HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA İSTANBUL BÜLTENİ- 3

  Fatih'te esnafla sokaktan geçen 2 motosikletli arasında çıkan gürültü kavgasında silahlar çekildi.

(Geniş haber)
1- FATİH'TE "GÜRÜLTÜ KAVGASI" KANLI BİTTİ: 1'İ AĞIR 3 YARALI

Haber-Kamera: Alper KORKMAZ / İSTANBUL, (DHA)-
Fatih'te esnafla sokaktan geçen 2 motosikletli arasında çıkan gürültü kavgasında silahlar çekildi. 1'i ağır 3 kişinin yaralandığı kavga güvenlik kamerasına yansıdı.
Olay 13.30 sıralarında Aksaray Saitefendi Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, çok sayıda esnafın bulunduğu sokaktan gürültülü şekilde motosikletleriyle geçen kişileri esnaf tarafından uyarıldı. Buna öfkelenen motosikletliler bir süre esnafla tartıştı. Esnafla motosikletliler arasında yaşanan arbedeye çevredeki diğer esnaflar müdahale etti. Bir süre daha süren olayın ardından motosikletliler sokaktan ayrıldı.

ARKADAŞLARIYLA TEKRAR GELDİLER
Kavganın yaşandığı noktadan ayrılan kişiler arkadaşlarını da yanlarına alarak tekrar geldi. Tartışma sırasında bu kişilerden biri esnafa yumruk attı. Bunun üzerine kavga büyürken motosikletlilerin arkadaşları yanlarında getirdikleri silahı çekerek ateş etmeye başladı. Çeşitli yerlerine kurşun isabet eden 3 esnaf yaralanırken, saldırganlar olay yerinden kaçtı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Yaralılar ambulanslarla çevre hastanelere kaldırılırken bir kişinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Polis ekipleri olay yerine güvenlik şeridi çekerek incelemelerde bulundu. Olay yerinde çok sayıda boş mermi kovanına rastlandı.

Görüntü dökümü:
--------------
-Tartışma anı güvenlik kamera görüntüleri
-Aktüel görüntü
-Ambulanstan görüntü
-Kovanlardan görüntü
-Polis ekiplerinden görüntü
-Diğer detaylar

=============================
2- TUZLA'DA GIDA FABRİKASINDA 3 KİŞİ ZEHİRLENDİ (Fabrikanın havadan görüntüleriyle)

Haber-Kamera: Cengiz ÇOBAN-Murat KORKMAZ-Çağrı ÇALIŞKAN/İSTANBUL,(DHA)
Tuzla'da bir gıda fabrikasında çevreye salınan amonyak gazından 3 fabrika çalışanı etkilendi. Olay yerine çok sayıda itfaiye polis, sağlık ve UMKE ekibi sevk edildi.
Olay saat 14.30 sıralarında Tepeören Mahallesi Eski Ankara Asfaltı Caddesi üzerinde bulunan bir gıda fabrikasında meydana geldi. İddialara göre fabrikada çalışan 3 kişi amonyak gazından etkilendi. Diğer işçiler hemen itfaiye polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Gazdan etkilenen işçiler ambulanslarla Pendik Marmara Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Gaz sızıntısının neden olduğunu araştırmak için İtfaiye ve UMKE (Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi) ekipleri çalışma yaptı. İşçilerden Rezzen Akın, Zeynep Aydoğdu, Abdulkadir Amarat'ın hastanede tedavileri devam ediyor. Ekiplerin çalışmasının ardından diğer işçiler fabrikaya dönerek çalışmalarına devam etti.
Fabrikadaki ekiplerin çalışması havadan görüntülendi.

Görüntü dökümü:
-------------------
-Fabrikadan görüntü
-İtfaiye, sağlık ve UMKE ekiplerinden görüntü
-İşçilerden görüntü
-Ekiplerin ayrılması
-İşçilerin fabrikaya dönmesi
-Genel ve detay görüntüler

=========================

3- BAKAN KURUM: TÜRKİYE'DE 65 BİN KONUTLUK KENTSEL DÖNÜŞÜM SÜRECİNİ BAŞLATTIK

Gülseli KENARLI-Harun UYANIK / İSTANBUL, (DHA)
ÇEVRE ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Bugün itibariyle, yıl içerisinde temeli atılan konutlarımızla birlikte, 25 bini İstanbul'da olmak üzere tüm Türkiye'de 65 bin konutluk kentsel dönüşüm sürecini şu an itibariyle başlatmış bulunuyoruz" dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Kentsel Dönüşüm Eylem Planıönı açıkladı.

Beşiktaş'ta bir otelde düzenlenen toplantıya Bakan Kurum'un yanı sıra İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da katıldı. Bakan Kurum, eylem planı ile ilgili açıklamasında, şunları söyledi: "Yakın zamanda Kartal'da yaşadığımız acı olay, Kâğıthane'de, Sarıyer'de, Avcılar'da, Bağcılar'da ve İstanbul'un değişik ilçelerinde yaşadığımız son olaylar Kentsel Dönüşümün önemini bir kez daha ortaya koyacak acı hatıralar yaşadık. İstiyoruz ki bir daha anneler ağlamasın, ocaklara ateş düşmesin. Kentsel dönüşümde temel hedefimiz; her şeyden önce insanımızın can ve mal güvenliğini sağlamaktır. İnşallah bunu devletimizle, belediyelerimizle, valiliklerimizle, vatandaşlarımızla, özel sektörümüzle, 82 milyon vatandaşımızla hep birlikte gerçekleştireceğiz. Nitekim dün, Sayın Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde büyükşehir 30 büyükşehir belediye başkanlarımızla Cumhurbaşkanlığı Külliyemizde bir araya geldik. Belediye başkanlarımızın yapacakları çalışmalara dair bizden taleplerini aldık, ihtiyaçlarını not ettik, birlikte 2023 Türkiye'sine neler yapabileceğimizi istişare ettik."

"1 MİLYON 166 BİN BAĞIMSIZ BİRİMİN DÖNÜŞÜMÜNÜ BAŞLATMIŞ OLDUK"
Bakan Kurum, 2012'den bu yana bir seferberlik ruhuyla hayata geçirdiğimiz Kentsel Dönüşümle alakalı çalışmaları atılacak adımlara dikkat çekerek, şunları söyledi: "53 farklı ilimizde ilan ettiğimiz 281 alanda çalışmalarımıza başladık. Bu alanlarda 1 milyon 166 bin bağımsız birimin dönüşümünü başlatmış olduk. Bu kapsamda belediyelerimize ve vatandaşlarımıza 11 milyar lira kaynak sağlandı. Yapı Denetim sisteminde bugüne kadar 730 bin binamızı denetledik. Bu binalarda yaklaşık 5 milyon 500 bin bağımsız birimimiz var. Hala inşaatı süren 393 bin binanın denetimine de devam ediyoruz. Bu yapılarda da yaklaşık 3 milyon bağımsız bölüm var. Bugüne kadar yaptığımız denetimlerle; 1999 sonrası Yapı Denetim Kanunda yaptığımız değişikliklerle yaklaşık 22 milyon vatandaşımızın depreme dayanıklı konutlarda güven içinde oturmasını sağladık. Devam eden inşaatların da tamamladığımızı düşünürsek nüfusumuzun yaklaşık yüzde 45'ine, 35 milyona ulaşmış olacağız."

"VATANDAŞIMIZIN RIZASI OLMAYAN HİÇBİR KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİNİ YAPMAYACAĞIZ"
Murat Kurum, "Kentsel Dönüşüm Eylem Planımızı, vatandaşlarımızla dertleşerek, yaşadıkları sorunları yerinde tespit ederek belirlediğimiz 3 olmazsa olmaz ilke üzerine bina ettik. Birincisi ve en önemlisi yerinde dönüşüm. Herkes kendi mahallesinde, komşularıyla birlikte, alıştığı, benimsediği çevreden kopmadan dönüşüme katılmak istiyor. Biz de önceliğimizi yerinde dönüşüme verdik. İkincisi gönüllü dönüşüm yapmak zorundayız. Vatandaşımızın rızası olmayan hiçbir kentsel dönüşüm projesini yapmayacağız, yaptırmayacağız. Üçüncüsü hızlı dönüşüm yapmak zorundayız. Kentsel dönüşüm çalışmalarının kısa sürede tamamlanması için gerekli mevzuat düzenlemelerimizi yaptık. Biliyorsunuz Kartal'da Yeşilyurt apartmanının çökmesi sonucu 21 canımızı kaybettik. 48 gün sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatlarıyla hemen dönüşüm sürecini başlattık.

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN 4 ANA BAŞLIĞI
Kurum, "Dönüşümü 4 ana başlık altında topladık. Deprem riski altındaki yapıların ve alanların dönüşümü. İlkim değişikliği sebebiyle sel, taşkın sayıları ve şiddetiyle artmaya başladı. Sel ve heyelan riski altındaki alanların dönüşümü. Bize emanet olarak bırakılan tarihi ve kültürel değerlerin korunması ve bu alanların yenilenerek, ihya edilerek dönüşüme tabi tutulması, gelecek nesillere net bir şekilde aktarılmasını sağlayacak tarihi kent merkezleri ve meydanların dönüşümü süreci. Şehrin içinde kalmış artık çöküntü haline gelmiş, hem vatandaşımıza hem de esnafımıza tam anlamıyla hizmet veremeyen ve şehrin ihtiyaçlarını bu anlamda karşılayamayan sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü" dedi.

KENTSEL DÖNÜŞÜM ANAYASASI
Murat Kurum, "Kentsel dönüşüm strateji belgesi ile kentlerin dönüşüm anayasası oluşturacağız. 19 Şubat valiliklerimize, belediyelerimize gönderdiğimiz genelge çerçevesinde, dönüşüm ilke ve esaslarını belirledik. Bu sayede her bir şehrimizin kendine özgü bir dönüşüm anayasası, planı olacak. Bu plana göre de o alanların bir bölümüyle değil, şehrin bütünüyle, yapılacak dönüşüm projeleri çerçevesinde öncelik sıralamasına göre de etaplar halinde dönüşüm sürecidir. Yine o şehirde belirlenecek dönüşüm alanı; şehrin kültürel ve geleneksel dokusuna uygun şekilde imar edilecek. O kentteki risk durumu, halkın beklentisi, finansal analizler, konut ve işyeri ihtiyacı ve çevresel etkiler göz önünde bulundurarak bu dönüşümü yürütmek istiyoruz. İlaveten, kentsel dönüşüm alanlarında Bakanlığımız, TOKİ, İlbank, Emlak Katılım Bankası, yerel idareler, vatandaşlarımız ve yatırımcılarımızın sorumluluklarını içeren "Kentsel Dönüşüm Rehberimiziö de hazırladık. Bu rehber doğrultusunda kentsel dönüşüm sürecini hızlandırmış olacağız" diye konuştu.

KENTSEL DÖNÜŞÜM RAKAMLARI
Kurum, "Dönüştürülmesi gereken 6.7 milyon konuttan, acil dönüştürülmesi gereken 1 milyon 500 bin konutun dönüşümünü 5 yıl içerisinde sağlamak. Ve bu çerçevede 100 bini İstanbul'da olmak üzere her yıl 300 bin konutun dönüşümünü sağlamak. Belirlediğimiz bu eylemle hali hazırda dönüştürülmesi gereken bu konutlarımızı da 5 yıl içerisinde dönüştürmüş olacağız. Bugüne kadar 152 bin konutumuzun ihalesini yaptık, 115 bin konutumuzu da tamamlayarak hak sahiplerine teslim ettik. 2023'e kadar da bakanlığımı TOKİ eliyle de bu 300 bin konutun en az yüzde 10 ile 15'ini her yıl yapacağız. Yani her yıl 30 bin konutun dönüşümünü bakanlık olarak biz belediyelerimizle birlikte yapacağız. Ve 5 yıl içinde de en az 200-250 bin konutla bu sürece katkı sağlamış olacağız. Hâlihazırda, Üsküdar'da 1849 konutu başlattık, yatay mimariye, Boğaz'ın siluetine uygun mimariyi yapacağız. Yine Esenler'de toplamda 60 bin rezerv konutu yapacağımız ve ilk etapta 8 bin konuta başlayacağız. Belediyelerimizle birlikte bunu yöneteceğiz. Gaziosmanpaşa'da vatandaşlarımızın mağduriyetine engellemek adına yıl sonuna kadar 4750 konutu bitireceğiz. Kâğıthane'de yıl sonuna kadar 850 konutumuz yatay mimariye İstanbul'un siluetine uygun şekilde yapacağız. Zeytinburnu'nda askeri lojmanlar olarak bildiğimiz alanda Zeytinburnu'nun geleceğine ilişkin çok önemli bir karar aldık. Hasılat paylaşımı verdiğimiz alanda Zeytinburnu'nun ihtiyaçlarını karşılamak üzere burayı rezerv alan ilan ettik. Bu alanda 700-750 konut inşa etmek suretiyle etaplar halinde Zeytinburnu'ndaki kentsel dönüşüm sürecini başlatacağız. Yine aynı bölgede yaklaşık 50 bin metrekarelik bir millet bahçesi yapacağız. Bağcılar'da 1015 olmak üzere, Güngören Tozporan mahallemizde yine kentsel dönüşümde önemli adımlar atacağız" dedi.

"25 BİNİ İSTANBUL'DA OLMAK ÜZERE TÜM TÜRKİYE'DE 65 BİN KONUTLUK KENTSEL DÖNÜŞÜM"
Kurum, "Bugün itibariyle, yıl içerisinde temeli atılan konutlarımızla birlikte, 25 bini İstanbul'da olmak üzere tüm Türkiye'de 65 bin konutluk kentsel dönüşüm sürecini şu an itibariyle başlatmış bulunuyoruz. Her yıl da yapacağımız o 300 bin konutu en az yüzde 10-15'ini bakanlık eliyle, belediyelerimizle birlikte bu sürece önemli bir katkı sağlayacağızö şeklinde konuştu.

KARADENİZ'E 15 BİN KONUT
Kurum, "1923-2016 yılları arasında ülkemizde meydana gelen afetler incelendiğinde, yaşanan can kayıplarının yüzde 90'ının depremlerden kaynaklandığını görüyoruz. Kalan yüzde 10'u ise heyelanlar, seller, taşkınlar nedeniyle meydana gelmektedir. Bilhassa 2018 ve 2019 yıllarında yaşadığımız seller ve heyelanlar maalesef bu oranı çok daha artırmıştır. Bunun başlıca sebebi iklim değişikliğine bağlı yağış artışı ve dere yataklarındaki sağlıksız yapılaşmalardır. Bildiğiniz üzere, 12 Temmuz'da da Karadeniz Bölgesi İklim Değişikliği Eylem Planını açıkladık. Bu çerçevede öncelikle dere güzergâhı içerisinde kalan taşkın ve sel riski taşıyan ne kadar bina varsa tek tek tespitlerini yaptık. O bölgede 15 bin yeni konut yapma kararı aldık. Vatandaşlarımızın can ve mal kaybını önlemek için bu çalışmalarımız başlatacağız" dedi.

"TARİHİ YARIMADA'DA KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ FATİH BELEDİYEMİZ İLE BİRLİKTE YAPACAĞIZ"
Murat Kurum, "Tarihi kent merkezleri ve meydanlar, ihya ve sağlıklaştırma çalışmalarıyla yenilenecek, tarihi hüviyetlerine kavuşturulacak. Doğal alanlarda, yaylalarda, koy ve kıyılarda yapılaşmaya müsaade edilmeyecek, koruma amaçlı plan ve projeler bu anlamda tamamlanacak dedi.

Kurum, "Bu kapsamda, öncelikli olarak; Ankara Hergelen Meydanı önem arzettiğimiz bir projemiz. İstanbul Fatih'te, Fatih Belediyemizle önemli bir süreç yapacağız. Tarihi Yarımada'da kentsel dönüşümü Fatih Belediyemiz ile birlikte yapacağız. Konya Mevlana Meydanı projesini gerçekleştireceğiz. Niğde Kaleiçi, Erzurum Hacı Cuma, Kastamonu Nasrullah Cami ve çevresi, Afyon Mısri Cami, Kayseri Kaleiçi gibi son derece önemli projelerle çalışmaları da yapıyor olacağız. Diyarbakır, Tokat, Amasya ve Giresun illerimizde de çalışmalarımıza başladık" diye konuştu.

İSTANBUL'DA KAÇAK YAPILAŞMA
Bakan Kurum, kaçak yapılaşmaya dikkat çekerek, "İstanbul'da bu süreçte hem valiliğimiz belediyelerimiz çok önemli bir süreci yürütüyorlar. Valiliğimizle, İstanbul Boğazı'nda tespit ettiği yapılara ilişkin çalışmaları yürütüyor. Belediyelerimizde ilçe sınırlarındaki bu yapılara ilişkin tespitleri sonucunda yıkım çalışmalarını yapıyor olacakö dedi.
Kurum, "Dönüşüme tabi tutulacak alanlarda yapılacak imar planlarıyla mülkiyet problemleri, imar planları yapılarak bu kentsel dönüşüm alanlarının dönüşüm sürecini hızlandırmakö diye konuştu.

İMAR BARIŞI
Bakan Kurum, imar barışına da dikkat çekerek, "İmar barışından faydalanan vatandaşlarımızın yapılarını güçlendirebilmeleri için mevzuat çalışması yapacağız. Vatandaşlarımızın oturdukları yapılarını deprem riskine karşı güçlendirebilmelerini sağlayacak ve güçlendirilebileceği teknik bilgiler ışığında tespit edilen yapılar, Yapı Kayıt Belgesi almak koşulu ile imar kanunundaki kısıtlamalara tabi olmaksızın mevcut yapı alanlarında herhangi ilave artış ve kullanım kararı değişikliği meydana getirmeden güçlendirme ruhsatı alabilecekler. Bu projeler kentin siluetine uygun olacak. Bu çerçevede her yıl 50 bin konutun güçlendirilerek, vatandaşlara yaşama imkanı sunacağız" dedi.

Görüntü dökümü:
-----------------
- Kurum'un açıklamaları
- Detaylar

========================

4- İMAMOĞLU, 15 TEMMUZ DEMOKRASİ OTOGARI'NDA AÇIKLAMALARDA BULUNDU

Elif YAVUZ- Kubilay ÖZEV/ İSTANBUL, (DHA) İSTANBUL Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 15 Temmuz Demokrasi Otogarı'nı ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Otogar esnafının sorunlarına ilişkin açıklamalarda bulunan İmamoğlu, "Bütün kiracıların muhatabı artık İstanbul Büyükşehir Belediyesi'dir. İBB mal sahibidir, başkası değilö dedi.

KİRALAR ECRİMİSİL USULÜYLE ÖDENECEK
Otogarı gezen İmamoğlu daha sonra basına yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Bugün bir ara tespit yapmak istedim otogarda. Önce otopark kısmını İSPARK olarak teslim aldık. Akabinde zaten sözleşmesi bitmiş olan bu alanın otobüs giriş çıkışlarını da denetim altına aldık. Tümüyle İBB tarafından yönetilmekte. Pazartesi itibariyle alındı. Bugün aslında baktığınızda 3 gün oldu. Bayrampaşa Otogarının otopark ve otobüs giriş-çıkışları bizim kontrolümüzde. Burada bulunan otobüs işletmeleri, benzin istasyonları ve bunu gibi birtakım işletmelerin tümü Büyükşehir Belediyesi'ne aittir. Dolayısıyla Emlak İstimlak Müdürlüğümüz şu anda bununla ilgili tespit yapıyor. Buradaki bütün işletmelerin ecrimisil usulüyle ücretlerini Büyükşehir Belediyesine ödemek zorundadır. Bütün kiracıların muhatabı artık İstanbul Büyükşehir Belediyesi'dir. Burada tapu diye bir şey yoktur. Burası işletmecilik olarak verilmiştir tümüyle artık İBB bünyesine geçmiştir" dedi.
"Dolayısıyla İBB mal sahibidir. Başkası değildir. Bu bir lütuf değil, 16 milyon insanın hakkını teslim almaktır." diyen İmamoğlu, "Geçmişe dönük de usulsüz işlem varsa onlarla ilgili arkadaşlarım da takipçisi olacaktır. Bu işlemleri Emlak İstimlak Müdürlüğü yönetecektir. Otogarın taşınması düşüncemizi de burada beyan edelim. Biz otogarın, yeni bir otogara taşınmasını önemsiyoruz. Bu konuda hem sektör temsilcileriyle hem de işletmecilerle ortak karar vermek adına oturup konuşacağız. Yeni otogarın nerede olması gerektiği konusunda ortak karar alacağız. Buraların yapımını da üstleneceğiz. Bunu bir ihaleyle de yapabiliriz, yap-işlet-devret usulüyle de yapabiliriz. Kendimiz yapıp işletebiliriz de. Yeni otogarın da bilime, eğitime dönük bir merkez olması konusunda bir ön düşüncemiz var. Buranın sorunlarının çözümü için tarih vermek işitiyorum. Ekim sonu burayı tekrar ziyarete geleceğim. ö diye konuştu.

KIRIK SANDALYE AÇIKLAMASI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın büyükşehir belediye başkanlarını davet ettiği toplantıda, bir gazetecinin oturduğu koltuğun kırılması sonrası yaşananlarla ilgili sorusu üzerine İmamoğlu, "Oturduğumuz koltuk durup, dururken kırıldı. Sayın Cumhurbaşkanı' israf yaptın' dedi. Ben de 'Bu israf değil, sandalye kırık' dedim. 'Olsun ikinci sandalyeye daha sağlam oturuyoruz' dedim. Bu tabii öyle bir magazin durum oluştu. Sandalye niye kırıktı? Onu Cumhurbaşkanlığı araştırsın. Ya sandalye firmasında bir sıkıntı var ya bakımını yapan da. Oturduğumuz yerler belliydi. Alfabetik sıraya göre dizilmiş durumdaydıö açıklamasında bulundu.

Görüntü dökümü:
----------------------
-Ziyaretten detaylar
-Basın açıklaması

========================

5 - CHP'Lİ BELEDİYEDEN CHP'LİYE 5 İHALE

Mehmet DEMİRKAYA/İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, geçen dönem Belediye Başkanlığı'nı yaptığı Beylikdüzü Belediyesi'nde, 2018 ve 2019 yıllarında düzenlenen 5 ihaleyi, eski CHP İlçe Yönetim Kurulu Üyesi olan Soner Yolal'ın şirketinin üstlendiği ortaya çıktı. İhalelerin toplam bedelinin 3 milyon 55 bin 584 TL olduğu öğrenildi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun geçen dönem başkanlık yaptığı Beylikdüzü Belediyesi'nce, 2018 ve 2019 yıllarında, 4'ü araç ve iş makinesi kiralama, biri malzeme alım işi olmak üzere 5 ihale düzenlendi. İhalelerin bedelinin toplamda 3 milyon 55 bin 584 TL olduğu öğrenilirken, bu ihaleleri 2014 yılında CHP ilçe yönetim kurulu üyesi olan Soner Yolal'ın firması Yolal İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şirketi'nin üstlendiği ortaya çıktı.

GEÇMİŞ OLSUN ZİYARETİ

İstanbul Ticaret Odası kayıtlarına göre 1994 yılında kurulan ve 3 milyon TL sermayeye sahip olan Yolal İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şirketi'nin tek sahibi Soner Yolal'ın sosyal medya hesaplarında, CHP ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili birçok paylaşım yaptığı belirlendi.
Yolal'ın şu anki Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ile de iletişimde olduğu öğrenildi. Çalık'ın Twitter'ında yaklaşık 7 ay önce rahatsızlanıp, hastanede tedaviye alınan Yolal'ı ziyaret ettiği sırada çekilen fotoğrafı bulunuyor.

'AHBAP- ÇAVUŞ İLİŞKİSİ BİTECEK' DEMİŞTİ

İhalelerin eski CHP ilçe yönetim kurulu üyesi Yolal'ın şirketince üstlenilmesinin ortaya çıkmasının ardından geçen hafta Ekrem İmamoğlu'nun ihtiyaç fazlası olan ve Yenikapı'da sergilenen araçlar için "Bu ahbap- çavuş ilişkisi bitecek" sözleri akıllara geldi. Öte yandan Ekrem İmamoğlu'nun CHP Beylikdüzü İlçe Başkanlığı'na ikinci kez aday olup seçildiği 2012 yılı kongresinde, Soner Yolal seçilen yönetim listesinde yer aldığı da öğrenildi.

Soner Yolal ise DHA muhabirinin bu iddialara ilişkin sorularına ise yanıt vermedi.

YOLAL İNŞAATIN ALDIĞI İHALELER

Yolal firmasının Beylikdüzü Belediyesi'nden aldığı ihalelerin, tarih sırasına göre özet bilgileri şöyle:

* Fen İşleri Müdürlüğü'nün, 30 Temmuz 2019 tarihinde düzenlediği 'Bölge Faaliyetlerinde Kullanılmak Üzere Kamyon ve İş Makinesi Kiralama İşi' ihalesini, 280 bin TL bedelle Yolal İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şirketi üstlendi. Beylikdüzü Belediyesi 4 aylık iş için Yolal firmasıyla 5 Eylül 2019 tarihinde sözleşme imzaladı. İhale kapsamında 3 damperli kamyon, 2 lastik tekerlekli yükleyici, bir paletli yükleyici, bir çift kabin kamyonet ve bir de kanal temizleme aracı kiralandı.

* Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nün, 28 Ocak 2019 tarihinde düzenlediği, '2019 Yılı Yeşil Alan Hizmetlerinde Çalıştırılmak Üzere Araç ve İş Makinesi Kiralanması İşi' ihalesini, 817 bin 250 TL bedelle Yolal İnşaat firması aldı. 10 aylık kiralanan araçlar için Belediye firma ile 18 Şubat 2019 tarihinde sözleşme imzaladı.

* Destek Hizmetleri Müdürlüğü'nün, 'Pazarlık' usulüne göre 28 Kasım 2018 tarihinde düzenlediği, 'İdari Binalar ve Muhtelif Sosyal Tesislerde Kullanılmak Üzere Montaj ve Uygulama Dahil Malzeme Alım İşi'ni, Yolal firması 183 bin 854 TL'ye aldı. Tek firmanın teklif verdiği ihale de konusu işin süresi 9 gün olarak belirtildi.

* Fen İşleri Müdürlüğü'nün, 'Pazarlık' usulüne göre 23 Kasım 2018 tarihinde, karla mücadele kapsamında düzenlediği 'Araç ve iş makinesi kiralama' ihalesini, 604 bin 480 TL bedelle Yolal firması aldı. Tek firmanın teklif verdiği ihale konusu işin süresi 30 gün olarak belirtildi.

* Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nün, 18 Nisan 2018 tarihinde düzenlediği, 'Yeşil Alan Hizmetlerinde Kullanılmak Üzere Araç ve İş Makinesi Kiralama' ihalesini Yolal firması, 1 milyon 170 bin TL'ye üstlendi. Söz konusu araçlar 9 aylığına kiralandı.

Görüntü Dökümü:
---------------
Yolal'ın ofisi

===================

6- İBB'DEN ÜNİVERSİTE SINAVINI KAZANAMAYANLARA 1 YIL DAHA İNDİRİMLİ ULAŞIM KARTI

Mehmet DEMİRKAYA/İSTANBUL,(DHA) İSTANBUL Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi, Yükseköğretin Kurumları Sınavı'nı (YKS) kazanamamış öğrencilerin, bir yıl daha indirimli ulaşım kartı kullanmasına karar verdi. Kararda ayrıca ücretli öğretmenlik yapanların da indirimli ulaşım kartı alması karara bağlandı.
Bu arada İETT Genel Müdürlüğü'ne Hamdi Alper Kolukısa atandı. Atamayla ilgili bilgi İBB Meclisi'ne verildi.
İBB' Meclisi, Eylül ayı toplantılarının ikinci oturumunu yaptı. İBB Meclis oturumuna, AK Partili Meclis 1. Başkanvekili Göksel Gümüşdağ başkanlık etti. İBB Meclisi, AK Parti grubu tarafından teklif edilen, liseden mezun olup da YKS sonucuna göre bir bölüme yerleşememiş öğrencilerin kartlarının süresinin 1 yıl daha uzatılmasını görüştü. Teklif oybirliğiyle kabul edildi. Buna göre söz konusu öğrenciler ulaşım kartlarını 40 lira karşılığında 200 geçiş olarak uzatabilecek. Ayrıca toplu ulaşımda öğretmenlere uygulanan indirimden, ücretli öğretmenlik yapanların da yararlanmasına karar verildi.

İBB Meclis toplantısında alınan bir diğer karara göre, Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı'nın adı, Bağımlılıkla Mücadele ve Rehabilitasyon Daire Başkanlığı olarak değiştirildi. Teklif oy birliğiyle kabul edildi. Ayrıca başkanlığa bağlı Bağımlılıkla Mücadele ve Rehabilitasyon Müdürlüğü kurulması da kararlaştırıldı.

İETT'YE ATAMA
İBB Meclisi'ne yapılan bilgilendirmeye göre, görevinden istifa eden Ahmet Bağış'ın yerine İETT Genel Müdürlüğü'ne Hamdi Alper Kolukısa atandı.

KOLUKISA KİMDİR?
Hamdi Alper Kolukısa 1979 yılında Tokat'ta doğdu. Atatürk Üniversitesi İktisat Bölümünden 2002 yılında mezun oldu. Türk Silahlı Kuvvetlerinin açtığı sınavı kazarak 2004 yılında Kara Harp Okulu'ndan Teğmen rütbesi ile mezun oldu. Jandarma Genel Komutanlığı'nda teğmen, üsteğmen ve yüzbaşı rütbeleri ile görev yaptı. 2014 - 2019 yılları arasında Muğla Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı yaptı. Türkiye Belediyeler Birliği UKOME ve Mevzuat Komisyonu Başkanlığı yapan Kolukısa, evli ve iki çocuk babası.

Görüntü dökümü:
--------------
-Meclisten detaylar
-Oylamadan detay

======================

7- ADLİYENİN ÇIKIŞINDA SİLAHLA ADAM YARALAYAN KİŞİ VE ARKADAŞI TUTUKLANDI

Haber: Yüksel KOÇ / İstanbul DHA
Duruşma çıkışı adliyenin karşısındaki Mustafa Kemal Caddesi üzerinde Cengiz Yılmaz'ı silahla bacaklarından yaralayan Bektaş Aslan ve motosikleti süren Alperen U., tutuklandı.
Önceki gün İstanbul Anadolu 3. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davanın ardından adliyenin dışına çıkan Cengiz Yılmaz'ı silahla yaraladıktan sonra olay yerinden motosiklet ile kaçarken yakalanan Bektaş Aslan (24) ve Aslan'ı motosiklet ile kaçırmaya çalışan Alperen U. (17), emniyet işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildiler.

HAKİMLİKTEKİ SORGUSU
Soruşturmayı yürüten savcı, her iki şüpheliyi de tutuklanmaları talebi ile mahkemeye sevk etti. Sulh Ceza Hakimliği'nde sorgusu yapılan Bektaş Aslan, olay günü arkadaşım Ramazan'ın çocuk ağır ceza mahkemesinde görülen duruşmasına katılmak için adliyeye geldiğini söyledi. Aslan, "Gelme sebebim, karşı tarafın kalabalık olabileceğini düşündük. Arkadaşıma yardımcı olmak istedim. Duruşma salonunun önünde beklerken karşı taraf kalabalık bir gruptu. Ben de bundan tedirgin olunca adliyeden çıktım ve arka tarafta yolun karşısındaki kafeye gidip arkadaşımı beklemeye başladım. Bu sırada arkadaşım Alperen U. gelmişti. Kendisinin motosikleti vardır. Sabah adliyeye gelirken yanımda ruhsatsız tabancamı da getirmiştim. Ancak Alperen ve Ramazan tabancanın yanımda olduğunu bilmiyorlardı. Adliyeye girmeden önce tabancayı adliyenin karşısında bulunan otoparktaki herhangi bir aracın altına sakladım. Adliyeden çıktıktan sonra aldım" dedi.

Duruşmanın bitmesinin ardından karşı tarafın adliyenin açık otoparkından yola doğru çıktığını söyleyen Bektaş Aslan, "Şahıslar, beni adliye içerisinde Ramazan'ın yanında gördükleri için arkadaşı olduğumu anladılar ve bana tehditvari şekilde el kol hareketi yaptılar. Ben de bu durumdan tedirgin oldum ve bir anlık tepki sonucu belimdeki silahı çıkartarak karşı tarafın ayaklarının önüne doğru iki el ateş ettim. Şahısların ayaklarına sıkmadım. Bu sırada Alperen'in motosikletinin üzerindeydik ve ben arkada oturuyordum. Ben silahla ateş edince Alperen bende silah olduğunu bilmediğinden muhtemelen heyecanlandı ve trafiğin ters şeridine bu yüzden girmiş olabiliriz. Bir anlık telaş sonucu silahımı ateşledim. Kesinlikle Ramazan ya da başka herhangi birisi bu konuda beni azmettirmedi ve yönlendirmedi. Tamamen kendi eylemimle olayı gerçekleştirdim. Olay sonrasında ben motosikletten inerek koşmaya başladım. Arkamdan çok sayıda silah sesi duydum. Ancak arkamı dönüp bakmadım. Karşı tarafın ateş etmiş olabileceğini düşündüm. Kaçmaya devam ettim. Zaten bir süre sonra polis memuru beni ayağımdan vurarak etkisiz hale getirdi ve yakalandım. Polis memurlarından herhangi bir şikayetim yoktur. Vuran polis memuruyla helalleştim. Polise silah doğrultmak gibi bir harekette de bulunmadım" dedi.

Alperen U. (17) ise savunmasında, arkadaşı Bektaş Aslan'ı bırakmak için adliyeye geldiğini, duruşmaya katılmadığını, motosiklet ile ilerlerken silah sesi duyunca telaşlanıp ters şeride girdiğini söyleyerek suçlamaları kabul etmedi.

Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, şüpheli Bektaş Aslan "Olası kast ile öldürmeye teşebbüs" suçundan, motosikleti kullanan Alperen U.'yu ise "Kasten adam öldürmeye teşebbüse iştirak" suçundan tutuklanmalarına karar verdi.

NE OLMUŞTU?
10 Eylül Salı günü İstanbul Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davaya katılmak için adliyeye gelen Bektaş Aslan, duruşma çıkışı adliyenin karşısındaki caddede duran karşı tarafın yakınlarının üzerine, diğer şüpheli Alperen U.'nun kullandığı motosikletin üzerinden ateş açtı. Bektaş A.'nın açtığı ateş sonucu Cengiz Yılmaz bacağından yaralandı.
Olaydan sonra Bektaş Aslan, polis tarafından bacağından vurularak gözaltına alındı. Bektaş Aslan önce hastaneye kaldırıldı, tedavisinin ardından da emniyete götürüldü. Motosiklet ile olay yerinden uzaklaşmaya çalışan Alperen U.'da polis tarafından gözaltına alındı. Şüpheliler emniyet işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildiler.

Görüntü dökümü:
-------------
-ARŞİV

========================

8- ÇAĞLA ŞIKEL, VERGİDE USULSÜZLÜK DAVASINDAN BERAAT ETTİ

Hayati ARIGAN/Ruken KADIOĞLU/İSTANBUL (DHA) - VERGİDE usulsüzlük yaptığı iddiasıyla 5 yıla kadar hapis cezası talebiyle yargılanan manken Çağla Şıkel, delil yetersizliğinden beraat etti.
Vergi müfettişlerinin 'bağımsız manken ve modellerin faaliyeti' kapsamında yaptıkları denetimlerde Çağla Şikel adına 2013'te satışa dayanmayan sahte faturalar düzenlendiği tespit edildi. Vergi müfettişleri Çağla Şıkel'e önce yüklü miktarda vergi cezası kesti, ardından İstanbul Cumhuriyet Savcılığı vergide usulsüzlük yaptığı iddiasıyla ihbarda bulunuldu. Savcılık vergide usulsüzlük suçlaması için 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı.

MUHASEBECİSİNİ SUÇLADI
Suçlamayı kabul etmeyen Çağla Şikel, olaydan vergi cezası gelince haberdar olduğunu belirterek, söz konusu eylemin bilgisi dışında olduğunu ve eski muhasebecisi Erdal D. tarafından yapıldığını ileri sürdü. Erdal D.'ye 370 bin TL gönderdiğini belirten ünlü manken, muhasebecisi tarafından mağdur edildiğini ifadesinde söyledi.

BİLİRKİŞİ: ŞIKEL SAHTE BELGELERİ BİLEREK KULLANMADI
Mahkemenin dosyayı gönderdiği bilirkişi tarafından Şıkel'in sahte olduğu iddia edilen belgeleri bilerek kullandığı yönünde somut bir tespitin olmadığını rapor etti.

YETERLİ DELİL ELDE EDİLEMEDİ
İstanbul 25. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen duruşmaya Çağla Şıkel'in avukatı katıldı. Hakim, Şıkel'in cezalandırılmasına yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin, inandırıcı delil elde edilemediği ve yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçesiyle beraatine karar verdi.

============================

9- ESKİ VALİ HÜSEYİN AVNİ MUTLU, İKİ TAŞERON İŞÇİNİN ÖLÜMÜ DAVASINDA BERAAT ETTİ

Serpil KIRKESER - Ruken KADIOĞLU/İSTANBUL, (DHA) İKİTELLİ Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) 2010 yılında iki taşeron işçinin elektrik akımına kapılarak ölmesi olayında, vali olması nedeniyle İkitelli OSB Başkanlığı'nda Yönetim Kurulu Başkan sıfatı bulunduğu için kazada sorumluluğu olduğu iddia edilen Hüseyin Avni Mutlu'nun da aralarında bulunduğu 3 sanık beraat etti. Vefat eden bir sanık hakkındaki dava da düştü.

MAHKEME KARARINI AÇIKLADI
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar katılmazken, avukatları hazır bulundu. Cumhuriyet Savcısı duruşmada açıkladığı esas hakkındaki mütalaasında tutuksuz sanıklar Hüseyin Avni Mutlu, Hasan Tahsin Karagöz ve Nihat Tunalı hakkında Ceza Muhakemesi Kanunun'da yer alan "yüklenen suç açısından failin kast veya taksirinin bulunmaması" gerekçesiyle ayrı ayrı beraat kararı verilmesini istedi. Savcı, vefat eden Tahir Oruç hakkında ise düşme kararı verilmesini talep etti. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Mutlu, Karagöz ve Tunalı'nın beraatine karar verirken, hayatını kaybeden sanık Oruç hakkında ise düşme kararı verdi.

DAVANIN GEÇMİŞİ
İkitelli Organize Sanayi Bölgesi'nde 22 Ağustos 2010'da trafo bakım, taşeron firmada temizlik ve onarım işinde çalıştırılan Erkan Karataş ve Satılmış Çolakoğlu'nu elektrik akımına kapılarak kaldırıldıkları hastanede hayatlarını kaybetmişti. Kaza ile ilgili Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, bilirkişi raporuna göre kusurlu bulunan İkitelli OSB'deki elektrik mühendisleri ve taşeron firma yetkilisi sanıklar değişik hapis cezasına çarptırılmıştı. Bilirkişi raporuna göre aralarında İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun da bulunduğu o dönem İkitelli OSB'de Yönetim Kurulu üyelerinin de olayda sorumluluğu olduğu iddiasıyla haklarında 2015 yılında suç duyurusunda bulunuldu. Kocaeli Savcılığı da 2016 yılında sanık Hüseyin Avni Mutlu ve yönetim kurulu üyeleri Hasan Tahsin Karagöz, Nihat Tunalı ve Tahir Oruç hakkında "Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi ise yetkisizlik kararıyla dava dosyasını İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermişti.

============================

10- DOLMABAHÇE SARAYI'NDAKİ EN BÜYÜK ALTIN VARAK ÇERÇEVELİ TABLO RESTORASYONDA

Hakan KAYA-Hasan YILDIRIM/İSTANBUL,(DHA)
Dolmabahçe Sarayı'nın Selamlık Salonu'nda restorasyon çalışması yapılan "Sürre Alayı" tablosu altın varak çerçevesi bakımından sarayın en büyük tablo çerçevesi olma özelliğine sahip. Restorasyon çalışması süren tablonun 3 aylık bir çalışmanın ardından ziyarete açılacağı öğrenildi.
Dolmabahçe Sarayı'nın Selamlık Salonundaki yazı dairesinde geçtiğimiz ay restorasyon çalışmalarına başlanan "Süreyye Alayı" tablosu 1873 yılında Mısır Hidivi İsmail Paşa'nın siparişiyle İtalyan ressam Stefano Ussi tarafından resmedilmiştir. "Sürre Alayı" 25 metre kare boyutuyla Dolmabahçe Sarayı'nın en büyük ikinci tablosu olma özelliğine sahip bu tablo aynı zamanda altın varak çerçevesi bakımından da sarayın en büyük tablosu. Tablonun ihtişamlı çerçevesinin bordür kısmında 'Kufi' hat ile yazılmış Al-i İmran Suresinin 126. ayeti yer alıyor. Ayette, "Düşmanları bozguna uğratmak için gereken yardım ancak güçlü ve hâkim olan Allah katındandır" deniliyor. Kurban Bayramı öncesinde gerçekleştirilen hac yolculuğundaki atmosferi detayları ile resmedilen tablo İsmail Paşa tarafından Osmanlı Padişahı Sultan Abdülaziz'e hediye edildiği düşünülüyor.

SARAYDAKİ EN BÜYÜK ALTIN VARAKLI ÇERÇEVE
Restorasyon çalışmaları hakkında bilgi veren Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı Altın Varak Atolyesi Koordinasyon Sorumlusu Arzu Kural, "Şuan 14 no'lu yazı dairesi 'Sürre Alayı' tablosunun önündeyiz. Mısır Hidivi İsmail Paşa tarafından 1873 tarihinde yaptırılmıştır. Çerçevenin özelliklerinden birisi kurumumuz envanterine kayıtlı en büyük altın varaklı çerçeve özelliğini taşımaktadır. 6 metre 38 santim genişliğinde 4 metre 5 cm yüksekliğindedir. Çerçevenin bir diğer özelliği dört bir yanını çevrelemiş olan altın varaklarla bezenmiş ayet yazılı olmasıdır. Bu ayet Al-i İmran Suresi'nin 126. bölümü olan ' Yardım ve zafer ancak mutlak güç sahibi Allah katındadır' yazmaktadır. Bu yazı İslam hat sanatının bilinen en eski yazı türü olan kufi olarak yazılmıştır. Çerçevenin restorasyonunu 3 ay içinde tamamlamayı planlamaktadır. Tablo 3 ay sonra bütün görkemiyle yeniden ziyaretçilere açılacak" dedi.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Restorasyon çalışması yapılan tablodan görüntü
-Restorasyon çalışmalarından görüntü
-Altın varak üzerine işlemeli Kufi yazısı
-Arzu Kural ile röp
-Genel ve detaylar
==========================
11- İSTANBUL HAVALİMANI'NDA KAÇAK PIRLANTAYLA YAKALANDI

Çağatay KENARLI İSTANBUL, (DHA)

İSTANBUL Havalimanı'nda Hindistan'dan gelen bir yolcunun valizinde yapılan aramada, 9 klipsli poşette toplam 69,57 gram ağırlığında kaçak pırlanta ele geçirildi.

İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri havalimanına gümrüksüz ve kaçak yollarla kaçak eşya getirileceği bilgisi üzerine harekete geçti. 30 Ağustos'ta Hindistan'ın Mumbai şehrinden İstanbul Havalimanına gelen bir kişinin davranışlarından şüphelenen polis ekipleri, bu kişiyi takibe aldı. Durdurulan şüpheli Y.D'nin valizinde yapılan aramalarda 9 klipsli poşette toplam 69,57 gram piyasa değeri 500 bin lira dolayında olan pırlanta ele geçirdi. Gözaltına alınarak Vatan Caddesi'nde bulunan Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğüne getirilen Y.D. emniyetteki işlemlerinin ardandan sevk edildiği adliyede çıkartıldığı mahkeme tarafından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı.

Görüntü Dökümü

-------------

(Polis Kamerası)

-Şüphelinin havalimanı içindeki fotoğrafları

-Polis ekiplerinin ele geçirdiği pırlantalar

-Genel ve detaylar

=========================

12- LASTİK VE AKÜ HIRSIZLARI KAMERADA

Buse PEHLİVAN/İSTANBUL,(DHA)
İstanbul'da 5 ayrı ilçede girdikleri iş yerlerinden lastik ve akü çalan hırsızlar son işlerinde polise suç üstü yakalandı. Hırsızlık olaylarına ait görüntüler güvenlik kameralarına yansırken, biri çocuk toplam 3 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi. Asayiş Şube Müdürlüğü, Hırsızlık Büro Amirliğine bağlı ekipler, son bir ay içerisinde Başakşehir, Arnavutköy, Küçükçekmece ve Gaziosmanpaşa ilçelerinde meydana gelen iş yerlerinden ve park halindeki otomobillerden yapılan hırsızlık olayları üzerine harekete geçti. Ekipler, hırsızlık olaylarının meydana geldiği bölgelerde ve çevrelerinde bulunan güvenlik kamerası görüntülerini inceleyerek şahısların kimliklerini ve olayda kullandıkları aracı tespit etti. İncelemeler neticesinde şüphelilerin kullandıkları aracın plakasının çalıntı olduğunu belirledi. Bunun üzerine polis, kimlikleri ve kullandıkları araç belirlenen şahısları yakalamak için çalışma başlattı.

SUÇÜSTÜ YAKALANDILAR
Ekiplerin şahısları yakalamaya yönelik çalışmaları sürerken, 2 Eylül Pazartesi günü Bayrampaşa'da bir iş yerinden hırsızlık yapıldığı ihbarını alan polis, kimlikleri ve araçları önceden tespit edilen şahısların kaçış güzergahları üzerinde detaylı bir inceleme yaparak, hırsızları kısa süre içerisinde buldu. Şüphelilerin Güngören'de bir başka hırsızlık olayını gerçekleştirmek üzere olduklarını farkeden polis, şüphelileri suçüstünde yakalandı. Haydar K.'nın (30) 4, Fırat K.'nın (18) 13 ve küçük yaştaki H.G.'nin (14) ise 1 adet suç kaydı olduğu öğrenildi.

TUTUKLANDILAR
Haydar K. ve Fırat K. Asayiş Şube Müdürlüğü'nde, H.K. ise Çocuk Şube Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şüpheliler çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

OLAY ANLARI GÜVENLİK KAMERALARINA YANSIDI
Şüphelilerin hırsızlık için girdikleri iş yerlerinin önüne araçlarını sıfır olarak yerleştirdikleri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayrampaşa'da girdikleri iş yerinden çaldıkları otomobil lastiklerini araçlarına yükledikleri görüldü.

Görüntü Dökümü:
-------------------
-GÜVENLİK KAMERALARI
-Şüphelilerin hırsızlık eylemi gerçekleştirdiği iş yerlerine araçlarıyla gelmesi
-Şüphelilerin araçlarını iş yerlerine sıfır olarak yanaştırması
-Şüphelilerin çaldıkları otomobil lastiklerini araçlarına taşıması
-AKTÜEL
-Şüphelilerin şube çıkışı

=============================
13- (ÖZEL) D-100 KARAYOLU'NDA 2 MOTOSİKLETLE TEHLİKELİ YOLCULUK

Büyükçekmece D-100 Karayolu'nda bir motosikletli, başka bir motosikleti ayağıyla ittirerek götürürken hem kendilerini hem de yoldaki diğer sürücüleri tehlikeye soktu.

Haber-Kamera: Alper KORKMAZ / İSTANBUL, (DHA)
Büyükçekmece'de dün akşam saatlerinde Büyükçekmece D-100 Karayolu Beylikdüzü istikametinde benzini bittiği öğrenilen bir motosikleti bir başka motosikletli ayağıyla ittirerek götürdü. Trafikte uzun süre bu şekilde ilerleyen iki sürücü hem kendilerini hem de diğer sürücüleri tehlikeye soktu. O anlar kameraya yansıdı.

Görüntü dökümü:
-----------------
-Ayakla ittirilerek götürülen motosiklet

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler