"IMF'den bu sene kurtulacağız"
BALIKESİR (İHA) - Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, "1996 yılında Avrupa Birliği siyasi karar organında yer almadan Gümrük Birliği'ne girdiğimiz için Çin'e karşı yeni bir gümrük duvarı öremiyoruz" dedi.
AK Parti Balıkesir Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu Başkanı İsmail Özgün, KOSGEB Genel Başkanı Gürkan Ertan'la Balıkesir'e gelen Bakan Coşkun, valiliği ziyaretinin ardından üniversiteye sonra da Organize Sanayi Bölgesi'ne geçerek brifing aldı.
Balıkesir Üniversitesi ile KOSGEB arasında Teknoloji Merkezi protokolü imzalanmasına tanıklık eden Coşkun, Türkiye'nin bu sene IMF güdümünden kurtulacağını söyledi. Buradan Balıkesir Sanayi Odası'na (BSO) geçen Bakan Coşkun, Türkiye'deki krizlerin AK Parti Hükümeti ile aşıldığını ve Türkiye'nin bugün krizleri bırakarak düzlüğe çıktığını söyledi.
2004 yılını atılımın yapılacağı, israfın önlenip verimin artırılacağı bir yıl olarak ilan ettiklerini belirten Coşkun, şöyle konuştu:
"3 Kasım seçimleriyle birlikte hükümetimiz çok büyük sorumluluk ve yük altına girmiştir. Ancak bizim mazeret lüksümüz yoktur, şartları bilerek talip olduk ve tek başımıza iktidara geldik. Elde edilen en büyük kazanç, Türkiye'deki güven bunalımdan çıkıp, sağlanan bu güven ortamında Kopenhag Kriterleri süreci, Kıbrıs meselesi, Irak savaşı derken geldiğimiz noktada sizlerin huzurunda başarısızlığa uğramış bir hükümetin başarısızlığına, mazeret arayan bir bakan olarak bulunmuyorum. Bu noktaya gelişimizde sadece hükümetin iyi niyeti ve koyduğu programlar değil, başta özel sektör olmak üzere bürokrasinin önemli bürokratlarıyla beraber el ele darboğazları aştık. Bürokratik engelleri kaldırmayı herşeyin başında hedef aldık. Ama bu yanlış anlaşılıyor. Biz bürokratın karşısında değiliz. Maalesef Türkiye, gururla kutladığımız Cumhuriyet'in 80. yıldönümünde çok hantal bir devlet yapısına sürüklenmiş. Bu yapı Türkiye'yi israf batağına sürüklemiş. Borcun borçla ödendiği bir dönemden hızla çıkıyoruz, enflasyon ve yüksek faizin önüne geçildi. Enflasyon hedefinde bir kaç ay içinde, Cumhuriyet tarihinde tekrar tekli rakamlara dönüyoruz. Biz sistemi değiştirip üretim, yatırım ve ihracat seferberliğine döndük. Şu anda yatırımlarda büyük hız var, açılışlara ve temel atmalara vakit bulamıyoruz. Sağladığımız doğrudan kredilerle KOBİ'lere ve esnafa büyük destek verdik. 420 bin kepenk yeniden açıldı. Sadece Balıkesir'deki sanayiye 1.8 trilyon lira destek verdik. Bunun büyük bir kısmı hibe şeklinde. 50 firma analizden geçti, bunu tüm Türkiye'ye yaydığımızda ne denli büyük bir hareket olduğunu göreceğiz. İhracat, tarihin en büyük rakamına (49 milyar) ulaştı. İthalatta sorunlar var, özellikle Çin malları hakkında. Bununla ilgili çok ciddi tedbirler aldık. 1996 yılında Avrupa Birliği siyasi karar organında yer almadan gümrük birliğine girdiğimiz için, Çin'e karşı yeni bir gümrük duvarı öremiyoruz. AB'nin belirlediği ortak gümrük tarifesi uygulanıyor. Haksız rekabeti önlemek ve sanayimizi kollamak için 'İhtisas Kulüpleri' kurmaya karar verdik. Düşük fiyatı önlemek için referans fiyat uyguluyoruz. Menşei belli olmayan malların Türkiye'ye girmesini önlüyoruz. Piyasadaki kalitesiz malları toplatmaya başladık. Kurlara müdahale etmiyoruz. İstiyoruz ki serbest piyasa şartlarında ekonomi kendi dengelerini kursun, dinamiklerini oluştursun ve böylece istikrarı sağlayalım. Kısacası, Türkiye krizleri geride bıraktı, ekonomik darboğazları aşıp düzlüğe çıktı. Şimdi hedef istikrar içinde sürdürülebilir kalkınma hızına ulaşmak. Ekonomi, hür teşebbüs öncülüğünde istikrar kazandı. Geçen yılı makro ekonomik dengelerin kurulduğu bir yıl olarak kabul edin. Bu seneyi de atılımların yapılacağı, israfın önlenip verimin artırılacağı yıl olarak ilan ettik. Bu kervana tüm özel sektör teşebbüsü katıldı. Devleti hantal yapıdan kurtarmak için, kamunun yeniden yapılandırılması Meclis'te görüşülüyor. Dün imzalayıp meclise sevk ettik. Büyükşehirler yasası, belediyeler yasası, özel idarelerle ilgili yeni yasa ile yerinden yönetime kavuşmanın adımlarını atıyoruz. Böylece devletteki israfı da önlemiş olacağız."
TEKMER KURMAYA KARA VERDİK
Bakan Coşkun'un, Balıkesir Organize Sanayi Bölgesi'ndeki (OSB) brifingi sırasında tüm programı aksadı. Basına kapalı olarak yapılan toplantıda yatırımcılar ve müteşebbis heyetle sorunları görüşen Coşkun, Sanayi Odası'ndaki konuşmasında kapalı toplantının içeriğini gün yüzüne çıkardı. Tartışmaların yaşandığı toplantıyı değerlendiren Coşkun, Balıkesir'deki sorunun çözümü için elinden geleni yapacağını söyledi. Balıkesir sanayisinin taçlandırılması gerektiğini vurgulayan Bakan Coşkun, "Organize Sanayi Bölgeleri çok önemli. Küreselleşme sürecinde gümrük duvarları inerken, ticari sınırlar kalkarken en büyük rekabet gücümüz KOBİ'ler ve Organize Sanayi Bölgeleri'ndeki yapılanmalar olacak. Balıkesir, OSB'de talihsiz bir dönem yaşamış, karamsarlık çökmüş. Yanlışlıklar olmuş, temerrüte düşülmüş, gerginlikler başlamış ve bunlar basına yansımış. Sanayici olarak dışarıdan gelip bunları duysam ben de yatırım yapmam. Burada aynen hükümetin yaptığı gibi barış ve güven hayatını getirmeniz lazım. Endüstri Bölgesi Yasası'nı sevk ettik, önümüzdeki hafta OSB ile ilgili değişiklikleri de sevk ediyorum. Bunlar olursa Balıkesir'deki darboğazı aşmak için ne gerekiyorsa yapacağız. Rekabet gücü küreselleşme sürecinde devam ederken enY'fcyük hız var, açılışlara ve temel atmalara vakit büyük eksiğimiz teknoloji. Balıkesir üniversitemizde de KOSGEB Başkanı ile Rektörlük arasında protokol imzalandı. TEKMER kurmaya karar verdik, bu merkez sağlıklı çalışmaya başlarsa, bakanlığım içinde kurulmuş olan 12 üniversiteyi Teknoloji geliştirme bölgelerine çevriceğiz. Bu bölgelerde büyük teşvikler, vergi muafiyetleri var. Çalışan ilim adamlarının döner sermaye olmadan, vergi ödemeden ücret alma teşvikleri, sigorta pirimi ve kredi teşvikleri var" diye konuştu.
"Kendimi Balıkesir'den seçilmiş bir milletvekili bakan olarak görüyorum" diyen Bakan Coşkun, konuşmasını bitirdikten sonra soru istedi. Salondan hiçbir soru gelmeyince yaşadığı bir olayı espriye dönüştürerek anlatan Coşkun, salondakileri gülmekten kırdı geçirdi. 12 Eylül ihtilalinin ardından bir grup arkadaşıyla görevli olarak geldiği Balıkesir'de çalışma yaptıklarını anlatan Bakan Coşkun, şöyle devam etti:
"O zaman Kervansaray Otel yoktu, Özen Hotel'de kalıyoruz. Ali Topuz bey, ben, Profesör Mehmet Yazıcı, eski Devlet Demir Yolları Genel Müdürü Muhtar Erol bey. Ağaçlandırma yapıyoruz, çalışıyoruz. O arada bir emir geldi, tekamül kursu başlıyor diye. Bizim isimlerimizi tespit etmişler, plan stratejileri anlatılacak. İllere uzmanlar gitti. Sonradan bakan olan bir arkadaşım, bir cümle söyleyince arkasından 'Anlaşıldı mı?' der, hala öyle devam eder. Gittiği ilde, vali bey ileri gelenleri toplamış. Bir Hasan ağa var ki, toplantılara gelip sorular sorarmış. Vali de buna kızarmış, toplantılara gelme, geleceksen de soru sormadan otur diye. Toplantı başlamış Hasan efendi biraz geç geliyor, uzman kalkınca valinin yanındaki yerine bu oturmuş. Vali kızıp kaldırınca arkaya geçmiş. Uzman konuşmasından sonra, 'Anlaşıldı mı?' dedikçe Hasan efendi arkadan, 'Anlaşıldı efendim!' diyormuş. Vali susturun şunu falan derken toplantı bitiyor. Çıkışta vali kulağına yapışıp kızıyor, 'Ben valiyim anlamadım, sen nereden anladın?' diyor. Hasan efendi de, 'Sayın valim ne kızıyorsun? Anlamadık diyelim de bu adamı 2 saat daha mı dinleyelim' diyor."
BSO'daki ziyaretin anısına BSO Başkanı Rona Yırcalı tarafından Bakan Ali Coşkun'a plaket takdim edildi. Coşkun'un programı, Birlik Vakfı Balıkesir Şubesi'nin düzenlediği bir konferans ile devam etti.
Bakan Coşkun'un bu gece saat 22.50'de Mavi Tren ile Ankara'ya hareket edeceği bildirildi.
