Erdoğan, MGK toplantısında neden ayağa fırlayıp bağırmaya başladı ve elindeki dosyayı hangi komutanın önüne fırlattı ?
Yeniçağ'dan Sebahattin Önkibar'ın yazısının ilgili bölümü:
Tayyip Bey MGK'da neden ayağa fırlayıp, dosya fırlattı?
Önceki gün.
Ankara Gaziosmanpaşa'da özel bir büro.
İkisi AKP eski milletvekili, üçü işadamı toplam 6 kişi sohbet ediyoruz.
AKP-asker ilişkileri sorgulanırken kamuoyunda çok iyi tanınan AKP'li mebus bana dönüp soruyor:
-İlhami Erdil (Deniz Kuvvetleri eski Komutanı) olayını biliyor musun?
Hayır deyince, bak o zaman dinle dedi ve başladı anlatmaya:
-MGK'ya katılan özel yakınlığım olan bir Bakan bana bir gün rutin MGK toplantısı sonrasında kulağıma şunları fısıldadı: "Bugün reis (Başbakan) müthişti."
Merakla "Tayyip Bey neden müthişmiş" diye araya girip sözünü kestim...
AKP'li milletvekili gülüyor:
- "Anlatıyorum işte. Aynı soruyu ben de o bakana sordum.. Verdiği karşılık şu: Reis(Başbakan) bugün MGK toplantısında ayağa kalkarak bir esti, bir gürledi ki görmeliydin."
Yine söz kesip neden ve kime gürlediğini soruyorum:
AKP'li eski mebus:
- "İlhami Erdil Paşa'ya gürlemiş."
Merakım artıyor ve gürlemenin gerekçesini soruyorum.
AKP milletvekili:
- "İlhami Paşa'nın katıldığı o toplantı, emekliliği geldiği için onun son toplantısı imiş. Paşa da son toplantı öncesinde uzun uzadıya bir hazırlık yaparak AKP'nin irticai faaliyetleri ve dış teslimiyeti ile ilgili olarak geniş bir dosya hazırlamış ve bu dosyadaki bilgileri MGK'da açıklamaya başlamış."
Eeeeee?
AKP'li eski vekil gülümseyerek devam ediyor:
- "İlhami Paşa yarım saati aşkın bir süre AKP'yi açıktan hedef alıp, icraatlarını belge ve bilgilerle topa tutunca Tayyip Bey hışımla ayağa fırlamış."
Bürodakiler birbirimize bakıyoruz.
AKP'li vekil:
-Başbakan, yeter be, biz buraya halkın oyu ile geldik demiş... Dahası...
AKP mebusu yutkunarak ilave ediyor:
- "Dahası, önünden bir dosya çıkarıp İlhami Erdil'in önüne atmış ve aynen şunları söylemiş: Sen bırak onları da bu yolsuzluklarının hesabını ver... Sonraki süreç malum.. Genelkurmay, İlhami Erdil için soruşturma iznini veriyor ve Paşa Telekom hisselerinin Ofer'e peşkeş çekilmesi misali yüzlerce milyon dolarlık bir şeyden değil, sadece evine misafirlerine ikram için alındığı kaydedilen şeker ve çikolata miktarındaki izahı güç aşırılıklar sebebi ile mahkeme tarafından cezalandırılıyor."
Büroda bir suskunluk...
Tam bu noktada bir parantez açıp aktardığım bu bilginin sadece bana anlatılandan ibaret olduğunu, dolayısı ile doğruluğunun tartışılabileceğini söylemek isterim... Bu bilgileri teyit ettirmem mümkün olmadığı için de biz bunu siz okurlarımıza sadece eski bir AKP'li vekilin iddiaları olarak sunuyor ve ona göre yorumlamanızı istiyoruz... Öyle ya, bu AKP'li vekil pekala bütün bunları Tayyip Bey'e olan kızgınlığından da söylüyor olabilir. İspatlanmadığı süre için de biz böylesi pek çok şeye şüphe ile bakarız.
Ancak bu genel bakışımıza rağmen, anlatılanlarda bir bütünlüğün olduğu vakıadır.
Doğrudur demiyorum, ama eğer öyle ise sorarım size; yoksa Sayın Erdoğan komutanların cemaziyül evvellerini tetkik mi ettiriyor ya da onları mı izliyor?
Biz buna asla inanmıyoruz ama eğer öyle ise demek ki koca Silahlı Kuvvetler'de buluna buluna bir kişi ve o da evine aldığı aşırı şeker-çikolata faturası gerekçesi ile bulunabildi... Öyle ya başka birilerinde benzer bir şey olmuş olsaydı, bunlar pekala deşifre edilirdi... Şemdinli komploları gibi rezillikleri tezgahlayanlar böyle bir şeyin bulunması halinde bayram edip ifşa etmezler miydi?
Son sözümüz şudur:
Binlerin, onbinlerin mensubu olduğu askerin didiklenilmesinden çıkan sonuç, demek ki sadece bu ve benzeri birkaç münferit hadisedir... Peki ya AKP bir gün didiklenirse, bu kadar pir-ü pak çıkabilecek mi?
Sakın sakın öyle bir gün olmayacak diye düşünmeyin... Düşmez kalkmaz sadece ve sadece kurban olduğum yüce yaradandır. Bakın bu ülkede kimler geldi, kimler geçti... Bu ülkede hapiste olan biri, üç yıl sonra Başbakan oldu. Dolayısı ile olmaz zannedilen pek çok şey olur ve olacaktır... Unutmayın karanlığın en kesif olduğu an, aydınlığa en yaklaşılan zamandır..