Güvercintepe mahallesinde bonzai alarmı

Kanal İstanbul projesiyle gündeme gelen bölgede insanlar değerlenen topraklarının değil, çocuklarını bonzai illetinden nasıl kurtaracaklarını konuşuyor. Yetkililerden gereken desteği göremediklerini söyleyen mahalle sakinleri bir protesto yürüyüşü yaptı.

İstanbul Başakşehir ilçesine bağlı Güvercintepe mahallesinin korkusunun adı bonzai. Bir yılda üç kurban verdiler bonzaiye. Son kurban henüz 20 yaşındaki Volkan Şenyurt. Halası, "Askere gideli 15 gün omuştu ki yeğenimi apar topar eve gönderdiler" diyor: "15 gün oldu askere gideli 'psikolog gönderdi beni' dedi.

3 gün olmuştu geleli sonra orada ölüsünü bulduk." Gri duvarlarda yazan, "uyuşturucu istemiyoruz" yazıları, mahallenin yüzyüze olduğu gerçeği haykırıyor. 20 yaşındaki son kurban Volkan Şenyurt'un ardından mahalle sakinleri yetkililerin dikkatini çekmek için yürüyüş yaptı.

Sadece Güvercintepe değil, Maltepe Gülsuyu'nda, Üsküdar Selamsız mahallesinde de insanlar uyuşturucu dan gençlerini koruyabilmek için bir süre önce yürüyüş yapmıştı.

İstanbul'un imarsız, plansız Türkiyenin dört bir yanından göç almış bölgelerinden biri... CNN Türk'ün konuştuğu gençler uyuşturucu kullandıklarını saklamıyorlar.

23 yaşındaki Hakan Talay, "Uyuşturucu kullandın mı?" sorusuna, "Evet uyuşturucu kullandım. 8-9 sene kullandım. Bıraktım, tekrar düştüm, bıraktım" diyor.

Uyuşturucu sattıklarını da saklamıyorlar: "Uyuşturucuyu burada benim gibi madde bağımlısı insanlar satıyor."

Rıdvan Talay isimli bir genç de, "3-5 liran varsa tek başına oturur 3-5 liralık içersin. Mesele burada onu satanlar değil, zamanında biz de sattık. Zamanında herkes burada bu işi yapmıştır. Satanlar da bizim çocukluk arkadaşımız biz kendimizde yaptık değil mi?" diyor.

Hakan Talay da, "Uyuşturucuyu öyle bir illet haline getirmişler ki artık burada insanlar bonzaiyi kendileri yapıp satıyor. Buradan alıyor baharatçıdan otunu, içine dayıyor kendi kimyasalını. Dozunu aşmış umurunda mı... Dayıyor fare zehirini, tarım ilacını..." diye konuşuyor.

Mahalle muhtarı İbrahim Dinç ise Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Adalet Bakanlığı ve parti genel başkanlarına sorunun büyüklüğünü dile getiren dilekçeler yazmış.

Dinç, "Kaymakamlık ve muhtarlık olarak çaresiz durumdayız.bunun arkasında daha çok patlama olacağı düşüncesiydeyim, insanlar artık yeter diyor. Babalar geliyor evladım uyuşturucu batağında muhtar kurtar. Nasıl kurtaracaksınız?" şeklinde konuşuyor.