Manav, AA muhabirine yaptığı açılamada, aşçılığın dünyanın en popüler ve en zevkli mesleklerinden biri olduğunu, bir ressam gibi beceri ve dikkat istediğini söyledi.
Her geçen gün gelişen aşçılık ve şeflik mesleğinin ihtiyaca cevap veremez hale geldiğini belirten Manav, son yıllarda talebin arttığı aşçılıkla ilgili devlet destekli eğitim kurumları açılması gerektiğini ifade etti.
Aşçılığın 60 yıl önce önemsenmediğini dile getiren Manav, "Geçmişte Anadolu'da aşçılık meslekten sayılmadığı için kız bile verilmiyordu. Artık zenginler ilgi duymaya başladı. Zengin ailelerin çocukları gidip bir sürü paralar harcayıp aşçı oluyorlar. Artık üniversitenin ekonomi bölümünü bitiren genç, babasına 'ben ekonomi okudum ama aşçılığı tercih ediyorum. Bana bir lokanta açar mısın' diyor" ifadesini kullandı.
- Türk aşçılarına yurt dışından talep var
Manav, Türk aşçı ve şeflerinin yurt dışındaki yarışmalardan madalyalarla döndüğünü söyledi. Türkiye'de 168 şefin uluslararası jürilik diploması bulunduğunu ifade eden Manav, Türk aşçılarına özellikle ABD olmak üzere yurt dışından talep geldiğini ancak karşılanamadığını belirtti.
Son yıllarda zincir otellerin genel müdürlüklerini Türklerin yürüttüğüne işaret eden Manav, şunları kaydetti:
"Eskiden yabancı genel müdürler yanlarında yabancı aşçı ve şeflerini getirirlerdi. Şimdilerde mutfaklarda Türk aşçı ve şefler yer alıyor. Otel yöneticileri 'niye binlerce dolar verip dışarıdan aşçı getirelim. Türk aşçılarımızın fazlası var, eksiği yok' dediler. İstanbul'daki 62 otelden 61'inde bizim şefler ve kadroları var. Bu iş sahil şeridine de yayılıyor. Şimdi ürün gamında Osmanlı, Türk, Saray, Akdeniz ve uluslararası mutfaklar var. Artık aşçılarımızın değeri daha fazla bilinmeye başladı."