BİZE ULAŞIN
İlk adetiniz gecikti! Hemen aklınızı "hamileyi miyim?" düşüncesi sarıveriyor değil mi? Peki hamileliğin ilk belirtileri neler? Hamile olduğunu nasıl anlarsın? Hamilelik nasıl anlaşılır? Hamileliğin ilk evrelerinde anne adayında birbirinden farklı biyolojik değişimler gözleniyor. Bazı anne adayları bu değişimleri daha belirgin yaşarken bazı anne adayları hamile olduğunun dahi farkına varamayabiliyor. Ama yine de birtakım belirtiler hamile olduğunuzu düşündürebilir. Belirtileri hissettikten belli bir süre sonra da bir sağlık kuruluşunda erken gebelik testi yaptırarak kolayca hamile olup olmadığınızı öğrenebilirsiniz.
Hamileliğin ilk haftaları, anne karnında şüphesiz birbirinden farklı gelişmeler yaşanıyor. Çoğu zaman bu değişimleri ve gelişmeleri hissetmeyeceğiniz kesin. Çünkü bazı anne adaylarında adet gecikmesinden önce dahi gebelik belirtileri görülmeye başlayabiliyor. Haliyle bu durum karşısında ilk olarak hamilelik şüphesinin aklınıza gelmemesi oldukça normal. Ama hiçbir belirti yaşamamanız veya az yaşamanız da hamile kalmadığınız anlamına gelmez. O nedenle gebelik testi yapma düşüncesi aklınızın bir köşesinde her daim olmalı.
Diğer önemli bir husus ise doğum kontrol hapları. Günümüzde pek çok kadın henüz hamile olduğunun farkında olmayarak preparat ilaçlar almaya devam edebiliyor. Ancak bu durum karşısında endişe etmeyin! Uzmanlarında söylediği gibi, eğer doğum kontrol ilaçlarını gebelikten haberiniz olmadan kullanırsanız ilk öğrendiğiniz anda bırakabilirsiniz. Yapılan tıbbi araştırmalara göre, gebelikte bu tür korunma ilaçlarının bebeğe ve anne adaylarına herhangi zararı yok.
Erken gebelik belirtileri arasında en çok yaşanan şikayetlerden birisi kuşkusuz yorgunluk hissi. Gün içerisinde kendinizi yorgun, uykulu hissedebilirsiniz. Hatta en enerjik anlarınızda dahi bir anda uyku moduna geçmek isteyebilirsiniz. Hemen hemen tüm anne adaylarında bitkinlik görülebiliyor. Çünkü gebe kaldığınız andan itibaren vücudunuzdaki tüm biyolojik işleyişte değişiklikler kendini belli ediyor. Bunun en önemli sebebi ise vücudunuzda salgılanan progesteron hormonu. Bu kadınlık hormonu, gebelik boyunca tüm vücudunuzu etkisi altına alacağı için bebeğinizi kucağınıza alıncaya kadar birazcık katlansanız iyi edersiniz.
Genellikle sabah saatlerinde yaşanan bu mide bulantısı, hemen hemen tüm kadınların yaşadığı başlıca belirtilerden bir tanesi. Anne adayında bu mide bulantısı eşliğinde zaman zaman kokulara karşı hassasiyetlikler de oluşabiliyor. Tabi sıklıkla olmasa dahi kusma şikayetleri de kendini gösteriyor. Ayrıca hamilelikte mide bulantısı ve kusma gibi şikayetlerin görülmesinin en önemli sebebi de yine progesteron hormonu. Karın ağrısı yaşamanız ise, karnınızdaki basıncın artış göstermesi ile yaşanabiliyor.
Kan basıncı üzerinde etkili olan hormonlar, idrar yollarınızı da etkileyebiliyor. Ayrıca gebelik döneminde böbreklerinizin hızlı çalışması da yine idrara çıkma sayınızı artırabilir. Ayrıca altını çizelim, idrar şikayetlerinizi sadece gebeliğin ilk evrelerinde değil son aylarında da yaşayabilmeniz muhtemel. Çünkü son aylarda bebeğinizin büyümesi rahim kaslarınıza baskı uygulayarak yine idrar ihtiyacınızı artıracak.
Sevdiğiniz yemeklere karşı dahi bir tiksinme hissi yaşıyorsanız hamile olma ihtimalinizi göz önünde bulundurmalısınız. Ama tek başına bu durumun görülmesi hamile olduğunuzu kesinleştirmez. Yani diğer belirtiler eşliğinde yaşıyorsanız şüphelenmeniz daha doğru olacak. Tatlılara veya ekşi yiyeceklere karşı daha fazla istek duymanız da yine görülebilecek durumlar arasında. Örneğin: Turşu, tatlı veya meyve gibi.
Yaşanan hormonal değişimler sadece fiziksel anlamda etkilemiyor ne yazık ki. Ruhsal açıdan da olumsuz etkilenmeniz olası. Gün içerisinde hiçbir neden yokken ağlama isteği veya eşinizin her söylediği söze alınmanız örnek gösterilebilir. Dolayısıyla bu dönemde eşinize birazcık daha fazla görev düşecek. Çünkü eşinizden alacağınız destek sayesinde daha mutlu bir gebelik geçirebilirsiniz.
Çoğunlukla bayılma ile birlikte gözlenen baş dönmesi de yine gebelikte rastlanılan şikayetler arasında değerlendiriliyor. Baş dönmesi şikayetleriniz artmışsa ve beraberinde bayılma durumları da oluşuyorsa muhtemelen gebesiniz. Ama daha önce de belirttiğimiz gibi bu durumu kesinleştirmek adına mutlaka bir kontrolden geçmenizde fayda var.
Gebelik belirtileri, anne karnında döllenmenin başladığı andan itibaren kendini belli edebileceği gibi ilk aydan sonra da oluşabiliyor. Yani tam anlamıyla kesin bir cevap vermek mümkün değil. Ancak genel manada bir yorum yapmak gerekirse, progesteron hormonunun yükselmesi ile birlikte gözleniyor diyebiliriz. Gebelikte ilk 3-4. haftada, yani embriyonun fiziksel anlamda gelişmeye başladığı zamanlarda şikayetleriniz yavaş yavaş artmaya başlıyor.
Tam anlamıyla görülmeye başladığı zaman ise HCG değerlenize bağlı. Bu HCG değerlerinin artışı da 10. haftadan sonra görülüyor. Özellikle ilk kez anne olacak kadınlar, hamilelik kaç günde belli olur? sorusu ile hamilelik belirtilerinin zamanını merak edebiliyor. Bu duruma şöyle açıklama getirmek mümkün; HCG değerlerinin artması gebelik belirtilerinizi şekillendirdiği için, hamileliğinizin kesinliğini de ortaya koyacak. Yani belirtilerinizde artış gözlenmişse ve adet döneminizde en az 10 günlük bir gecikme söz konusuysa yapacağınız bir gebelik testi ile hamileliğinizi netleştirebilirsiniz.
Bazen kanda gebelik testi yapıldığında, HCG değerleri gebeliğin varlığını ortaya koyacak oranda olmasına rağmen herhangi bir gebelikten bahsedilemiyor. Bu durumda hekiminizin ilk şüpheleneceği durum ne yazık ki dış gebelik. Dış gebelik belirtileri de diğer normal gebelikle tamamen aynı. Ancak omuz ağrısı, vajinal kanama, baygınlık gibi şikayetlerin daha sık ve yoğun yaşanması, oluşabilme riskini artırıyor.
Gebelikte çoğu kadın hamileyken adet olunur mu? sorusu ile baş başa kalabiliyor. Çünkü gebelik döneminde de bazen vajinadan aynı adet kanını andıran kanamalar görülebiliyor. Evet böyle bir kanama ile karşı karşıya kalmanız endişe verici. Ama hekimlerin de söyleyebileceği gibi bu durum aslında çok doğal bir durum. Çünkü anne adayının yaşadığı fizyolojik değişimlerin bir sonucu olarak, embriyonun anne rahmine yerleşmesi durumunda rahimden gelen kanamalara "yerleşme kanaması" adı veriliyor. Yani görülen bu kanamaların rahim astarına yerleşmeye çalışan fetüsten kaynaklandığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Kısacası gebelikte yaşadığınız bu kanamalar her ne kadar adet kanını andırsa da, adet kanaması değil. Adet kanından en çok ayrılan özelliği ise, daha az miktarda ve daha parlak şekilde gelmesi. Hamile kadınların neredeyse yarısı bu şikayetten yakınabiliyor. Yani başınıza gelmesi durumunda hemen telaş etmeyin ve doktorunuzdan yardım isteyin.
