Yüksel KOÇ / İstanbul (DHA) - İZMİR-Aydın otoyolunda üç kişinin ölümü ile sonuçlanan trafik kazasıyla ilgili tutuklanan yazar Emrah Serbes'in şoförü, tutuksuz sanık Kenan Doğru, İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde talimatla ifade verdi.
Tutuklu sanık Emrah Serbes ile birlikte yargılandığı İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nin talimatı üzerine İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sorgusu yapılan Kenan Doğru, kaza anında aracı kendisinin değil Emrah Serbes'in kullandığını söyledi.
Mahkemedeki sorgusunda, "Daha önceki ifadelerinde suçu ben üstlenmiştim ve arabayı kullandığımı söylemiştim. Ancak arabayı aracın sahibi Emrah Serbes kullanıyordu" diyen Kenan Doğru, "Kendisi ile bir gün önce anlaşıp onun yanında şoför olarak çalışmaya başladım. Yeni başladığım için sigortam yoktu" dedi. İzmir'e gitmek üzere İstanbul'dan yola çıktıklarını söyleyen Doğru sorgusunda şunları söyledi:
'ARACI BEN KULLANMIYORDUM'
"Arabayı İzmir gişelerine kadar ben kullandım. Orada Emrah 'Sen yorulmuşsundur, direksiyona ben geçeyim' dedi. Ben de ön yolcu koltuğuna, sağına oturdum. O anda hava çok yağmıyordu, nemliydi. Gişelerden geçip bir süre gittikten sonra arabanın arka tarafı az bir şey kaydı gibi oldu. Ben o anda dalmış gibiydim. Emrah'a arabanın arkasının kaydığını söyleyip yavaş gitmesini istedim. Tekrar gözlerimi dinlendirmek için kapattım, yani yarı uyuyor gibiydim. Belli bir süre gittikten sonra aniden arabanın sarsıldığını hissettim ve gözlerimi açtım. Açtığımda önümüzdeki arabanın tam önümüzde olduğunu gördüm ve nitekim arabaya çarptık. Ondan sonra bizim araç takla atmaya başladı. Bir süre sonra takla atmalar bitti ben de aracın sunroofundan çıktım, daha sonra da Emrah'ı çıkardım. Bundan sonra diğer aracın yanına gittim. Arabanın önünde bir erkek ve bir kadın vardı. Ayrıca bir de araçtan fırlamış bir kadın olduğunu gördüm. Onların yanına yaklaşmadım ve ne yapacağımı düşündüm. Tıbbi herhangi bir bilgim olmadığından müdahale etmedim. Emrah'tan cep telefonunu isteyip 112'yi aradım. Bir süre sonra polisler geldi. Polislerden biri, 'kazayı kim yaptı' diye sorunca, gayri ihtiyari ben yaptığımı söyledim. Fakat aracı ben kullanmıyordum. Savcılıktaki son ifademde doğruyu anlattım."
'YOLDA ALKOL ALIRKEN GÖRMEDİM'
Kenan Doğru, çapraz sorgusu sırasında da şu şekilde ifade verdi:
"Suçu üstlenmek için Emrah bana herhangi bir beyan veya talepte bulunmadı. Ayrıca ben Emrah'ın, 'Ben bu suçu yüklenebilecek psikolojide değilim' şeklinde bir beyanını duymadım. Ancak kaza mahallinde kendi kendine konuşuyordu, ben de kendi kendime bu suçu üstlendim. Sırt çantalarında birinde viski olduğunu söylemişti, 'Bodrum'a gittiğimde içerim' demişti. Yolda viski veya alkol alırken görmedim. Fakat ben Susurluk'ta çorba içmeye gittiğimde kolasına viski kattıysa veya viski içtiyse bilemem. Ben saat 22.30'da Emrah'ı evinden aldığımda sarhoş değildi. Alkollü olup olmadığını bilemem fakat çok kendindeydi. Avukat beyin araçta bulunan bira şişesinde sanık Emrah Serbes'in DNA'sına rastlandığına dair beyanına karşı ben de araçta Emrah'ı bira veya başka bir içki içerken görmedim. Ben Emrah'ın çok yanına yaklaşmadım, alkol kokusunu hissetmedim. Ben arabayı kullandığım zaman 150 kilometreyi geçmedim."
OLAYIN GEÇMİŞİ
22 Eylül 2017 tarihinde Aydın-İzmir otoyolunda meydana gelen kazada İstanbul'dan İzmir'e giden ve içinde yazar Emrah Serbes ile şoförü Kenan Doğru'nun bulunduğu araç Aydın Özçelik yönetimindeki araca arkadan çarpmış, sürücü Aydın Özçelik ve kızı Zeynep Özçelik olay yerinde, ağır yaralanan Nilgün Özçelik ise kaldırıldığı Torba Devlet Hastanesi'nde 22 gün sonra yaşamını yitirmişti. Emrah Serbes'in şoförü Kenan Doğru kazadan sonra tutuklanmış, Emrah Serbes ise kazadan 6 gün sonra sosyal medya üzerinden itiraf mektubunu paylaşarak kazanın sorumlusunun kendisi olduğunu açıklamıştı. Ardından Emrah Serbes tutuklandı, Kenan Doğru da tahliye edilmişti.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Kenan Doğru için, "Suçu üstlenmek" suçundan 2 yıla kadar, Emrah Serbes için de, "Bilinçli taksirle birden çok kişinin ölümüne neden olmak" suçundan 22.5 yıla kadar hapis cezası istendi. Sanıkların davası İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürüyor.