Black Mirror, insan ve teknoloji ilişkisine getirdiği karamsar ama etkileyici bakışıyla seyircisinin beğenini kazanan İngiltere yapımı bir bilim kurgu dizisi. İlk sezonun ikinci bölümünde sosyal medyanın insanı nasıl bir yalnızlığa ittiği ve şov kültürünün muhalefeti nasıl sindirdiği harika metaforlarla seyirciye aktarılıyor. Aslında sıkıcı bir rutinin içinde amaçsızca pedal çeviren insanlar ekranlardan daimi bir eğlence ve hayal bombardımanına tutuluyor. Bir yetenek yarışmasıyla bu hayallere herkesin ulaşabileceği illüzyonu pompalanıyor. Dizi hem kurgusal hem de görsel olarak teknolojinin hayatımızdaki konumunu gayet şık bir şekilde işliyor.
Dizinin çok etkileyici bir başka bölümü ise yapay zekanın ürkütücü derecede geliştiği bir gelecekte geçiyor. İkinci sezonun ilk bölümünün başlığı "Be Right Back" (Geri Döneceğim). Martha eşini (Ash) kaybettikten sonra eşinin yerini alacak bir chat robotu satın alıyor. Ash olarak Marth'ayla iletişim kuran kişi onun kişiliğini olabildiğince gerçekçi taklit etmek için Ash'in sosyal medyadaki aktivitesini tarıyor ve Martha'ya Ash'in verme ihtimali en yüksek cevapları veriyor. Martha daha sonra Ash'in özel yazışmalara da erişmesine izin veriyor ve gerçek kişiliğine gittikçe daha da yaklaşıyor. Martha en sonunda Ash'in benzeri robot sipariş ediyor ve olaylar bundan sonra daha da ilginç bir hal almaya başlıyor.
Kurgudan gerçeğe

Bu senaryonun gerçekten, neredeyse bire bir yaşandığını bilmek tüylerinizi ürpertmese bile bir "nasıl yani?" diye sordurtur diye düşünüyorum. Eugenia Kuyda 2015 Kasım'da yakın arkadaşı Roman Mazurenko'yu kaybetti. Kuyda kaybettiği dostunu onurlandırmak için bir şeyler yapmak istiyordu. Çevresinden birçok tavsiye alsa da hiçbir şey Kuyda'ya dostluklarını onurlandıracak kadar tatmin edici gelmiyordu. Kuyda, Mazurenko'nun ölümünden sonra bir çözüm aramak için e-mail'leşmelerini okumaya başladı.
Kuydanın daha önce insanları taklit eden yazılımlar ürettiğini ve bir yapay zeka girişimi sahibi olduğunu not düşelim. Hatta Mazurenko'nun öldüğü dönem Luka isimli bir chatbot uygulaması üzerinde çalışıyor. Kuyda e-mail'leri okurken birbiriyle ve gerçek insanlarla etkileşime geçen yapay zekaların bulunduğu bir mesajlaşma platformu olan Luka'da
Mazurenko'yu canlandırmaya karar verdi. İşin ilginç yanı, Kuyda Black Mirror'ın Be Right Back bölümünü Mazurenko'nun ölümünden sonra izliyor ve karışık duygulara sahip olduğunu söylüyor.
Arkadaşının anısını en iyi şekilde yaşatmaya çalışıyor

(üstte: Roman Mazurenko)
Kuyda'nın Henüz bir vasiyet bile bırakamadan hayata veda eden arkadaşı geleneksel yolla gömülmek istemiyordu. Mazurenko, Taiga adını verdiği bir mezarlık projesi için fon başvurusunda bulunmuştu. Cesetler doğada çözünebilir kapsüllerle gömülerek gelecekte 'anıt ormanlar'ı oluşturacak ağaçları besleyecekti. Başvurusu reddedilse de daha sonra başka bir girişim Capsula Mundi adıyla gerçekleştirilmiş gibi gözküyor. Mazurenko insanların arkasında bıraktığı dijital izlerin de yas tutmalarıyla ilgili rolleri konusunda kafa yoruyordu. Ancak arkadaşı Kuyda bunların faydalı birer kaynak olabileceğini kendisinin ölümünden sonra fark etti.
Kuyda Mazurenko'nun yakın arkadaşlarından 8 binin üzerinde yazışma ve mesaj toplayarak arkadaşının konuşma şablonunu çıkaracak yapay zekayı oluşturmanın peşine düştü. Bir süre sonra facebook paylaşımında Luka uygulamasındaki @Roman profilini duyurdu. Kuyda'nın arkadaşlarından bazıları Roman'ın gerçekten kendisi olabilecek kadar yakın cevaplar aldıklarını söylüyor. Bir kısmı ise Kuyda'nın yaptığını etik olarak sorunlu bulduğunu belirtiyor. Kuyda ise @Roman hesabının arkadaşını son derece iyi taklit ettiğinden ve onunla mesajlaşırken gerçekten Mazurenko'yla sohbet ediyormuşçasına tatmin olduğunu belirtiyor.
Replika

Bir süre devam eden Luka projesi bugün daha farklı bir yöne ve daha farklı bir amaca ilerliyor. Replika adını alan proje kullanıcısının sosyal medya verilerini tarıyor, ona bir takım sorular soruyor, günlük rutinini takip ederek kullanıcısını taklit eden bir kendi kendini geliştiren chatbot uygulaması. Sizi tanıdıkça yemek, film, sergi, dizi vb. tavsiyeler de vermeye başlıyor.
Kudya günümüz teknolojisiyle Be Right Back'teki öngörülerden birini gerçekleştirdi. Ayrıca bilgisayarların insan gibi davrandığı bir geleceğin peşini bırakmayacağını da açıkça ifade ediyor. Mazurenko yaşadığı süre içinde teknolojik tekilliğe ulaşılabileceğine inanıyordu. Teknolojik tekillik gelecekte yapay zekanın insan zekasının ötesine geçerek, medeniyeti ve insan doğasını radikal bir biçimde değiştireceğine inanılan teorik tarihsel kırılım noktası. Kendisi bunu göremeyecek belki ama arkadaşı Kudya en azından sureti ile onun anısını canlı tutup belki de bir anlamda bu dileğinin gerçekleşmesini sağlayacak.