ANKARA (İHA) - Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, insanoğlunun yapabildiği her fiziki deneyin Allah'ın iradesi, bilgisi ve onayı dahilinde olduğunu, bilimsel nitelikteki deneylerin Allah'ın yarattığı sünnetüllah çerçevesinde, dünya hayatı için koyduğu kurallar kaideler ve imkanlar çerçevesinde olageldiğini söyledi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, gazetecileri verdiği iftar yemeğinde gündemle ilgili soruları cevaplandırdı. Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi'nde yapılan deneyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Bardakoğlu, insanoğlunun yapabildiği her fiziki deneyin Allah'ın iradesi, bilgisi ve onayı dahilinde olduğunu, bilimsel nitelikteki deneylerin Allah'ın yarattığı sünnetüllah çerçevesinde, dünya hayatı için koyduğu kurallar kaideler ve imkanlar çerçevesinde olageldiğini söyledi. Onun için
bunların hep keşif olduğuna dikkat çeken Bardakoğlu, "Keşif demek olan bir şeyi ortaya çıkarmaktır. Onun için keşifler Yüce Allahı'n yarattığı imkan ve varlığı, insanoğlunun adım adım açması, anlaması, algılaması ve ortaya çıkarması demektir. Bu tür keşifler ilahi irade ile yaratılış karşıtı değildir. İnsanoğlu Allahın verdiği akılla, imkanla yol alıyor. Bu ilahi irade sünnetüllah çerçevesinde cereyan etmektedir" dedi.
Allah'a rağmen bir bilimsel deney yapılmadığını kaydeden Bardakoğlu, "Allah'a rağmen bilimsel deney yapılamaz. İnsanoğlu, Allah'ın verdiği imkanlar ölçüsünde deney yapar. Allah'ın egemenliği çok mutlak bir egemenliktir. Kabul edilse de edilmese de herkes onun egemenliği altında yaşar" diye konuştu.
Bir gazetecinin televizyonlarda yapılan dini programlarla ilgili sorusu üzerine Bardakoğlu, "Bu yıl Ramazan ayına huzurlu ve sükunetle girdik. Fakat televizyonlarda zaman zaman insanları rahatsız eden dini konularda programlar yapılıyor. Bunların birincisi çok ağır melonkoli olan programlar. İkincisi ise çok haddi aşan eleştirilerin yapıldığı programlar var. Bu arada televizyon ekranlarında gelin-kaynana, iki komşu kavgaları da olmamalı. İlginç olan her şey reyting yapıyor. Fakat ilginç olması demek, çok doğru ve ahlaklı olması anlamına gelmez" şeklinde konuştu.
Dinin sadece Dinayet'e ait olmadığını, dinin herkesin ortak değeri ve malı olduğuna dikkat çeken Bardakoğlu, "Bizim görevimiz din konusunda bilgiyle toplumun aydınlatmaktır. Herkesin dinle ilgisi eşittir ve aynı yoğunluktadır. Böyle olduğu içinde bu tür programlar hepimizi rahatsız ediyor. Din konusunda kavgacı, gerilimli, birbirini suçlayan sürekli itham eden ifadeler, üsluplar doğru değil. Ekrana çıkanların konuştukları bilgiye dayalı olmalıdır. Bir anlamı olmalıdır. Şöhret uğruna insanlar kendini zor duruma düşürmemelidir. Geçtiğimiz yıllara göre televizyonlarda daha ciddi ve daha ağırbaşlı programlar yapılıyor" dedi.