Gül 'bilgilendirme' krizine açıklık getirdi
ANKARA (İHA) - Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türkiye'nin AB'ye sunduğu Kıbrıs önerisinin ardından hükümet, Köşk ve Genelkurmay arasındaki 'bilgilendirme' krizine açıklık getirdi. Gül, öneri ile ilgili kurumların bilgilendirildiğini belirterek, bilgilendirme ile ilgili krizin patlak vermesinin ardından da Cumhurbaşkanı Sezer ve Orgeneral Büyükanıt'ı telefonla arayarak durumu anlattığını söyledi.
Bakan Gül, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nın basına kapalı bölümünde AB ile yürütülen müzakere sürecine ilişkin milletvekillerine bilgi verdi. AK Parti Ordu Milletvekili Enver Yılmaz'ın 'AB ile yürütülen müzakere sürecine ilişkin bilgilendirilmek istiyoruz' sözleri ve Başbakan Erdoğan'ın isteği üzerine kürsüye gelen Bakan Gül, gelinen noktayı anlattı. Türkiye'nin son önerisinin bilinmeyen bir konu olmadığını dile getiren Gül, önerinin 24 Ocak'taki Eylem Planı'ndaki 'kazan-kazan' yaklaşımının temelini oluşturduğunu vurguladı. Gül, "Bir liman bizden, bir liman onlardan. İzolasyonlar kaldırılmadan hiçbir şey olmayacak. Bunlar devletin bütün kurumlarıyla oturulup kararlaştırılan konular. Bunu bilinmesi lazım" diye konuştu.
Abdullah Gül, konuşmasında bilgilendirme krizine de değindi. Türkiye'nin AB'ye sunduğu Kıbrıs ile ilgili öneri paketi konusunda tüm kurumlara bilgi verildiğini ifade eden Gül, 'bilgilendirilmedik' açıklamalarının ardından hem Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i hem de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ı telefonla aradığını bildirdi. Gül, Orgeneral Büyükanıt'a durumu anlattığını, daha önce alınan kararlar dışında birşey yapılmadığını anlattığını kaydederek, "Yazılı bir taahhüdümüz olmadığını, sözlü görüşmeler yapıldığını söyledim. Açıklamasının talihsiz bir durum olduğunu, daha önce de bilgilendirme yaptığımızı söyledim. Kendisi de bir soru üzerine bu değerlendirmeyi yaptığını, kriz gibi yansımasından da üzüntü duyduğunu söyledi" dedi. Bakan Gül, aynı şekilde Cumhurbaşkanı Sezer'i de 'bilgilendirilmedim' açıklamasının ardından telefonla arayarak, durumu anlattığını söyledi. Gül, öneriyle ilgili hem Genelkurmay'a hem Köşk'e, eski Müsteşarı Ali Tuygan ile yeni atanan Ertuğrul Apakan'ın bizzat bilgi verdiğini belirtti.
"MÜZAKERE BAŞLIĞI DEDİĞİNİZ BİR GECEDE AÇILIR, KAPANIR" "Yaptığımız iş, mutabakatın dışında birşey değil" diyen Bakan Gül, hükümet olarak Kıbrıs milli davasından ödün vermediklerini, aksine Kıbrıs halkının hukukunu koruyacak adımlar attıklarını vurguladı. Gül, "Liman önerisi koşulsuz, karşılıksız bir öneri değildi. Teklif, Türkiye'nin bir havaalanı ve limanına karşılık Ercan Havalimanı ile Magosa Havalimanı'nın eşzamanlı açılmasını içeriyordu. Biz bu öneriyi yapmasaydık AB Dışişleri Bakanları ve Liderler Zirvesi'nden çok daha kötü sonuçlar çıkabilirdi. Bizim önerimiz böyle bir sonucu engelledi" diye konuştu.
AB Dışişleri Bakanları toplantısında alınan kararın düzeltilmesi için çalışacaklarının altını çizen Gül, Liderler Zirvesi'ne kadar bu kararda bir değişiklik olabileceğini söyledi. 8 başlığın askıya alınmasının süreci çok fazla etkilemeyeceğini dile getiren Gül, "Zaten 38 başlıkta aynı anda müzakere olmuyor. Müzakere başlığı dediğiniz bir gecede açılır, kapanır" dedi. AB liderlerini kapalı toplantılarda farklı, basına açık konuşmalarda farklı tavır sergilemekle suçlayan Bakan Gül, "AB liderleri kapalı kapılar ardında Güney Kıbrıs'ın tavrından bıktıklarını söylüyorlar" ifadelerini kullandı.
Bakan Gül, konuşmasında Rauf Denktaş'ı da eleştirdi. Gül, 2003 yılında Annan Planı ile ilgili görüşmeler sürerken dönemin KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'a 'İlk hayır diyen taraf biz olmayalım' diye uyarıda bulunduklarını, buna rağmen Denktaş'ın adadan ayrılmadan 'Ben hayır demeye gidiyorum' dediğini söyledi. Denktaş'ın bu sözlerinin ve masadan kalkmasının Türkiye'nin elini zayıflattığını kaydeden Gül, "Sayın Denktaş Kıbrıs konusunda köşe yazıyor, AK Parti'yi eleştiriyor ama yaptığı birçok hatanın farkında değil" dedi.
Gül, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) bir Rum vatandaşının başvurusu üzerine verdiği karara da değinerek, kararı önemsediklerini, AİHM'in KKTC'yi bir hukuki varlık olarak kabul ettiğini söyledi. "Süreç bizi haklı çıkaracak" diyen Bakan Gül, Güney Kıbrıs'ın tavrının Avrupa tarafından da iyi algılandığını kaydetti. Yaşananların bir psikolojik savaş olduğunu dile getiren Gül, "Sıkıntılı dönemler olacak. Ama neticede biz AB reformlarını kendi evimiz için yapıyoruz. Bu evde yaşayan biziz, bunlar bizim lehimize. Biz aslında AB'de asıl golü gümrük birliğine girerek yedik. Şimdi bütün yaptıklarımız o kararların kötü neticelerini toparlama çabasıdır" şeklinde konuştu.
