Dolgu enjeksiyonu estetikleriyle yüzünüzdeki birçok sorun ortadan kalkıyor

Ciltteki derin kırışıklıkların dışında alın, şakak, elmacık kemiği, burun, dudak ve çenedeki tüm hacim eksikliklerinin tedavisinde uzun yıllardır başarılı bir şekilde kullanılmaktadır. Üstelik kişinin ihtiyacına ve isteğine göre tek bir operasyonda hepsinin aynı anda yapılması da mümkün.

Yüzde yorgun, mutsuz, estetik görünümü bozan hacim eksiklikleri varsa tek bir bölgenin tedavisi tek başına yüze ihtiyacı olan görünümü kazandıramayabilir. Hayal edilen ideal görünümü sağlamak için kombine dolgu enjeksiyonları uygulanabilir.

BURUN VE ÇENE DOLGUSU

Burun ile çenenin görünümü yüzde birbirini destekleyen unsurlardır. Burundaki estetik sorunların birçoğu dolgu enjeksiyonuyla ameliyatsız tedavi edilebilir. Eğer çenenin pozisyonu olması gerekenden daha gerideyse dolgu enjeksiyonuyla burun ve çene şekli dengelenebilir.
Alt ve üst göz kapağı dolguları
Üst göz kapağındaki sarkmalar, alt göz kapaklarındaki çukur, torbalanma ve morluklar da ışık dolgusu estetiği ile giderilebilir. Işık dolgusu ile göz kapaklarında yorgun ve yaşlı görünüme neden olan sorunlar ameliyatsız tedavi edilebilir. Yüz daha enerjik ve genç bir görünüme kavuşturulabilir.

YÜZDEKİ HACİM EKSİKLERİ

Dolgu enjeksiyonu ile genel yüz gençleştirme estetiğinde çene, elmacık kemiği, şakak ve dudak bölgelerindeki hacim eksikleri kişinin tercihine göre aynı operasyonla yapılabilir. Bu operasyonların gerekliliği kişiye göre değişiklik gösterebilir. Elmacık kemiği fazla çökük olan ya da çenesi profilden görünümü bozacak kadar geride duran kişilere uygulanabilir. Aynı şekilde aşırı ince dudaklar nedeniyle sinirli veya mutsuz ifadeye sahip kişiler de dolgu enjeksiyonundan faydalanabilir.
Yüzdeki hacim eksikleri yüzün diğer ögelerinin görünümünü olumsuz etkileyebilir, kişiye olduğundan daha yorgun ve yaşlı bir görünüm verebilir. Cildin doğal yapısında da bulunan hyalüronik asit veya diğer dermal dolgu maddeleri ile yüzün doğal görünümünü destekleyen, enerjik ve estetik bir görünüm verilebilir.

Ameliyatsız bir teknik olduğu için iyileşme sürecine ihtiyaç olmaz, sonuçlar hemen ortaya çıkar ve kullanılan malzemenin özelliğine göre 6 ay ile 2 yıl arasında etkisini sürdürebilir. Altın orana uyumlu, minimal müdahalelerle yüzün genel dengesini bozmadan uygulanması çok önemlidir.