Vural, ''Herkes birbirini dinliyor. Dinleyen kim acaba? Bunun kasetlerini kim alıyor, onu merak ediyorum. Number One mi acaba?'' diye sordu.
Vural, düzenlediği basın toplantısında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'in dinlenildiğine ilişkin haberlerin sorulması üzerine, herkesin, herkesi dinlediğini söyledi.
''Dinleyen kim acaba? Bunun kasetlerini kim alıyor, onu merak ediyorum. Number One mi acaba? CD'ler kimde, kime kime gidiyor, servis kime yapılıyor?'' diye soran Vural, ''Böyle bir zorbalığın olamayacağını'' söyledi.
Vural, hakim ve savcıların dinlendiğini, hukukun ayaklar altına alındığını, Türkiye'nin hukuk devleti ilkesinden uzaklaştığını öne sürerek, ''Darbeci bir hükümet anlayışıyla, despot bir hükümet anlayışıyla Türkiye yönetilir hale gelmiştir. Baskı, şiddet, hiddet, öfke, sindirme, manipülasyon, her yol mubah bunlarda. Doğrusu yadırgadığımı söyleyemem'' diye konuştu.
Dinlemelerin çok yanlış olduğunu ifade eden Vural, şöyle devam etti:
''Milletvekilleri, dinlenildiğimden ve bu dinlenen hususların yanlış değerlendirileceğinden dolayı herkes endişe içerisinde. Demokrasi geriye gidiyor.
Qua Vadis? Nereye kadar, endişe korku, korku imparatorluğu... Meclis Başkanına şu, bir diğeri şu, şu yapılacak... Bürokratlar, Meclis adına basın açıklaması yapıyor. Korumalar milletvekili yerlerine oturuyor. Nereye gidiyoruz? Biz bunları kaybediyorsak, sözde demokratik açılım... Bütün kazanımlarımız gidiyor. Hoşgörü ve uzlaşma diye bir şey kalmadı Mecliste. Bu siyasal zihniyet Türkiye'yi uçuruma götürüyor, demokrasiden uzaklaştırıyor. Kimliklerimizi kaşıyorlar, her şeyi kaşıyorlar. Gelin hep birlikte özgürlüğümüze sahip çıkalım.''