Didim'e düşen göktaşı, inceleniyor
Didim İlçesi'ne bağlı Altınkum sahiline 3 hafta önce düşen göktaşı, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nde (ÇOMÜ) inceleme altına alındı.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mehmet Emin Özel, 3 hafta önce Didim'de vatandaşların gökyüzünde alev topu görmelerinin ardından bölgede araştırma yapıldığını belirterek, "Bu olayın duyulmasının ardından bölgeye giderek araştırma yaptık ve sonunda bu göktaşlarından bir parçanın Didim sahilinde bir vatandaşın önüne düştüğünü belirledik. Vatandaş bu göktaşını bize uzun süre vermek istemedi. Güçlükle bunu kendinden alabildik ve üniversitemize getirdik. Şu an su parçayı üniversitemizde inceliyoruz" dedi.
Prof. Dr. Mehmet Emin Özel, TÜBİKAT'la yapılan ortaklaşa bir çalışma kapsamında "Türkiye Meteor ve Meteor Kraterleri Envanteri"nin hazırlanması için çalışma yaptıklarını anlatarak, "3 yıl sürecek bu çalışmanın şu an 1.5 yıllık kısmını tamamladık. Bu zamana kadar Türkiye genelinde 13 tane meteor kraterinin olduğu biliniyor. Bunların da 5 tanesinin yerini belirledik. Geri kalanların da yerlerini belirleme çalışmalarımız sürüyor. 8 kişilik ekibimizle bu çalışmayı sürdürüyoruz. Bizler meteorları bulmaya ve toplamaya yeni başladık. Tabii MTA'da 8-10 tane meteorun bulunduğu bir koleksiyon var. Birkaç yerde de bu meteorların olduğunu belirledik. İşte Türkiye'deki bütün bu meteorları ve meteor kraterlerini bir envanter altında toplamak için bir çalışma başlattık. Bu çalışmamız 1.5 yıldır sürüyor. Bulabildiğimiz bütün meteorları da aynı envantere koyacağız. Bütün bunlardan oluşan bir web sitesi yapacağız. Öyle ki Türkiye'de ve dünyada herkes bu bilgilere bakarak Türkiye'de kaç tane meteor krateri var, bunların büyüklükleri ne öğrenebilecek" diye bilgi verdi.
"5 MİLYAR YIL ÖNCEKİ DURUM HAKKINDA GENİŞ BİLGİ EDİNEBİLECEĞİZ"
Göktaşlarının güneşin etrafında dolanan, henüz gezegen şekline dönüşememiş kalıntıların birer parçası olduğunu hatırlatan Özel, "Bunlar ayrıca dünyamızın oluşunda ortaya çıkan ilk bulutun belirli bir evresinde oluşan cisimler. Bunların bazılarının yaşı dünyanın yaşından da büyük. Dolayısıyla bunların ne içerdiğini ve gibi bilgiler taşıdığını öğrendiğimiz zaman dünyanın nasıl ortaya çaktığını, güneş sistemini ve diğer gezegenlerin nasıl ortaya çıktığını anlayabileceğiz. Yapacağımız bu incelemelerde göktaşları ile ilgili bütün bilinmeyenleri ortaya çıkardığımızda o göremediğimiz 4.5-5 milyar yıl önceki resmi hayal edebileceğiz. Bunu da tabii doğru olarak hayal edebileceğiz. Çünkü elimizde şahitler olabilecek. Bu tip çalışmaları Türkiye'de ne yazık ki şimdiye kadar doğru dürüst yapmıyorduk. Şimdiye kadar bu göktaşlarını MTA bazen topluyordu. Bazen de Ege Üniversitesi'nde bir grup vardı. Şu an çalışmayan bu grup onları topluyordu. Halen TÜBİTAK adına bu işi Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) olarak biz yapıyoruz" dedi.
