Ulusal İstatistik Enstitüsü, İspanya ekonomisinin 2012'nin ilk çeyreğinde yüzde 0,3 daraldığını ve ard arda iki çeyrek dönemde kaydedilen bu daralma nedeniyle ülkenin yeniden resesyona girdiğini bildirdi.
Fakat daralma ekonomistlerin korktuğu kadar kötü olmadı.
Ekonominin zayıflığı ve bütçe açığı nedeniyle İspanya'nın kurtarma paketine ihtiyaç duyacağı beklentileri ülkenin borçlanma maliyetinin giderek artmasına neden olmuştu.
Geçen hafta da kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor bazı İspanyol bankalarının kredi derecesini düşürmüştü.
Bu dokuz bankanın arasında Santander ve BBVA da yer alıyordu.
Financial Times gazetesinde bugün yayımlanan bir haberde İspanyol hükümetinin bankalara yardım etmeyi planladığı belirtiliyor.
Bu habere göre, hükümet bir fon açarak bankaların, geri ödemesi mümkün görünmeyen alacaklarını bu fona aktarmaları öngörülüyor.
Fakat hükümet, bankaların bu fona aktaracağı alacakların karşılığını kendi bilançolarında göstermeleri koşulunu getirdiği için bu girişimin ne kadar işe yarayacağı bilinmiyor.
Bu arada İspanyol halkı krizin etkilerini hissetmeye devam ediyor.
Cuma günü yapılan açıklamada İspanya'da işsizliğin Mart ayında yüzde 24,4 ile rekor seviyeye yükseldiği bildirildi.
Pazar günü onbinlerce kişi sağlık ve eğitim alanında yapılması planlanan kesintileri protesto gösterilerine katıldı.
Hükümet bu kesintilerle, geçen yıl gayri safi milli hasılanın yüzde 8,5'i düzeyinde olan kamu sektörü açığının 2012'de yüzde 5,3'e çekilmesini hedefliyor.
Fakat cılız ekonomik büyüme ve daralma bu çabaları engelliyor.
İspanya, bir yıl süren resesyon döneminden ancak 2010 başlarında çıkabilmişti.
Dışişleri Bakanı Jose Manuel Garcia Margallo İspanya'nın durumuna ilişkin olarak, "Rakamlar hem herkes açısından hem de hükümet açısından berbat... İspanya büyük bir kriz içinde" dedi.