BİZE ULAŞIN
Dilek Doğan'ın ailesi ve avukatı Sarıyer Küçükarmutlu'daki Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Cemevi'nde basın açıklaması yaparak, duruşma öncesi yaşanan süreci anlattı. Baba Metin Doğan, sadece adalet istediklerini bunun için kurdukları 'Adalet Çadırı'nın defalarca polis saldırısına maruz kaldığını belirterek, "Dilek Doğan adına kurulan bir adalet çadırı vardı. İsteğimiz Dilek Doğan'ın katilinin bir an önce yargılanıp tutuklanmasıydı. Bu çadırda açlık grevindeki insanlar sadece adalet istiyorlardı. Dilek'le ilgili olarak bizim istediğimiz tek şey adalettir. Ancak bu adam halen daha dışarıdadır. 17 Şubat'ta mahkemesi var. Tüm basını oraya bekliyoruz" dedi.
'DİLEK'LE BİRLİKTE BİZİM AİLEMİZİ DE ÖLDÜRDÜ'
Kızının katilinin yargılanmasını istediğini belirten anne Aysel Doğan, "O adam şimdiye kadar yargılanmalıydı, hele o görüntülerden sonra. Dilekle birlikte bizim ailemizi de öldürdü. Kızım ne yapmıştı? Suçu neydi? 'Terörist' dediler, 'bombacı' dediler ancak bunların hiçbiri olmadığı ortaya çıktı" dedi.
Anne Doğan, "Mahkemede Dilek'in katiliyle yüz yüze gelirseniz ne söylemek istersiniz" sorusu üzerine, "Gelirse ne yaparım, ne derim bilmiyorum. Ona 'kızımı niye vurdun, Dilek'ime nasıl kıydın' diye soracağım" dedi.
Dilek Doğan'ın vurulma anı;
Baba Metin Doğan ise aynı soruya, "Adaletin onu bizim karşımıza çıkarmayacağını çok iyi biliyoruz" diye karşılık verdi.
'ORTAYA ÇIKAN GERÇEKLERE RAĞMEN KATİL KORUNUYOR'
Dilek Doğan'ın ölümden sonra yaşanan süreci anlatan Avukat Günay Dağ, sürekli Dilek'in vurulması ve sonrasında yaşanan hukuksuzlukları anlattıklarını belirterek, "Açığa çıkan onca gerçeğe rağmen Dilek'in katili korunuyor. Bu olayla ilgili basına yanlış bilgiler servis edildi. Bir çatışma esnasında Dilek'in vurulduğuna ilişkin yine Dilek'in aranan şahıs olduğuna ilişkin haberler çıktı. Bunların yalan olduğuna ilişkin defalarca açıklamalarda bulunduk. Ortaya çıkan görüntülerde ne çatışma çıktığı ne de arbede vardı. Silah kullanılmasını gerektirecek bir durum yokken kullanıldı. Dilek'in katili dışarıda gezerken burada Dilek için adalet isteyenler saldırı altındalar. Biz burada Dilek'in ailesi, dostları, Armutlu halkı olarak adalet mücadelesi yürütüyoruz" diye konuştu.
Dilek Doğan, 18 Ekim 2015 sabahı Sarıyer Küçükarmutlu'daki evinde polisin araması sırasında vuruldu. Çatışma sırasında vurulduğu iddia edilen Dilek Doğan'ın, daha sonra ortaya çıkan görüntülerde arama sırasında Özel Harekât Şubesi'nde görevli polis Y.M.'nin silahından çıkan kurşunla vurulduğu ortaya çıktı.
Ağır yaralanan Dilek Doğan, kaldırıldığı hastanede bir hafta sonra yaşamını yitirdi. Polis Y.M. hakkında ise 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
EMNİYET'İN OLAY SONRASI AÇIKLAMASI
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden Dilek Doğan'ın silahla yaralanmasına ilişkin yapılan açıklamada, "Aile fertlerinden M.D. isimli şahsın görevli personelin silahını elinden almaya çalışması esnasında yaşanan arbede sonucu ikamette bulunan D.D. isimli şahıs göğsüne isabet eden tek mermi girişiyle yaralanmıştır" denildi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, A.B.D. Başkonsolosluğuna yönelik DHKP/C terör örgütü tarafından gerçekleştirilen silahlı saldırının firari şüphelisi H.R.K.'nın yakalanması için 16 adrese baskınlar yapıldığına dikkat çekilerek, "Hedef şahsın bulunabileceği adreslerden biri olarak değerlendirilen ve İlimiz Sarıyer İlçesinde bulunan bir adrese polis tanıtıcı yelekler giyilerek yeterli sayıda kuvvet ile gelinmiş, ikamet çevresinde gerekli çevre emniyeti alınarak söz konusu ikamete girilmiş, görevli arama ekipleri tarafından galoş ve eldiven giyilmeksuretiyle usulüne uygun şekilde, aile fertlerinin ve hazurunun katılımıyla arama işlemine geçilmiştir. Arama işleminin devam ettiği sırada aile fertlerinin çıkardıkları kargaşa ve aile fertlerinden olan M.D. isimli şahsın operasyon güvenliğini sağlamakla görevli personelin silahını elinden almaya çalışması esnasında yaşanan arbede sonucu ikamette bulunan D.D. isimli şahıs göğsüne isabet eden tek mermi girişiyle yaralanmıştır. Yaralı şahıs olay yerinde bulunanlar tarafından hastaneye intikal ettirilmiştir. Söz konusu olay ile ilgili adli ve idari tahkikat başlatılmıştır" ifadeleri kullanıldı.
(DHA)
