soruya verdiği cevapta Çavuşoğlu, "Bizim tavrımız son derece nettir. Dost ve müttefik İspanya'nın sınır ve toprak bütünlüğünü destekliyoruz. Bu sorunun da diyalog ve İspanya anayasası ve hukuk çerçevesinde bir an önce çözülmesini arzu ediyoruz." dedi.
- "Bazı bölge ülkeleri kendi kuklalarını Filistin'in başına getirmeye çalışıyor" Filistin'de Ulusal Uzlaşı Hükümeti'nin Gazze'de yönetimi devralması ve bölünmüşlüğün sona ermesine ilişkin Türkiye'nin tutumunun sorulması üzerine Çavuşoğlu, bu noktaya gelinmesi için Türkiye'nin çok ciddi katkıları olduğunun altını çizdi. Çavuşoğlu, Türkiye'nin Ortadoğu sorununun çözülmesi, Filistin içinde birlik ve beraberliğin tesis edilmesi, Hamas ve El Fetih'in bir araya gelmesi, yani Gazze ile yine Batı Şeria'da ayrılığın olmaması ve Filistin halkının geleceğini riske atacak kamplaşmaların olmaması ve Filistin'in daha güçlü şekilde masada olabilmesi için uğraştığını belirtti.
Türkiye'nin bu konuda sadece telkinde bulunmadığını, çok ciddi çalışmalar da yaptığını bildiren Çavuşoğlu, iki tarafı bir araya getirdiklerini aktardı.
Hamas'ın demokratik ve şeffaf şekilde seçimi kazandıktan sonra Türkiye'nin temasa geçmesinin çok eleştirildiğini hatırlatan Çavuşoğlu, ancak Türkiye'nin Hamas'ı siyasi çizgiye çekmek ve olası iki devletli çözümde de olumlu tavır sergilemesini sağlamak niyetinde olduğunu vurguladı. Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Filistin içinde de iki başlılığın ortadan kaldırılması gerekiyor. Şu anda Filistin üzerinde de oynanan oyunlar var. Bazı bölge ülkeleri Filistin yönetimini değiştirmeye çalışıyor. Kendi kuklalarını Filistin'in başına getirmeye çalışıyorlar. Bu esasen Filistin için bir kaostur. Biz bu tehditlerin hepsini görüyoruz. Esasen Filistin içindeki yönetim de bu tehditleri görüyor. Bugün uzun zamandır bizim de çaba sarf ettiğimiz bu birlik ve beraberlik için atılan adımlar, önce Hamas'ın burada, Gazze'de kendi yönetimini feshetmesi, şimdi Gazze'de hükümetin toplanması, Filistin'in geleceği için bence tarihi bir adımdır. Biz bunu çok olumlu görüyoruz ve destekliyoruz. Desteklemeye de devam edeceğiz."
Bölgenin ekonomik kalkınmasının sağlanması gerektiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, Türkiye'nin Filistin'in Cenin şehrindeki organize sanayinin kurulması sürecini de hızlandırdığını anlattı.
Türkiye'nin Gazze'de hastane ve okulların tekrar inşası, elektrik ve su sorunlarının çözülmesi gibi her türlü desteği vermeye devam edeceğini aktaran Çavuşoğlu, bu konuda İsrail ile de iş birliği içinde olduklarını söyledi. Çavuşoğlu, özellikle ilişkilerin normalleştirilmesinden bu yana bu adımları daha rahat şekilde atabildiklerini söyledi.
Çavuşoğlu, "Uluslararası camiada da Filistin'e en güçlü maddi desteği veren biziz. Bu desteğimizi de yine aynı şekilde sürdüreceğiz." dedi.
(Bitti)