İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Cemal Kaçıkçı cinayetine ilişkin 2. iddianamenin detayları ortaya çıktı. İddianamede olayın ardından inceleme için Suudi yetkililerden izin talep edildiği, ancak ciddi direniş ile karşılaşıldığı aktarıldı.
Gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2018 yılında evlilik belgesi almak için gittiği Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesine ilişkin olayda 2. iddianamenin detayları ortaya çıktı.
İddianamede maktul Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın siyasal sürecinin gidişatından hoşnut olmadığı belirtilerek Türkiye’deki konferanslara sık sık katıldığı belirtildi. Maktulün olay günü evlilik belgesi almak için Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na gittiğinin de aktarıldığı iddianamede, nişanlısından uzun süre haber alamayan Hatice Cengiz’in ihbarda bulunduğu açıklandı.
İddianamede cinayet anı “Başkonsolosluğa giren maktulün Başkonsolosun 2. katta bulunan odasına davet edildiği, Suudi Arabistan’a dönüp dönmeyeceğinin sorulduğu ve hakkında dönmesi için Interpol’den emir olduğu, maktulün hakkında herhangi bir dava olmadığını söylediği, şüpheliler tarafından maktulün ayrılmasına izin verilmeyip ağzı kapatılıp boğularak öldürüldüğü, maktulün cesedinin parçalanarak başkonsolosluk binasından çıkarıldığı” şeklinde anlatıldı.
Şüphelilerden Mohammed A.’nın maktulün kıyafetlerini giyerek konsolosluk binasından çıktığı da iddianamede ifade edilerek, böylece maktul konsolosluk binasından çıkmış gibi bir izlenim yaratılıp soruşturma makamlarının yanıltılmaya çalışıldığı açıklandı.
Olaydan sonra haklarında daha önceden iddianame düzenlenen 18 şüphelinin ise olay günü farklı gruplar halinde Türkiye’den ayrıldıklarının tespitine yer verildi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri ile birlikte konsolosluk binasında, konutunda, araçlarında yapılan arama ve olay yeri incelemelerine rağmen cinayetten sonra delilleri yok etmek amacıyla Türkiye’ye gelen şüpheliler Ahmed Abdulaziz A., Khalid Yahya M., Mohammed İbrahim A. ve Obaid Ghazi A. tarafından delillerin yok edilmesi nedeniyle maktulün cesedi veya cesede ait herhangi bir iz bulunamadığı aktarıldı.
İddianamede olayın ardından Suudi Arabistan yetkililerinden arama ve inceleme izni talep edildiği, ancak Suudi yetkililer ile yapılan görüşmelerde ciddi direniş ve engellemeler çıkarıldığı belirtildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ısrarlı talepleri sonucunda ilk arama ve el koyma işleminin 15 Ekim 2018’de yapılabildiği de iddianamede açıklandı.
İddianamede muavin konsolos Sultan Yahya A. ve ateşe Yasir Halit M.’nin haklarında daha önceden iddianame düzenlenen 18 şüpheli ile birlikte hareket ettiği aktarılarak suça doğrudan katıldıkları belirtildi. 2 şüphelinin bu nedenle ’tasarlayarak canavarca hisle kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi.
Diğer 4 şüpheli Ahmed Abdulaziz M., Halit Yahya M., Mohammed İbrahim A. ve Obaid Ghazi A.’nın ise cinayetten sonra suça ilişkin delilleri ortada kaldırdıkları anlatılarak, ’suç delillerini yok etme gizleme veya değiştirme’ suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istendi. Öte yandan 6 şüphelinin de firari olduğu öğrenildi.