BİZE ULAŞIN
İstanbul Küçükçekmece Kanarya Mahallesi'nde akşam saatlerinde otomobiliyle seyir halindeyken, bir grubun izinsiz gösteri yaptığı sırada açılan ateş sonucu yaşamını yitiren 22 yaşındaki Kahraman Kömürcü’nün yakınları o anları anlattı. Kömürcü'nün, 8 Kasım 2009 tarihinde yine Kanarya Mahallesi'nde İETT otobüsüne atılan molotof kokteyli ile hayatını kaybeden, 16 yaşındaki Serap Eser ile uzaktan akraba olduğu ortaya çıktı.
Kahraman Kömürcü’nün (22) cenaze işlemleri için sabah saatlerinde Yenibosna’daki Adli Tıp Kurumu’na gelen yakınlarından bazıları basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
DURMAK İSTEMEYİNCE ONDAN SONRA KAFASINA SIKIYORLAR
Kömürcü’nün kendisinin Antalya’da aşçı olarak çalıştığını ve ailesinin Malatya’da yaşadığını söyleyen Ömer Aşık, olay sırasında otomobilde 4 kişi bulunduğunu belirtti. Kömürcü’nün Sefaköy’de tekstil işiyle uğraşan halasına yardım etmek için gittiğini ve çalışanları bırakmak için minibüsü kullandığını ifada eden Aşık, "Kanarya Mahallesi Şahin Caddesi’ne giriyor. Caddeye girdiğinde orada gösteri yapıyorlar. Çocuğu durduruyorlar, aracı kullanan da çocuk. O da durmak istemeyince ondan sonra kafasına sıkıyorlar av tüfeği tarzında bir silahla. Kolunu kaldırıyor, önce koltuğunun altına, sonra da kafasına isabet eden kurşunla çocuk orada ölüyor. Vurma esnasında gaza mı basıyor ne olduysa, kaldırıma çarpan araç takla atıyor. Aracın içinde başka insanlar da var, onlar da hafif yaralı. İstanbul’da 1-2 gün kaldıktan sonra ailesinin yaşadığı Malatya’da gidecekti" diye konuştu.
Kanarya’da yaşanan olumsuz olayların sıklıkla yaşandığını söyleyen Aşık, Oradaki Kanarya’daki insanlarla görüşün. Etraftaki bütün insanlarla görüşün. Bütün muhitteki insanlar bilirler. Her gün orada olay oluyor. Bu 4-5 senedir böyle. Biz şimdi ne yapalım sıradan vatandaşlarız. Canımız yandı 22 yaşında aslan gibi çocuk. Bu işlerle hiç alakası yok. Antalya’dan buraya gezmeye geliyor. Yazık günah değil mi? Ne söylesek bu çocuğu geri getirecek" dedi.
MOLOTOF KURBANI SERAP'IN AKRABASI
Ömer Aşık, 2009 yılında Küçükçekmece’de otobüse molotof atılması sonucu çıkan yangında yaşamını yitiren lise öğrencisi Serap Eser’in de uzaktan akrabaları olduğunu söyleyerek, "Bu sadece kendi ailemizden 3 kişinin başına gelenler. Bir tanesi yakılarak öldürüldü gencecik kız, bir tanesi darp edildi, şimdi de çocuk vuruldu. O çocukların hepsi ellerimizde büyüdü, gariban tertemiz insanlar" dedi.
" 22 YAŞINDAKİ ÇOCUĞUMUZ ARABANIN ÖNÜNE GEÇİP VURUYORLAR."
Kanarya Şahin Caddesi’nde 5 senedir esnaflık yaptığını ifade eden Kömürcü’nün dayısının oğlu Nurettin Kömürcü de şöyle konuştu: "Nalburculuk yaptım. Esnaflık yaparken adam resmen 'sen dükkanını kapatmazsan dükkanını molotof atacağız.’ diyerek esnafları bu şekilde yıldırıp orada bir şekilde çıkarmaya çalışıyorlar. Bunun önüne kim geçecek? Devlet yok, polis yok, emniyet yok? Nasıl olacak bu iş size soruyorum? ..Bizim gencecik 22 yaşındaki çocuğumuz arabanın önüne geçip vuruyorlar. Nasıl olacak ne yapacağız? Oradan geçerken değil, arabayı durdurup aşağı ineceksiniz. Aşağı inmediği için bu çocuğu orada vuruyorlar. Oradan geçerken 'İşte araba oradan geçiyormuş’ hayır öyle değil ineceksin, inmediği için çocuğun kafasına sıkıyorlar." dedi.
Kahraman Kömürcü’nin cenazesi, Küçükçekmece Evliya Çelebi Camii’nde ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Kanarya Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
Kahraman Kömürcü’nün yaşamına son veren silahın, YDG-H'li olduğu iddia edilen bir grubun Şırnak’ta gerçekleştirilen operasyonları protesto amacıyla gerçekleştirdiği izinsiz yürüyüş sırasında ateşlendiği, sağ kulak arkası ve sağ omzundan yaralanan Kömürcü’nün hastanede yaşamını yitirdiği öğrenildi.
ONUN ACISI YÜREKLERİ DAĞLAMIŞTI
8 Kasım 2009 tarihinde İstanbul Küçükçekmece’de 16 yaşındaki Serap Eser, dershaneden evine dönmek için İETT otobüsüne bindi. Otobüs yolcu almak için durduğu sırada göstericiler otobüsü molotof yağmuruna tuttu ve otobüs alev topuna döndü. Serap ağır yaralandı, 29 gün boyunca komada kaldı ama olmadı, kurtulamadı. Hayata gözlerini yumdu.
Olayın ardından yakalanan göstericilerin yaşları tıpkı hayatını kaybeden Serap kadardı. Türkiye yasa boğuldu, günlerce Serap konuşuldu. Devletin zirvesinin bile uzun süre söylemlerinde ‘Serap’ örneği vardı.
(Ajanslar)
