HABER

GEA Arama Kurtarma Grubu Bangladeş'ten döndü

İSTANBUL (AA) - Tümü gönüllülerden oluşan GEA Arama Kurtarma Grubu, Myanmar askerlerinin ve Budist çetelerin saldırıları nedeniyle Bangladeş'e göç etmek zorunda kalan Arakanlı Müslümanların yaşadığı zorlukları hafifletmek amacıyla gerçekleştirdiği tıbbi destek ve insani yardım çalışmalarını tamamlayarak yurda döndü.

Bangladeş'ten gelen 7 kişilik GEA ekibi, Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali TAV Toplantı Salonu'nda basın toplantısı düzenleyerek yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Grup adına açıklama yapan Dr. Meltem Yavuzyılmaz, AFAD'ın bilgisi dahilinde, 7 medikal ve lojistik ekip üyesinden oluşan GEA ekibinin, bölgedeki yerel sivil kuruluşlar olan APAD ve DC Hospital Trust ile yapılan işbirliği çerçevesinde 17-29 Ekim tarihleri arasında Bangladeş'te bulunduğunu söyledi.

GEA pandemik kitlerinin hazırlanması, dağıtılması, sağlık taraması ve tedavi çalışmalarını Cox's Bazaar'da bulunan 76 bin 100 sığınmacının yaşadığı Hakimpara ve Mynarhgona Village ile yaklaşık 127 bin 800 sığınmacının yaşadığı Balukhali Union'da kurulan mobil kliniklerde gerçekleştirdiklerini söyleyen Yavuzyılmaz, "Afetler ve acil durumlar için hazırlanmış olan, içerisinde 6 kişilik bir aileye yetebilecek gündelik hijyen malzemelerinin yanı sıra ilk yardım malzemesi, battaniye, cibinlik, havlu, bardak, tabak gibi temel ihtiyaç malzemeleri bulunan GEA Pandemik Kitler -bulaşıcı hastalıkları önleyici set- 4 bin 200 sığınmacıya yoğun çalışmalar sonucu ulaştırılmıştır." diye konuştu.

Yavuzyılmaz, zorunlu göçün, zor çevre koşullarının ve kamplardaki kısıtlı imkanların meydana getirdiği sağlık problemlerinin, mülteciler için hayatı daha da güç hale getirdiğine dikkati çekerek, ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalan 3 bin 94 Arakanlı mülteciye, GEA ekibindeki gönüllü doktorlar ve sağlık görevlileri tarafından sağlık taramaları ve ayakta tedaviler gerçekleştirildiğini kaydetti.

Yaklaşık 1.3 milyon Arakanlı sığınmacının yokluk içerisinde hayat mücadelesi verdiği Bangladeş'in Myanmar sınırındaki Cox's Bazaar şehrinde 14 kamp bölgesi bulunduğunu hatırlatan Yavuzyılmaz, şöyle konuştu:

"Kamplarda bulunan mültecilerin büyük çoğunluğu, kendi ülkelerinde balıkçılık ve tarımla uğraşan insanlardan oluşmaktadır. Genel olarak okuma yazma oranı çok düşük, kızların evlenme yaşı 13-14, erkeklerin ise 15-16 yaştır. Göç edenlerin yüzde 45'ini çocuklar oluşturuyor. Kamplardaki doğurganlık çağındaki kadınların yüzde 70'i hamile. Kamp bölgesinde elektrik bulunmuyor. Temel alt yapı hizmetlerinden yoksun olan kamplarda salgın hastalıkların önlenmesi için temel hijyen şartlarının sağlanması büyük önem arz etmektedir. Bölgede başta AFAD, Kızılay, Sağlık Bakanlığımız ve TİKA olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşumuz, yaşanan zor şartlarda inanılmaz bir özveri ile çalışmalarını sürdürmektedir. Bölgede çalışmalara devam eden bütün Türk ekiplere başarılar diliyoruz. Tüm çalışmalar, bölgedeki Arakanlı Müslümanların yarasına merhem olsun."

Yavuzyılmaz, ekipteki doktor ve sağlık görevlilerinin yara bakımı, pansuman, sütur, apse boşaltma gibi poliklinik hizmeti verdiklerini belirterek, kendilerine başvuran hastaların yüzde 2'sinde ateşli silah yaralanması, yüzde 5'inde Myanmar'daki şiddet sonucu yanıklar, yüzde 4'ünde göç sırasında çıplak ayakla yürümekten kaynaklı yaralanmalar, yüzde 16'sında gribal enfeksiyon, yüzde 7'sinde alerjik öksürük, yüzde 10'unda genel vücut halsizliği, yüzde 11'inde travmatik ağrılar, yüzde 9'unda apse, yüzde 7'sinde mide ve bağırsak hastalıkları, yüzde 2'sinde uyuz, yüzde 8'inde mantar enfeksiyonları, yüzde 1'inde selülit, yüzde 3'ünde akciğer hastalıkları, yüzde 1'inde egzama, yüzde 1'inde göz iltihabı ve vakaların yüzde 70'inde de sağlıksız beslenme yüzünden bağırsak paraziti mevcut olduğunu vurguladı.

Yavuzyılmaz, tıbbi malzeme ve ilaç yardımının yanı sıra çocukların yaşadıkları acılara bir nebze merhem olabilmek adına, 304 çocukla rehabilitasyon amaçlı oyunlar oynadıklarını ve çocuklara oyuncak verdiklerini de dile getirdi.

Ekip lideri Nazım Özdemir ise Arakan'da göçe zorlanan mülteciler için kamp alanlarında yoğun çalışmalar yaptıklarını anlattı. Tıbbi sağlık yardımı ve hasta kontrolü yaptıklarını, salgın hastalıkları önlemek için 700 hijyen kiti dağıttıklarını aktaran Özdemir, "Çocuklarla da bir rehabilitasyon çalışması yaptık. Oyuncak dağıtarak çocuklara ulaşmaya çalıştık. Orada sadece insanlarla bir arada olmak yeterli. Buna gerçekten ihtiyaçları var. Yüzde 25'i yetim olan çocuklar var kamplarda. Hemen her ailenin bir yakını öldürülmüş. Bunun travmalarını halen yaşıyorlar. Halen sığınmacılar gelmeye devam ediyor. Sadece biz yokuz orada. Devletin birçok kurumu da orada.Sağlık Bakanlığı, AFAD ve Kızılay'ın ekipleri de canhıraş çalışıyor oradaki insanlar için. TİKA ve diğer sivil toplum kuruluşlarının ekipleri de orada çalışıyor." ifadelerini kullandı.

En Çok Aranan Haberler