BİZE ULAŞIN
Dikkat eksikliği günümüzde yaygın bir konudur. 'Benim çocuğum çok hareketli, akıllı ama ders çalışmasını sevmiyor' denilen çocuklar, günümüzün dikkat eksikliğine sahip çocuklarıdır.
Dikkat eksikliği, çocukların öğrenmelerini geciktiren, onların unutkanlıklarını ortaya koyan, ders başarılarını engelleyen ve ailelerle aralarında problem yaratan bir durumdur. Yüzde 95'i erişkin yaşlara geldiğinde bu durum ortadan kalkmaktadır. Ama farkında olunmadığında, çocukların öğretim hayatı boyunca büyük oranda sıkıntılar yaşamalarına, gelecekte derslerden nefret etmelerine hatta özgüvenlerini kaybetmelerine neden olabilir.
Bu durumun neden ortaya çıktığı konusunda birçok araştırmalar olmakla birlikte, en fazla üzerinde durulan, beynin gelişimsel düzeyinin istenen bir yerde durmaması, gelişim düzeyinin tamamlanmamış olması, annenin hamilelik döneminde yaşamış olduğu hastalıklar, adrenalin ve depominle ilgili biyokimyasal dengelerin bozuk olmasının buna neden olduğu söylenebilir.
Genel inanışın aksine bunun temel nedeni insan beyninden kaynaklanmaktadır. Birçok aile çocuklarına kızmakta ama bu da bir işe yaramamaktadır.
Çocuklarda dikkat eksikliğini teşhis etmekte çok sıkıntı yaşanmaktadır. Çocukların dikkat eksikliği olduğunda onu en önce görmesi gereken öğretmenler fark etmeyebiliyorlar. Aynı şekilde aileler de çocuklarının dikkat eksikliği olduğunu değil tembelliği olduğunu savunmaktadır.
Dikkat eksikliği, bir takım düşünceler yerine testler ile tespit edilmesi gerekir. Özellikle dikkat eksikliğini gösteren testlerin mutlaka yapılması gerekmektedir. Eğer bu yapılmazsa, çevrede görülen her şey aileyi yanılgıya götürür ve bunun sonucunda sorun büyür. Yapılan teste göre hareket etmek ve bunun sonucunda çözümcül davranmak en doğru davranış olacaktır.
Öncelikle dikkat eksikliğinin saptanması gerekir. Eğer dikkat eksikliği saptanmazsa, çocukların ailelerle araları çok kötü olmaktadır. Harçlıkları kesilen, bir yere gitmesi engellenen çocuklara karşı yapılanlar, onlara çok büyük ruhsal travmalar yaratmaktadır. Kendilerine olan güvenleri yok olmaktadır. Ailelerin yapması gereken en önemli şey, böyle bir konudan şüphelenildiğinde, tespit edilmesinin sağlanmasıdır.
Terapilerle çocukların bu konuda neler yaşadığının anlaşılması, ailelerin onları anlayabilmelerinin sağlanması gerekmektedir. Aileler, özellikle sınav zamanları spor yapmayı da ortadan kaldırmakta ve tamamen ders çalışma baskısı oluşturmaktadırlar. Bu durumda dersler içinden çıkılmaz hale gelmektedir.
Dikkat eksikliği tedavisi, bu sorunun az ya da çok oluşuna bağlıdır.
Hafif durumlarda ilaç kullanılmaz. Spor yapılması, aktivitelerde bulunulması, çocuğun kendini geliştirecek ortamlarda yer almasını tavsiye ederiz.
Dikkat eksikliğinin biraz daha fazla olduğu durumlarda da, görsel dikkati arttıran ve işitsel dikkati arttıran sistemlerin faydası olduğunu görmekteyiz. Ama 5 dakika bile dersin başında oturamayan, sınıfta bir şekilde konuşmaya başlayan çocuklara yapılması gereken, doktorların tavsiyesiyle ilaç gerekiyorsa ilaç verilmelidir.
Ailelerin bu konudaki endişesi, çocuklarının ömür boyu ilaç kullanacağını düşünmelerinden kaynaklıdır. 12 - 13 yaşlarında ilaca ihtiyaç büyük bir oranda ortadan kalkmaktadır. Geri kalan zaman da ilaçsız olarak geçirilmektedir. Önemli olan tüm süreçte çocuğa olumlu yaklaşıp, onu anlamaya çalışmaktır.
